TESPAM Başkanı Oğuzhan Akyener, Karadeniz’deki doğal gaz rezervi keşfine ilişkin, “Bu, Karadeniz’in bir Hazar Denizi olma potansiyeline sahip olduğunu ya da özellikle Doğu Akdeniz olma yolunda ilerlediğinin göstergesidir.” dedi.
Türkiye Enerji Stratejileri ve Politikaları Araştırma Merkezi (TESPAM) Başkanı Oğuzhan Akyener, Karadeniz’deki gaz rezervinin yeni keşiflerle birlikte 710 milyar metreküpe ulaşmasına ilişkin, “Bu, Karadeniz’in bir Hazar Denizi olma potansiyeline sahip olduğunu ya da özellikle Doğu Akdeniz olma yolunda ilerlediğinin göstergesidir.” dedi.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, dün Karadeniz’de Sakarya Gaz Sahası’nda bulunan Çaycuma-1 kuyusunda 58 milyar metreküplük yeni bir rezervin keşfedildiği, 540 milyar metreküp olarak açıklanan keşfin de yeni veriler ışığında 652 milyar metreküp olarak revize edildiği ve toplam rezervin 710 milyar metreküpe yükseldiği müjdesini verdi.
“İKİ ÜLKENİN DE SAHALARINDAN DAHA BÜYÜK”
Akyener, AA muhabirine yaptığı değerlendirmede, “Güneyimize indiğimizde Mısır’ın en büyük keşfi olan Zohr sahası 650 milyar metreküp civarında. İsrail’in en büyük gaz sahası 618 milyar metreküp civarında. Biz şu an 710 milyar metreküpü konuşuyoruz. Rezervlerimiz bu iki ülkenin de en büyük sahalarından daha büyük.” dedi.
“KARADENİZ, DOĞU AKDENİZ OLMA YOLUNDA”
Karadeniz’deki gazın bu büyüklüğüyle Hazar Denizi’nde 1 trilyon metreküplük gaz rezervine sahip Şah Denizi Gaz Sahası’na yaklaştığına işaret eden Akyener, “Bu bölgede yeni keşifler de yapılabilir. Bu, Karadeniz’in bir Hazar Denizi olma potansiyeline sahip olduğunu ya da özellikle Doğu Akdeniz olma yolunda ilerlediğinin göstergesidir.” ifadelerini kullandı.
“REZERV MİKTARI REVİZE EDİLDİ”
Akyener, rezerv miktarının revize edilmesine ilişkin, Türkiye’nin yerinde gaz miktarını değil ekonomik ve teknik olarak üretilebilen gaz miktarını açıkladığına dikkati çekti.
Akyener, söz konusu rezerv miktarının ilave sondajlarla yeni teknik veriler elde edildikçe ve piyasa koşulları değiştikçe dinamik olarak güncellenebileceğini belirterek şöyle devam etti:
“Bu bağlamda da devlet, 540 milyar metreküp açıklandığından beri yapılan çalışmalarla birçok veri elde etmişti. Yeni veriler vardı. Bu verileri üçüncü taraf akredite kurumlara gönderirsiniz. Sizin rezervlerinizi bir de onlar analiz eder. İşte bu bağlamda zaten Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın da açıkladığı gibi 540 milyar metreküplük rezervimiz üçüncü taraf akredite kurumlar tarafından yeni veriler ışığında analiz ediliyor ve 652 milyar metreküplük bir rezerv olduğu görüşü ortaya çıkıyor.”
“TÜRK EKİPLERİ EN HIZLI EKİPLER HALİNE GELDİ”
Akyener, Türkiye’nin Karadeniz’deki gazın keşfinden itibaren ilgili sahanın geliştirilmesi ve şebekeye bağlanması konusunda rekor bir hızda çalışma yürüttüğünü vurgulayarak, “Türk gemileri, Türk ekipleri belki dünyada en uygun fiyatlarla, en hızlı ve en yüksek başarıyı sağlayan ekipler haline geldi.” dedi.
“YENİ YATIRIMLARIN ÖNÜ AÇILIYOR”
Türkiye’nin, denizin 3 bin 23 metre altında, dalgıçların inemediği, GPS’in çalışmadığı ortamda, uzaktan kontrollü robotlarla bu çalışmaları yürüttüğüne dikkati çeken Akyener, “Böyle büyük keşifler, bu sektöre daha fazla odaklanmanın, bu sektöre daha fazla yatırım yapabilmenin önünü açıyor. Bu sektörde AR-GE’nin, yerli teknolojinin gelişmesinin önünü açıyor.” diye konuştu.
Gaz keşif çalışmalarının devletin en üst kademesi tarafından takip edilmesinin kara alanlarına daha fazla yatırım yapılacağı ve yeni keşiflerin önünün açılacağı anlamına geldiğini ifade eden Akyener, denizlerde bu tür çalışmalar yapıldıkça Türkiye’nin denizcilik, güvenlik, deniz inşası kabiliyetinin artacağını söyledi.