Güneş Sistemi içerisinde bizim de üyesi olduğumuz 8 gezegen ve bir cüce gezegen olan Plüton var, ancak Plüton’dan sonra gelen asteroit kuşağının …
Güneş Sistemi içerisinde bizim de üyesi olduğumuz 8 gezegen ve bir cüce gezegen olan Plüton var, ancak Plüton’dan sonra gelen asteroit kuşağının ardında bambaşka dünyalar yer alıyor. Güneş’e Dünya’dan 50 kat daha uzak olan Kuiper Kuşağı’nda milyarlarca irili ufaklı asteroit yer alıyor.
Güneş’i Satürn gibi düşünürsek bu kuşağı Güneş çevresindeki halkalara benzetebiliriz, ancak uzak ve kalabalık olması sebebiyle gözlemi son derece zor, ayrıca uzun zaman alıyor. Kuiper Kuşağı’nın ardında, diğer yıldızların yörüngelerinde yer aldığı tespit edilen gezegenlere “ötegezegen” adı veriliyor.
NASA, uzaya bakış açımızı değiştirecek yeni araştırma sonuçlarını yayınladı:
NASA Ötegezegen Bilim Enstitüsü’nde görevli Jessie Christiansen, 5000’den fazla yeni gezegen keşfi hakkında “Bu sadece bir sayı değil, heyecan verici. Onlar hakkında hiçbir şey bilmiyoruz” açıklamasında bulundu.
Samanyolu Galaksisi içerisinde yüz milyarlarca gezegen olduğu düşünüldüğünde bu keşfin yapılmış olması aslında bir sürpriz olmaktan çıkıyor. Bilim insanlarını şaşırtan ve heyecanlandıran şey, varlığından kesin şekilde emin olduğumuz bu ötegezegenlerin artık tespit edilebiliyor ve gözlemlenebiliyor olmaları.
Keşfedilen gezegenler hakkında açıklanan bazı bilgiler şu şekilde:
Her şey 30 yıl önce bir başka yıldızın çevresinde keşfedilen ilk gezegenlerle başladı:
1992’de bir yıldızın yörüngesinde bir grup gezegenin keşfi ile başlayan çalışmalar, yeni uzay teleskoplarının üstün teknolojileriyle anlam kazanmaya başladı. Önce bu yıldızın bir “nötron yıldızı” olduğu tespit edildi. Yani bir zamanlar bu yıldız da tıpkı Güneş gibiydi, süpernova patlaması geçirip nötron yıldızına dönüştü. Milisaniyelerle ölçülen sürelerde şiddetli patlamalar geçirmesiyle bilinen nötron yıldızları, saçtıkları ışık ve radyasyon sayesinde kolaylıkla takip edilebiliyordu.
2018’de fırlatılan TESS, 2021’de fırlatılan James Webb ve 2027’de fırlatılması beklenen Nancy Grace gibi uzay teleskopları, bir devlet kurumu olarak NASA’nın yeni gezegenleri keşfetme işini ne kadar ciddiye aldığını gösteriyor. Umarız bu yeni gezegen keşiflerinde bir gün bol bol Türk bilim insanlarının adını duyar, kendi teleskoplarımızı gönderme şansına erişiriz.