enflasyonemeklilikötvdövizakpartichpmhp
DOLAR
34,4662
EURO
36,5571
ALTIN
2.924,78
BIST
9.232,90
Adana Adıyaman Afyon Ağrı Aksaray Amasya Ankara Antalya Ardahan Artvin Aydın Balıkesir Bartın Batman Bayburt Bilecik Bingöl Bitlis Bolu Burdur Bursa Çanakkale Çankırı Çorum Denizli Diyarbakır Düzce Edirne Elazığ Erzincan Erzurum Eskişehir Gaziantep Giresun Gümüşhane Hakkari Hatay Iğdır Isparta İstanbul İzmir K.Maraş Karabük Karaman Kars Kastamonu Kayseri Kırıkkale Kırklareli Kırşehir Kilis Kocaeli Konya Kütahya Malatya Manisa Mardin Mersin Muğla Muş Nevşehir Niğde Ordu Osmaniye Rize Sakarya Samsun Siirt Sinop Sivas Şanlıurfa Şırnak Tekirdağ Tokat Trabzon Tunceli Uşak Van Yalova Yozgat Zonguldak
İstanbul
Az Bulutlu
17°C
İstanbul
17°C
Az Bulutlu
Çarşamba Yağmurlu
19°C
Perşembe Az Bulutlu
18°C
Cuma Yağmurlu
18°C
Cumartesi Az Bulutlu
10°C

Sinsi hastalık hipertansiyonun tetikleyicisi: Stres

Türk Kardiyoloji Derneği Hipertansiyon Çalışma Grubu Üyesi ve Trakya Üniversitesi Kardiyoloji Ana Bilim Dalı Başkanı Doç. Dr. Servet Altay …

Sinsi hastalık hipertansiyonun tetikleyicisi: Stres
17.05.2022
132
A+
A-

Türk Kardiyoloji Derneği Hipertansiyon Çalışma Grubu Üyesi ve Trakya Üniversitesi Kardiyoloji Ana Bilim Dalı Başkanı Doç. Dr. Servet Altay, sinsice ilerleyen hipertansiyon hastalığının en önemli tetikleyicilerinin başında stresli bir yaşam olduğunu belirtti.

17 Mayıs Dünya Hipertansiyon Günü dolayısıyla AA muhabirine açıklamada bulunan Altay, hipertansiyonun önlenebilir ölüm sebepleri arasında dünyada en sık görülen kronik hastalıklar listesinde ilk sırada yer aldığını söyledi.

Altay, her yıl çok sayıda kişinin ölümüne neden olan hipertansiyonun basit ölçüm ve tedavi yöntemleriyle çözülebilecek bir hastalık olduğunu ancak insanların çok fazla önemsemediği ve takip etmediği için hastalığın birçok organı etkileyebildiğini dile getirdi.

Kovid-19 salgınında geçen yıl kaybedilen insan sayısından daha fazlasının her yıl hipertansiyon nedeniyle yitirildiğini ifade eden Altay, şöyle konuştu:

“Dünya Sağlık Örgütünün 2019 yılı verilerine göre yaklaşık 10 milyon 800 bin kişi hipertansiyon nedeniyle ölüyor. Türkiye’de de her yıl 100 binin üzerinde kişi bu hastalık sebebiyle hayatını kaybediyor. Yılda 10 milyon kişinin önlenebilir bir hastalık nedeniyle hayatını kaybetmesi dikkati çekici.

3 yıldır uğraştığımız Kovid-19 nedeniyle 2021 yılında dünyada 4 milyona yakın ölüm var. Her yıl bu rakamın iki katından daha fazla hipertansiyon sebebiyle ölüm gerçekleşiyor ve biz bunu önleyebiliyoruz.”

-“Ölçmeden bilemezsiniz”

“Böbrek yetmezlikleri, kalp yetersizlikleri, koroner arter hastalıkları, kalp krizleri, ritim bozuklukları, beyinde iskemik ve kanamalı inmeler, beyin kanamaları yani damar hastalıkları, aort yetmezliği, aort anevrizması gibi birçok hastalığın altında hipertansiyon yer alıyor. Sinsi ve gizli bir hastalık.

Yani bir kısmımızda baş ağrısı gibi bulgular verebiliyor ama çoğumuzda aslında bulgu vermeden hipertansiyon yerleşiyor ve yavaş yavaş organlarımızı bozuyor. Hekimler olarak bunun farkındayız ama insanların da biraz farkındalığının artması gerekiyor.”

Türkiye’de tuz tüketimi normalin 3 katı

Altay, yaşam tarzı ve beslenme alışkanlıklarının da hipertansiyon nedenleri arasında yer aldığını söyledi.

Tuz tüketiminin mutlaka azaltılması gerektiğini belirten Altay, şöyle devam etti:

“Türkiye, dünyada tuz tüketiminin en çok olduğu ülkelerden biri. Maalesef, yani ortalama günlük tuz tüketimi önerimiz 5 gramken, Türkiye’de 15-16 gram civarı tüketim saptanmış durumda.

Dolayısıyla tuz tüketimini azaltmamız gerekiyor. İkincisi obezite tansiyonun çok önemli bir sebebi. Dolayısıyla yeme alışkanlığını değiştirerek, düzenli fiziksel aktivite yaparak, kilo kaybı sağlarsak tansiyon konusunda çok avantaj sağlarız.

İnsanların birazcık stresten uzak durması gerekiyor, stres, hipertansiyon için tetikleyici ve dirençli hipertansiyonun altında yatan sebeplerden biri. Özellikle uyku apnesi gibi hastalıklarda hipertansiyon meydana gelebiliyor. Bunun dışında sigara ve alkol tüketiminin hipertansiyonu arttırdığı biliniyor. Hayvansal beslenmenin maalesef hipertansiyonda olumsuz etkileri var.”

Altay, hipertansiyon hastaların yüzde 5 ile 10’unda hastalığın nedeni olarak ikincil bir hastalığın yattığını, alttaki sebebin de araştırılıp tedavi edilmesi gerektiğini dile getirdi.

Kapanma döneminde hastaların yüzde 58’i tedaviye ulaşamadı

Dünya Sağlık Örgütü raporuna göre Kovid-19 nedeniyle yaşanan kapanma döneminde hipertansiyon hastaların yüzde 58’inin tedaviye ulaşmakta sorun yaşadığını ifade eden Altay, “Tedavi ile ilgili sıkıntı yaşadık bu dönemde. Buna bağlı komplikasyonlar yani organ hasarları ortaya çıktı. İkinci olarak da bu dönemde insanların stres faktörleri, yeme alışkanlığının bozulması, yürüyüş ve aktivite yapmaması, evde kapanma gibi nedenlerle hipertansiyon hastalar, olumsuz etkilendi. Yeni hastalar ortaya çıktı. Bunun yanında da koronavirüs hastalarında hipertansiyon olanlar hastalığı daha çok ağır yaşadılar.” diye konuştu.

Gökhan Balcı – Sağlık
Yorumlar

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.