Yüce Diriliş Partisi’nde, Sezai Karakoç’un vefatının ardından partinin yeni Genel Başkanı’nı seçmek için Olağanüstü Büyük Kongre yapıldı. 4 …
Yüce Diriliş Partisi’nde, Sezai Karakoç’un vefatının ardından partinin yeni Genel Başkanı’nı seçmek için Olağanüstü Büyük Kongre yapıldı.
4 Haziran’da partinin Genel Merkezi’nde yapılan kongre, Sezai Karakoç’u anma programıyla başladı. Karakoç’un ruhu için Kur’an-ı Kerim okundu ve dua edildi.
Daha sonra, Kongre Divanı ve Açılış Divan Başkanlığının çağrısıyla İstiklal Marşı okundu. Kongre gündemi doğrultusunda MKYK Faaliyet ve Kesin Hesap raporları okundu. Raporu okuyan Parti Temsilcisi Lütfü Yılmaz, şunları söyledi:
“Fazla ilerlemiş görünmesek de asla gerilemediğimizi ve bir adım bile geri adım atmadığımızı duruşumuzla anlatmaktayız. Ülkemizin ve milletimizin karşı karşıya bulunduğu dış ve iç şartların en ağır baskısı altında olunan bir tarihî dönemde, bir çekirdek halinde de olsa, geleceğimizi güven altına almak, kalıcı kurtuluş ve diriliş atılımını gerçekleştirmek amacına, programına ve planına sahip bir hareketin topluluğu olma şuurunu taşıyor, bu sebeple varlığımızı sürdürmenin ne denli lüzumlu olduğunu ve bu uğurdaki direnişimizi, tarihin ve çağın bağrına yazıyoruz. Büyük Kongremizi yapıp ruhumuzu ve enerjimizi tazeleyerek sağlıklı ve güvenli adımlarla yolumuza devam edecek ve gelecek-te milletimizin yeniden ayağa kalkışı, toparlanışı ve çağın dirilişini gerçekleştirmesini sağlaması amacıyla, bize düşen görevi bütünüyle yerine getirmek için, olanca güç ve çabamızı sarf etmek onurunu taşıma şerefine ereceğiz.”
Yılmaz’ın konuşmasının ardından MKYK ibra edildi. Genel Başkan, Merkez Karar Yönetim Kurulu Asil ve Yedek Üyeleri ile Merkez Disiplin Kurulu Asil ve Yedek Üyelerinin seçimi yapıldı.
Tek adayla gidilen başkanlık seçiminde, Avukat Lütfü Yılmaz, delegelerin oy birliğiyle Yüce Diriliş Partisi Genel Başkanlığına seçildi. Seçimden sonra konuşan Yılmaz, amaçlarının, milletimizin en yüce bir varlıkla var olması, en seviyeli ve nitelikli bir hayatla birlikte geçmişinden tam haberli olarak geleceğini güven altına almış olması, bölgesinde ve tüm dünya ölçüsünde barış ve huzur içinde yaşaması için gerekli manevi ve maddi tüm atılımları bir sistem dahilinde gerçekleştirmek, bu amaca varmak için yöntemlerinin, halkımıza görüşlerimi ve hizmetlerimizi apaçık bir şekilde sunmak olduğunu söyledi.
LÜTFÜ YILMAZ KİMDİR?
1992 yılında İstanbul Üniversitesi Hukuk Fakültesi’ni kazanarak İstanbul’a geldi ve üniversite öğrenimine başladı. Öğrenimi boyunca İlim Yayma Vakfı Vefa Öğrenci Yurdu’nda kaldı. Çeşitli vakıf ve derneklerde faaliyetlerde bulundu. Daha sonraki öğrencilik yıllarında Diriliş düşünce ve hareketine bağlanarak, Cağaloğlu’ndaki Diriliş Yayınları’nda ve Şehzadebaşı’ndaki Diriliş Partisi İstanbul İl Merkezi’nde Ahmet Sezai Karakoç’un konuşma ve sohbetlerini takip etti, eserlerini okudu.
Yine öğrencilik yıllarında, İstanbul Büyükşehir Belediyesi bünyesinde oluşturulan Üniversiteli Gençlik Merkezi İnsan Hakları Komisyonu’nda başkanlık görevinde bulundu. 28 Şubat döneminde başlayan uygulamalara karşı gelişen öğrenci dayanışma hareketlerinin içinde aktif olarak yer aldı. Bilhassa Cerrahpaşa Tıp Fakültesi başta olmak üzere bu dönemde fakültelerde sıkıntı yaşayan öğrencilerle dayanışma içerisinde oldu. Yaşanan insan hakkı ihlallerine karşı ülke çapında yayılan ve ulusal medyada karşılık bulup duyarlılık oluşturan kampanya ve mitinglerin düzenlenmesinde hem fikir hem de eylem olarak aktif şekilde görev aldı.
Üniversite lisans eğitimini ve stajını tamamladıktan sonra, İstanbul Büyükşehir Belediyesi bünyesinde bulunan İ.S.K.İ. Hukuk Müşavirliği’nde avukat olarak görev aldı. Burada bir müddet çalıştıktan sonra, bu görevden ayrılarak birkaç arkadaşı ile birlikte serbest avukatlık ofisi kurdu. Halen bu ofiste avukatlık vazifesini sürdürmektedir.
İnsan hakları alanındaki çalışmalarını üniversite eğitiminden sonra da sürdürdü. Bir dönem Mazlum – Der İstanbul İl Yönetim Kurulu’nda üyelik ve İl Başkan Yardımcılığı vazifelerini üstlenerek aktif şekilde çalıştı. Bu dönemde ABD’nin Irak’ı işgaline ve bilhassa 1 Mart Tezkeresi’nin meclis gündemine getirilmesine karşı yapılan protesto ve kamuoyu oluşturma faaliyetleri içerisinde yer aldı.
Üniversite yıllarında olduğu gibi, daha sonra da İstanbul’un kültür ve sanat hayatının değerli fikir ve gönül adamlarının sohbetlerinde bulunmaya gayret etti. Bu bağlamda, uzun yıllar boyunca bilhassa Millet Kütüphanesi Müdürü merhum Mehmet Serhan Tayşi Bey’in önce Beyazıt Devlet Kütüphanesi’nde başlayan ve emekliliğinden sonra da Sahra-yı Cedit’teki evinde devam eden İslam Tarihi ve tasavvuf düşüncesi konulu sohbetlerini takip etti. Bu sohbetler vasıtasıyla İslam ve tasavvuf düşüncesinin temel klasik metinleri üzerinde tefekkür ve onları tetkik etme imkanı buldu.
Yine üniversite yıllarında gönül verdiği fotoğraf sanatı ile olan ilgisini ve amatör düzeydeki bağını hiç kaybetmedi. Fotoğrafçılık sevgisini İstanbul sevgisi ile birleştirerek İstanbul’u fotoğraflamayı bir vazife bilerek çalışmalarda bulundu. Eserlerinin bir kısmı sergilendi ve basıldı.
Diriliş düşüncesi ve bu düşüncenin mimarı Sezai Karakoç ile tanışması hayatının dönüm noktalarından biri oldu. Doğuyu ve Batıyı bihakkın tanıyan, bu sayede İnsanlığın ve Müslümanların sorunlarını tarihi – sosyolojik perspektif ile bütüncül şekilde ele alan Diriliş düşüncesini tanıdıktan sonra, insanlık ve İslam Milleti için çağın yakıcı sorunlarından çıkış yolu olarak gördüğü bu düşüncenin takipçisi ve bir “diriliş eri” olmayı görev bildi.
Bu görev bilinciyle, Yüce Diriliş Partisi’nin kuruluş çalışmaları içerisinde bulundu. Partinin 2007 yılındaki kuruluş aşamasında, parti tüzüğünü hazırlayan hukukçular grubunun bir üyesi olarak görev aldı. Daha sonra Yüce Diriliş Partisi kurucu üyeleri arasında yer aldı, M.K.Y.K. üyesi oldu. İstanbul İl Teşkilatı’nın da kurucu üyeliğini yaptıktan sonra 3 dönem boyunca İstanbul İl Başkanlığı görevini yürüttü. 7 Haziran 2015 seçimlerine Yüce Diriliş Partisi katılamadığı için, partiden ayrılıp aday olan partili gönüllülerden oluşan Diriliş Işığı Bağımsızlar Grubu’nun çalışmalarına sahada aktif destek verdi. 31 Mart 2019 mahalli seçimlerinde Yüce Diriliş Partisi’nin desteğiyle, “Diriliş Işığı Bağımsızlar Grubu” adına İstanbul Büyükşehir Belediyesi Başkanı adayı olmak için partisindeki tüm resmi görevlerinden ayrıldı.
2001 yılında Eczacı Ezgi Yılmaz ile evlenen Lütfü Yılmaz’ın Yusuf Zahid, Yunus Emre ve Ahmet Sezai isminde 3 oğlu bulunmaktadır. Bir İstanbul aşığı olan ve daha önce sırası ile Eminönü, Fatih, Üsküdar, Kadıköy, Ataşehir, Ümraniye semtlerinde ikamet etmiş olmanın yardımıyla şehrin tüm sorunlarını yaşayıp gözetleyen Lütfü Yılmaz, halen Pendik İlçesi’nde ikamet etmekte ve işyeri de Zeytinburnu İlçesi’nde bulunmaktadır.
1974 yılında Amasya merkeze bağlı Ziyaret Kasabası’nda doğdu. Yüksek İslam Enstitüsü mezunu olan babası Şükrü Yılmaz öğretmen, annesi Emine Yılmaz ise ev hanımıdır. İlkokulu Merzifon İrfan İlköğretim Okulu’nda, ortaokul ve liseyi ise Merzifon İmam Hatip Lisesi’nde tamamladı. Lise yıllarında satranca merak sardı. Liselerarası satranç müsabakalarına katılıp Amasya birincisi oldu. Daha sonra Amasya ilini temsilen Ankara’daki liselerarası ulusal şampiyonaya katılıp Türkiye 27.si oldu.