Bilim insanları, 66,5 milyon yıl önce Kuzey Dakota’daki Tyrannosaurus Rex ve triceratops ile aynı zamanda yaşadığını söyledikleri eski bir …
Bilim insanları, 66,5 milyon yıl önce Kuzey Dakota’daki Tyrannosaurus Rex ve triceratops ile aynı zamanda yaşadığını söyledikleri eski bir yumuşak kabuklu kaplumbağa keşfettiler. Kaplumbağalar dayanıklı canlılardır, ancak bu kadar dayanıklı oldukları tahmin edilmiyordu.
Perşembe günü Cretaceous Research dergisinde yayınlanan yeni bir araştırmaya göre bu fosilleşmiş yaratık, dinozorların yaşadığı kitlesel yok olma olayından hemen önce geç Kretase döneminde yaşamış olan yumuşak kabuklu kaplumbağanın bilinen en eski türlerinden biri.
Dinozorların yok olduğu sırada hayatta kalmayı başarabilen yumuşak kabuklu kaplumbağa
Araştırma danışmanı Peter Dodson, “Bu araştırma sayesinde Dinozorlar Çağı’nı sona erdiren felaket sırasında hayatta kalan ve yok olan türler hakkında daha fazla bilgi edindik. Görünüşe göre güçlü olduğunu düşündüğümüz dinozorlar kurtulamadı ve bu kaplumbağa hayatta kaldı” diyor.
Yeni kaplumbağa türünün fosili, 1975’te Kuzey Dakota’daki Hell Creek Formasyonu’nda bir triceratops örneğiyle birlikte keşfedildi. Ancak fosil, araştırmaların başladığı 2013 yılına kadar Appalachian Eyalet Üniversitesi isimli üniversitede muhafaza edildi.
Bilimsel adı hutchemys walkerorum olan kaplumbağa, Güney Asya’daki dev yumuşak kabuklu kaplumbağalar da dahil olmak üzere bugün bulunan yumuşak kabuklu kaplumbağalara benziyor. Ancak fosili bulunan türün midesini ve karın bölgesini kaplayan daha büyük ve daha güçlü kemikler olduğu görülebiliyor.
Araştırmacılar, dinozorların neslinin tükenmesinden önce bu kaplumbağaların bir oluşumunu bulmanın çok nadir bir olay olduğunu söylüyorlar. Araştırmayı yöneten çevre bilimci Steven Jasinski, konuyla alakalı “Soyu tükenmiş bu kaplumbağa grubu hakkında daha fazla bilgi almaya ve kitlesel yok oluşla nasıl başa çıktıkları da dahil olmak üzere evrimlerini daha iyi anlamaya başlıyoruz” diyor.
Araştırmacılar, yeni keşfedilen yumuşak kabuklu kaplumbağa alt ailesinin Asya’da, muhtemelen orta ila geç erken Kretase döneminde ortaya çıktığını ve geç Kretase sırasında Kuzey Amerika’ya göç ettiğini belirtiyor.
