Yıldız Holding Yönetim Kurulu Başkanı Ali Ülker ekonomi basınıyla sohbet toplantısında bir araya geldi. Ülker yaptığı açıklamada, odaklanma …
Yıldız Holding Yönetim Kurulu Başkanı Ali Ülker ekonomi basınıyla sohbet toplantısında bir araya geldi. Ülker yaptığı açıklamada, odaklanma stratejisiyle kârlı büyümesini sürdüren Yıldız Holding’in, güçlü finansal performansıyla ve istikrarla Türkiye ekonomisine katkı sağlamaya devam ettiğini bildirdi.
Son 10 yılda yürüttükleri stratejilerden bahseden Ülker, Godiva ile global oyunculuğa geçtiklerini ancak büyüme projeksiyonlarının her zaman Türkiye’yi merkezde tutan bir anlayışın etrafında geliştiğini anlattı. Ülker, sonraki süreçte United Biscuits’in satın alınmasıyla global markalarla büyümeye devam ettiklerini belirterek, globalde bisküvi üretiminde ikinci sırada olduklarını belirtti.
Yıldız Holding’in gerek sektörünün lideri olan yabancı şirketlerle yaptığı iş birlikleriyle, gerekse yurt dışında stratejik satın almalarla global bir Türk şirketi haline geldiğini dile getiren Ülker, “Başka bir deyişle ‘üstünde güneş batmayan’ dev global bir Türk şirketi haline dönüştük” dedi.
Godiva markasının kendilerine sağladığı katkılardan bahseden Ülker, bugün artık birçok ülkeye Godiva markalı ürünlerin İstanbul’dan gönderildiğini bildirerek farklı coğrafyalarda bulunan üretim üslerine değindi. Ülker, bu durumun zaman zaman yaşanan bölgesel ekonomik sıkıntılarda şirkete sağladığı katkıları anlattı.
“Yıldız Holding tüm dünyaya ürün ve hizmet sunuyor”
Gıda ve perakende alanlarına odaklanan Yıldız Holding’in tüm dünyaya ürün ve hizmet sunduğunu belirten Ali Ülker, Birleşik Krallık, Fransa, ABD, İtalya, Nijerya, Mısır, Romanya, Suudi Arabistan, Hindistan, Brunei, Kazakistan ve Hollanda’daki tesislerde Türk Bayrağı ve Yıldız Holding logosunu taşıyan bayrakların dalgalandığını söyledi. Türkiye’yi merkeze alan holdingin, satış ve ihracat gelirleriyle ülkeye ekonomik anlamda önemli katkı sağladığından bahseden Ülker, tecrübemizle büyüttüğümüz katma değerli işletmeleri, kârlılık seviyesi yüksek şirketler olarak sattıklarını ve ana işlere kaynak sağladıklarını bildirdi. Ülker, Yıldız Holding’in son yıllarda sattığı şirketlerden bahsederek, ana iş kolları olan gıda ve perakendeye odaklanarak daha yalın, kolay yönetilebilir bir yapıya geçtiklerini aktardı.
Holding bünyesinde 25’i yurt içinde olmak üzere toplam 46 fabrika bulunduğunu, 9 Ar-Ge merkezinde her yıl yüzlerce ürün ve proje geliştirildiğini, bu ürünlerin tüm dünyadaki tüketicilerin beğenisine sunulduğunu dile getiren Ülker, Kerevitaş, Besler ve Ülker Bisküvi’nin Ar-Ge ekiplerinin faaliyetlerinden bahsetti.
“Ciromuz 100 milyar liraya ulaştı”
Ülker, hali hazırda sahip yurt içi ve yurt dışında yaklaşık 72 bin çalışana sahip olduklarını belirterek, bunların 61 bin 884’ünün Türkiye’de istihdam edildiğini söyledi. Ülker, holding bünyesinde 8 şirketin halka açık olduğunu, süreçlerin tamamen şeffaf ve bağımsız işlediğini, yönetici kadrosunun her geçen gün daha global bir hal almaya başladığını anlattı. Son 4 yılda cirolarının 2,3 kat artarak 2021 itibarıyla 100 milyar TL’ye yükseldiğini dile getiren Ülker, bu cironun yüzde 40’ının yurt dışı kaynaklı gelir olduğunu bildirdi. Geçen yıl yurt içi ve yurt dışı toplam yatırımlarının 2,2 milyar TL’ye yükseldiği bilgisini veren Ülker, “Son 5 yılda yurt içi ve yurt dışı toplam yatırımımız 7 milyar TL oldu. Türkiye’deki şirketlerimiz için 2022 yılı bütçelenen yatırım tutarı 2,5 milyar TL’dir” dedi.
“Borcumuz 6,5 milyar dolardan 1,7 milyar dolara indi”
Ali Ülker, Şok ve Penta’nın halka arz süreçlerinin yanı sıra Med Gıda, Aktül Kağıt, Kellogg, Ak Alev, Sebat, Özen, Della, Nesos, Unmaş, Kümaş, İçecek Grubu, Propak, Cafe Crown ve Pendik Nişasta’nın yanı sıra Godiva’nın 4 ülkedeki operasyonları sattıklarını hatırlattı. Ülker, 2018’deki sendikasyon öncesi 6,5 milyar dolar olan borçlarını 2022 itibarıyla 1,7 milyar dolara indirdiklerini kaydederek, bunun için 2,6 milyar dolarlık varlık satışı gerçekleştirdiklerini ve Godiva’nın lisans hakkının verilmesinden gelen 1,3 milyar dolar doların bir kısmı kullandıklarını söyledi.
“Sendikasyon öncesi 6,5 milyar dolar olan borcumuz 1,7 milyar dolara düştü.” diyen Ülker, Kovid-19 koşullarına rağmen eksiksiz ve gününden önce ödemeler yaptıklarını vurguladı.
Ülker, “Başka bir deyişle koşullar ne olursa olsun yoğun emek, yatırım ve özveriyle yaptığımız çalışmaların sonucunda elde ettiğimiz gelirlerle, Türkiye’deki bankalara da borçlarımızı vaktinden önce ödeyerek ülkemizin finans sistemini desteklemeye devam ettik” şeklinde konuştu.
ABD’den Çin’e 100’den fazla ülkeye atıştırmalık ihracatı
Yıldız Holding Yönetim Kurulu Başkanı Ülker, 2021’de 678 milyon dolarlık ihracat yaptıklarını, son 5 yılda bu rakamın 3,6 milyar dolar olarak gerçekleştiğini ifade ederek, yıllık ortalamanın 700 milyon dolar civarlarında olduğunu anlattı.
Türkiye’yi üretim ve ihracat üssü haline getirdiklerini aktaran Ülker, Ülker markalı ürünlerin yanı sıra Godiva, McVitie’s, Flipz gibi global atıştırmalık markalarını burada üretip dünyanın dört bir yanında tüketicilerle buluşturduklarını söyledi.
Ülker, 2021’de salgının zorlu şartlarına rağmen Ülker Bisküvi çatısı altında atıştırmalık alanında 291 milyon dolarlık ihracat gerçekleştirildiğini kaydederek, atıştırmalıkta aralarında ABD, İngiltere, Çin, Kenya, Avustralya, Madagaskar, Hollanda ve Gana’nın da bulunduğu 100’ün üzerinde ülkeye ihracat yaptıklarını bildirdi.
Şok’ta 10 bininci mağaza bu yıl geliyor
Ali Ülker, perakende sektöründeki faaliyetlerinden bahsederek, online perakende tarafından da önemli bir atak içerisinde olduklarını, iş birliklerini sürdürdüklerini söyledi. Şok’u bin 200 şubeyle devraldıklarını anımsatan Ülker, “Bugün, 10. yılda 10 bininci mağazaya doğru gidiyoruz. 2022 sonbaharda 10. bininci mağazayı kutlarız. Şok, istihdam bakımından dinamo şirketlerimizden. İstihdamda 42 bini bulduk. Hedefimiz 50 bin.” diye konuştu. Ülker, Şok Marketler aracılığıyla enflasyonla mücadeleye büyük katkı sağladıklarını, fiyat artış seviyesinin son iki senedir aynı kategorideki enflasyonun 5-7 puan altında gerçekleştiğini belirterek, “Müşterilerimizin 81 ilde 10 bine yaklaşan mağazalarımızda kaliteli ürünlere piyasa ortalamasının altında fiyatlarla ulaşmalarını sağlıyoruz.” şeklinde konuştu.
Online perakendeciliğin bütün dünyada büyüyen bir akım olduğuna değinen Ülker, kendilerinin de Cepteşok uygulamasını geliştirdiklerini, online siparişleri elektrikli araçlarla adreslere ulaştırdıklarını anlattı. Ülker, hali hazırda günlük sipariş adedinin 10 bini geçmeye başladığını kaydederek, henüz emekleme safhasında internet satışlarının toplam satıştan yüzde 1,5 pay aldığını bildirdi.
Ülker’den ilk çeyrekte 5,9 milyar TL’lik ciro
Ülker, Şok ve Bizim Toptan’ın satın alma gücünü ve ürün portföyünü birleştirerek kooperatif tarzında bir yapı oluşturduklarını anımsatarak, yerel esnafın hem ulusal markalara kolayca ulaşabildiği hem de yöresel ve lokal ürünleri bünyesinde barındırabildiği Seç Marketlerin sayısının 1.900’ü aştığını söyledi. Bizim Toptan’a ilişkin bilgiler paylaşan ve mağaza sayısının 173’e ulaştığını aktaran Ülker, perakende sektöründeki mağazaların sunduğu avantajlardan bahsetti.
Ülker, Ülker şirketinin cirosunun ilk çeyrekte 5,9 milyar TL’ye yükseldiğini kaydederek, “Geçen yıl yurt içi operasyonları yüzde 27,4, ihracat ve yurt dışı ise yüzde 31,5 büyüdü. Son 2 yılda Türkiye’de 150’nin üzerinde yeni ürünü tüketicilerimizle buluşturduk. Yeni ürünlerin iç pazardaki ciro payı yüzde 14, uluslararası pazardaki ciro payı ise yüzde 10 oldu” açıklamasında bulundu.
“Şirket satın alma konusunda araştırmalarımız var”
Ali Ülker, yeni yatırımlarına ilişkin değerlendirmelerde bulunarak, “Satın alma konusunda iştahımız tekrar uyandı. Şu anda Türkiye ve yurt dışındaki fırsatları değerlendiriyoruz. Satın alma heyecan verici bir şey ancak organik büyümeye de önem veriyoruz. Türkiye’deki şirketleri inceliyoruz. Yurt dışında, globalde bize imkan ve fırsat sağlayacak coğrafyalara bakıyoruz. Güçlenebileceğimiz, atılım sağlayabileceğimiz yeni coğrafyalara bakıyoruz” ifadelerini kullandı.
Ülker, odaklandıkları ülkelerden bazıları Endonezya, Malezya ve Pakistan olduğunu, buradaki fırsatları da değerlendirdiklerini kaydederek, ABD’de büyümelerinin devam ettiğini, gelişmekte olan ülkeleri daha fırsatlı gördüklerini anlattı.
“İşimizin merkezinde insana yatırım stratejimiz var”
Ülker, inovasyonun kendileri için ne kadar kritik olduğundan, dijitalleşmeden, IoT ve endüstri 4.0 başta olmak üzere teknolojiyi yakından takip etmelerinden, hayata geçirdikleri dijital projelerden ve teknolojiye verdikleri değerden bahsederek, Yıldız Tech organizasyonu ile hayata geçirmek istedikleri projeleri anlattı.
Start-up’lara verdikleri desteklere değinen Ülker, Kerevitaş ile Besler’in birleşmesinden, tarıma yapılan yatırımlardan, Şok Marketler’in “Tarladan Sofraya Doğru Tarım” projesi ile SuperFresh’in “Topraktan Tabağa Sıfır Gıda Kaybı Projesi” kapsamında çiftçilere verilen desteklerden bahsetti. Ülker, kurumsal yönetim ilkeleri ve global değerleri ile ilgili bilgiler vererek, bu alanlarda yapılan çalışmalar hakkında detaylar paylaştı. İnsana yatırımı önceliklendirdiklerini dile getiren Ülker, daima işin merkezinde yer alan çalışanlara yönelik uyguladıkları “insana yatırım stratejisi” kapsamında hayata geçirdikleri eğitim programlarına, fırsat eşitliği sunduklarına, kapsayıcılığa, Kadın Platformu’na, Job Yetenek Programı’na, uydu modeline, ofis dışında çalışma imkanı sunmalarına değindi. Ülker, BM nezdinde imza attıkları uluslararası anlaşmalardan bahsederek, pek çok sivil toplum kuruluşuna ve kuruma destek olmayı sürdürdüklerini anlattı.
“İndirimli marketler zam yapmadı”
Ali Ülker, indirimli zincir marketlerine yönelik zam eleştirilerinin sorulması üzerine, şu cevabı verdi: “(Çok para kazanıyorlar yorumları) Mesela Şok 40 milyar lira ciro hedefliyor. 1 milyar lira kazansa yüzde 2,5, 2 milyar lira kazansa yüzde 5 kar yapar. Bu karlar olmak zorunda. Neden? Yeni mağaza açacaksanız ve istihdam oluşturacaksanız bunun yatırım maliyeti var. Yeni açılan her mağaza da ilk günden para kazanmıyor. Vatandaş şunun farkında. Üç harfli diye bahsedilen indirim marketlerindeki fiyat artış ortalaması enflasyonun yüzde 7-8 altında. Fiyatların aynı olması rekabetin eksikliğinden veya anlaşmadan değil olabilecek en düşük fiyat seviyesinden piyasa hareket ediyor. En düşük fiyat hedeflendiği için. Fiyatlarımız, iddia ediyorum piyasanın en uygun fiyatları.”
Ülker, zamlara ilişkin yaptığı değerlendirmede, şu açıklamalarda bulundu:
“Hiçbir market zam yapmadı. İddialı söylüyorum. Aldığınız üzerine ekstra bir fiyat koyarak satmadı. Biz 90 liraya alıp 100 liraya satıyorduk. 100 liraya aldığımızı 110 liraya satıyoruz. 90’dan 100’e giderken yüzde 11 marj varken, 100’den 110’a giderken yüzde 10 marj var. Üzerine koyduğumuz brüt karımızı yıllar geçtikçe ve verimlilik arttıkça geri çekilmiş. Üreticinin girdileri artarsa ve üretici bize gelip ‘fiyatı artırmak zorundayım’ dediği noktada bir yere kadar üretici ve sanayiciyi zam yapmaması noktasında ikna ediyorsunuz. Bir yerden sonra hayatını devam ettirmek için onların da önünü açmanız, tedarikçilerinizi batırmamanız gerekiyor. Marketler zam yapmadı, marjlarından fedakarlıkta bulundular. Geldiğimiz nokta itibarıyla enflasyonun altında gidiyoruz.”
Toplantıda, Yıldız Holding Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı ve Üst Yöneticisi (CEO) Mehmet Tütüncü de hazır bulundu.