Sığınma başvuruları değerlendirilen göçmenleri göndermek için Afrika ülkesi Ruanda ile anlaşma yapan Britanya’dan yeni bir açıklama geldi …
Sığınma başvuruları değerlendirilen göçmenleri göndermek için Afrika ülkesi Ruanda ile anlaşma yapan Britanya’dan yeni bir açıklama geldi. Muhafazakar Partili Başbakan Boris Johnson (BoJo), Ukraynalı sığınmacıları Ruanda’ya göndermeyeceklerini söyledi.
Kıstas ne?
Kesinlikle böyle bir harekette bulunmayacaklarını belirten BoJo, Ukraynalılar ile diğer ülkelerden sığınmacılar arasında nasıl bir ayrım güttüğüne açıklık getirmedi.
‘Kimse bizden daha fazlasını yapmadı’
Londra’nın Ukrayna ile halkına destek vermeye bağlı olduğunu vurgulayan BoJo, rakamlara göre en az sığınmacı alan ülkelerden olan Britanya’nın hem Ukraynalılara hem de diğer sığınmacılara en çok yardım eden ülke olduğunu iddia etti:
“2015’ten bu yana dünyanın dört bir yanında savaştan ve zulümden kaçan insanlara kalbini bu kadar açan başka bir ülke yok. Kimse daha fazlasını yapmadı.”
Ukraynalılar için iki program uygulanıyor
Halihazırda Ukraynalı sığınmacılara yardım etmek için her ikisi de üst limitsiz iki farklı program uyguladıklarını belirten BoJo, birinin Britanya’da yaşayan Ukraynalıların akrabalarını getirmesi yoluyla ailelerin birleşmesi olduğunu, Rusya’nın operasyonu öncesi Britanya’da 20-30 bin Ukraynalının yaşadığını, bunların yakın-uzak akrabalarına getirmelerine izin verdiklerini söyledi.
Gönüllü evlerini açanlarda sorunlar yaşanıyor
Ukraynalılar İçin Evler adındaki diğer sponsorluk programının bireylerin ve örgütlerin Ukraynalıları almaya gönüllü evler bulmaya dayanması bakımından daha zorlu olduğunu, hem sığınmacıların kimliklerini hem de doğru eve yerleştiklerini kontrol etmek gerektiğini aktaran BoJo, Ukraynalı sığınmacıları Ruanda’ya gönderme olasılığını dışlayarak “Bu asla olmayacak bir şey” dedi.
Geçen ay açıklanan tartışmalı Ruanda planına göre Britanya’ya yasadışı yollardan girmiş muamelesi görüp sığınma başvurusunda bulunanlar, başvurularının işlem görmesi sürecinde Afrika ülkesine gönderilecek.
1951 tarihli BM Mülteci Sözleşmesi’ne aykırı
Britanya yetkililerinin ‘dünyada bir ilk’ diyerek gururla tanıttığı plan, insan hakları örgütlerinin sert eleştirilerini topladı.
Birleşmiş Milletler Mülteciler Yüksek Komiserliği (BMMYK), Londra’yı ‘mülteci sözleşmesinin lafzına ve ruhuna aykırı planı yeniden düşünmeye’ çağırdı. BMMYK Yüksek Komiser Yardımcısı Gillian Triggs, “Savaştan, çatışmadan ve zulümden kaçan insanlar şefkat ve empatiyi hak ediyor. Mal gibi alınıp satılmamalı ve işlem görmek üzere yurtdışına nakledilmemelidir” dedi.