Hurma ticareti yapan Ahmet Özkan, AA muhabirine, ramazan ayının gelmesiyle hurmaya talebin arttığını söyledi. Hurmaların, ağaçlarının bulunduğu …
Hurma ticareti yapan Ahmet Özkan, AA muhabirine, ramazan ayının gelmesiyle hurmaya talebin arttığını söyledi. Hurmaların, ağaçlarının bulunduğu bölgeye göre sınıflandırıldığını ve isimlendirildiğini belirten Özkan, 2’si yaş ve 26’sı kuru olmak üzere toplam 28 çeşit hurmayı müşterilerin beğenisine sunduklarını bildirdi.
Medine’nin sadece mebrum cinsinde iri, orta, ufak, kabuklu ve kabuksuz olarak 5 çeşit hurmasının bulunduğu bilgisini veren Özkan, şunları söyledi:
“Medine’nin ‘safavi’ denilen siyah hurması var, orijinal Medine hurması budur. Bu, antioksidan değeri yüksek bir cins. Şeker oranı en az olan, diyabet hurması olarak da anılan ‘sugai’ ya da ‘sugi’nin boyutlarına göre sınıfları var. Medine’de kan hurması olarak anılan, demir oranı yüksek olan, pekmez yapımında kullanılan ‘hudri’ cinsi mevcut. Peygamber Efendi’mizin diktiği ağacın nesli ve devamı olan ‘acve’ hurması var. Yumuşak ve etli olarak bilinen ‘mecdul’ hurmasının Medine’de, Filistin’de ve Ürdün’de yetişen cinslerinden satıyoruz. Bunların yanında İran ve Irak’tan gelen daha ince kabuklu hurmalarımız da mevcut.”
Yaş olarak da Medine’nin dalıyla toplanıp satılan ‘berhi’, daha ballı ve tatlı olan ‘sukkari’ cinsi hurmalarını tüketicilerin beğenisine sunduklarını aktaran Özkan, hurma fiyatlarının da cinsine göre değiştiğini dile getirdi. Özkan, bu üründe fiyatların geçen yıla göre döviz kurundaki artıştan kaynaklı olarak ortalama yüzde 40-45 arttığına dikkati çekerek, ürün stoklarını eritmek ve insanların ramazanda hurma yemesini sağlamak için fiyatları düşük tutmaya gayret ettiklerini anlattı.
“Hem iftarda hem de sahurda yenilebilir”
Özkan, hurmalarda en uygun fiyatlı olanların nakliye bedelleri az olduğu için Türkiye’nin sınır komşuları İran ve Irak’tan gelenler olduğuna işaret ederek, şöyle konuştu:
“İran ve Irak hurmasının kilogramı 45 liradan başlıyor. Medine’den gelen mebrum cinsi hurmanın boyutlarına göre kilogramı 90 lira ile 170 lira arasında. Safavi cinsinin kilogramı 100 lira ile 125 lira aralığında satışa sunuluyor. Sugai cinsinin kilogramı 140 lirayı buluyor. Hudri hurmasının kilogramı 135 lira, mecdul hurmasının kilogramı da 165 lira ile 200 lira arasında satılıyor. Peygamber Efendi’mizin diktiği acve hurmasının kilogramı 165 lira, yaş hurmaların kilogramı da 45 lira ile 90 lira arasında değişiyor.”
Hurmanın dinç tutacağını belirten Özkan, “Türkiye’de genelde iftarda tüketilse de sahurda da hurma yenilmesini tavsiye ediyoruz. Böylece gün boyu daha dinç kalınabilir. Hurma içindeki şeker diğer meyvelerdeki gibi fruktoz değil. Bu nedenle iftarda en tatlı hurma bile tüketilse vücutta şeker oranını yükseltmez. Sahurda özellikle safavi, hudri, sugai gibi hurma türleri tok tutar ve daha az susatır.” değerlendirmesinde bulundu.
Hurma ürünleri de müşterilerin beğenisine sunuluyor
Özkan, hurmanın yanında, bu üründen üretilen hurma ezmesi, hurma pekmezi, hurma poleni, hurmanın özü, hurma şekeri, hurmalı dondurma, çikolatalı hurma ve bademli hurma gibi ürünleri de müşterilerin beğenisine sunduklarını anlattı.
Hurma pekmezinin ve özünün, üzüm pekmezine nazaran demir oranının daha yüksek olduğu bilgisini veren Özkan, kansızlık sorunu yaşayanların bunu rahatlıkla tüketebileceğini dile getirdi. Özkan, hurma ezmesinin kurabiye, kek yapımında, bebeklerde ek gıdaya geçişte ve sporcularda protein bar ya da protein tozu yerine kullanıldığına dikkati çekerek, bayramlarda çikolata ya da baklava yerine insanların, hurma şekeri, çikolatalı hurma ya da bademli hurma tercih ettiğini söyledi.
Serinlemek isteyenlerin de hurmalı dondurmayı güvenle tüketebileceklerini vurgulayan Özkan, hurma polenini ise özellikle çocuk sahibi olmak isteyen kadın ve erkeklere önerdiklerini ancak her zaman bulunmadığı için bu ürünü sipariş üzerine temin ettiklerini belirtti.
Özkan, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın, akşamları manda yoğurduna hurma, kestane balı, yulaf ezmesi karıştırarak tükettiğini söylediğini anımsatarak, şunları kaydetti:
“Cumhurbaşkanı’mızın verdiği tarifin yanında, Peygamber Efendi’miz de süt, yoğurt, hurma ile öğünü geçirirmiş, hurma ve süte iki en güzel şey anlamına gelen ‘atyaban’ dermiş. Ayrıca Araplar, safavi hurmasının içine helva fıstığı olarak da bilinen çam fıstığı koyarak, karaciğer yağlanmasına karşı kullanıyorlar.”