Cumhuriyet Halk Partisi Genel (CHP) Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, partisinin Türkiye Büyük Millet Meclisi’ndeki (TBMM) grup toplantısında bir …
Cumhuriyet Halk Partisi Genel (CHP) Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, partisinin Türkiye Büyük Millet Meclisi’ndeki (TBMM) grup toplantısında bir ilke imza attı.
GEZİ PARKI DAVASI KARARLARINA ÇOK SERT TEPKİ GÖSTERDİ
Ülkenin siyaset gündemine ilişkin değerlendirmeler yerine yalnızca Gezi Parkı Davası’nda çıkan tutuklama kararlarına değinen Kılıçdaroğlu “Dün Gezi kararı açıklandı. Kurgulanmış mahkemelerden adalet çıkmaz. Burada görev alan hakimlerin bir kısmı zaten önceden karar vermişler. Talimatla aldıkları kararların altına imza atıyorlar. Bu tür mahkemelerle yeni karşılaşmıyoruz. Gezi özgürlük tarihimizde demokrasiyi haykıran gençlerin sesidir. Baskıya isyandır Gezi” ifadeleriyle başladığı konuşmasını kısa kesip salonu terk etti.
Kılıçdaroğlu’nun açıklamaları şu şekilde;
“Kurgulanmış mahkemelerden adalet çıkmaz. Burada görev alan hakimlerin bir kısmı zaten önceden karar vermişler. Talimatla aldıkları kararların altına imza atıyorlar. Bu tür mahkemelerle yeni karşılaşmıyoruz. Bu ülkenin Genel Kurmay Başkanı’nın terörist olarak kurgulanmış mahkemelerde hapse atıldığını gördük. Gezi özgürlük tarihimizde demokrasiyi haykıran gençlerin sesidir. Baskıya isyandır Gezi. ‘Doğayı koruyalım’ diyor gençler. Bu kurgulanmış mahkemede Osman Kavala beraat ettiği bir davada müebbet hapse mahkum oldu. Dünyada böyle bir örnek yok. Çünkü yargı bağımsız değil. Vera’yı unutmayın. Vera babası hapse giderken kucakladı ve öptü. Bizim sözümüz var: Vera’yı tekrar babasıyla kucaklaştıracağız.
“BUGÜN FARKLI BİR KONUŞMAYLA KARŞINIZDA OLACAĞIM”
Bugün farklı bir konuşma ile karşınızda olacağım. Hepimiz bu güzel ilçede birlikte ve beraber yaşamak zorundayız. Bugün yazdığım konuşmayı bir köşede bıraktım. Karanlığa mahkum edilen milyonların sesini dile getirmek istiyorum.
Çok öfkeliyim. Evladın karanlığa mahkum edildiği bir Türkiye asla istemiyorum. Hiç kimse olarak gördüklerinin, karanlık, ışıksız evlerinden sesleniyorum. Yoksulların biriken öfkesini duyuyor musun? Evsiz, yurtsuz, elektriksiz, aç bıraktığın bebeklerin ağladığını duyuyor musun? Sonra 5’li çeteyi düşünüyorum. Yumruklarımı sıkıyorum. Dünya kötülük yapanlar yüzünden değil, seyirci kalıp hiçbir şey yapmayanlar yüzünden bu hale geldi. Cesaret yoksa zafer yoktur. Bütün yol arkadaşlarıma sesleniyorum; bu engerek ve çıyanlarla çatışma ne kadar sert olursa zafer de o kadar yakın ve görkemli olacaktır. Ne pahasına olursa olsun yürüyeceğiz. Bu millete, çetelere boyun eğdirmeyeceğiz. O yoksulluğa mahkum edilen çocuklar için mücadele edeceğim. Ya bana katılın ya da yolumdan çekilin.
“ÜLKEYİ KAÇAK SIĞINMACILARLA DOLDURANLARLA KAVGA EDECEĞİZ”
Bir insanın uğrunda öleceği bir şey yoksa hayatında zaten o hiç yaşamamıştır. Pes etmeyeceğim, durmayacağım, milletimin huzurunda söz veriyorum. İçimde bu halk için biriktirdiğim büyük bir kavga var. Bu kavgayı yol arkadaşlarımla birlikte yapacağız. Bir insanın uğrunda öleceği bir şey yoksa hayatında o zaten yaşamamıştır. Pes etmeyeceğim, durmayacağım. İçimde bu halk için biriktirdiğim büyük bir kavga var. Bu kavgayı yol arkadaşlarımla yapacağız. Ülkeyi kaçak sığınmacılarla dolduranlarla, beş paraya vatandaşlığı satanlarla kavga edeceğiz, milyonların elektriğini kesen çetelerle kavga edeceğiz, sokaklarımızı mafyaya teslim edenlerle, uyuşturucu baronlarıyla, yargıyı siyasetin emrine verip Brunson’ları özel uçakla gönderip, kendi insanını rehin tutanlarla kavga edeceğiz. Vatanı satanlarla kavga edeceğiz.
“HADİ EYVALLAH” DEYİP SALONU TERK ETTİ
Biz birbirimize emanetiz. Kol kola yürüyeceğiz. Bu memleket bize emanet. Birimiz açken hiçbirimiz tok değiliz, birimiz karanlıktayken hiçbirimiz aydınlıkta değiliz. Birimiz karanlıktayken hiçbirimiz aydınlıkta değiliz… Hadi eyvallah!…”