Karamollaoğlu: İktidarda bulunanların hayali buna yetmiyor

İktidara asgari ücret konusunda tepki gösteren Saadet Partisi lideri Karamollaoğlu, “Bizim şu andaki halimize bakın. İnsanlar hakikaten perişan. Hep açlık sınırında. Halbuki ekonomik olarak iki önemli husus var. Birisi açlık sınırı. Birisi yoksulluk sınırı. Bizim düşüncemizle şu anda iktidarda bulunanların hayali buna yetmiyor. Yetmez” diye konuştu.

Saadet Partisi Genel Başkanı Temel Karamollaoğlu, partisinin 6. Olağan Kırıkkale İl Kongresi’nde konuştu.

“AK Parti’NİN EN BÜYÜK DESTEKÇİSİ BANKADA 1 MİLYONU OLAN ADAMLAR”

Asgari ücrete yüzde 50 zam yapılmasını doğru bulduğunu ancak enflasyonun altında kalması nedeniyle yetersiz olduğunu ifade eden Karamollaoğlu, şöyle konuştu:

* Enflasyon yüzde 60’ın üstünde. Yüzde 60’ın üstünde enflasyon varken yüzde 50 zam, o insanın yüzde 10 daha fakir olacağının işaretidir. Var da mı vermedin? Evet, var da vermedin! Yanlış yere veriyorsun.

* Çünkü şu anda AK Parti’nin en büyük destekçisi bankada 1 milyonu olan adamlar. Siz böyle bir manzara karşısında Türkiye’de ekonomi rayında gidiyor diyebilir misiniz? Yüzde 50 zam çok önemli diyebilir misiniz?

“MİLLİ GÖRÜŞ İKTİDARINDA ŞARTLAR DEĞİŞİR”

Karamollaoğlu, şöyle devam etti:

* Bizim şu andaki halimize bakın. İnsanlar hakikaten perişan. Hep açlık sınırında. Halbuki ekonomik olarak iki önemli husus var. Birisi açlık sınırı. Birisi yoksulluk sınırı…Bizim düşüncemizle şu anda iktidarda bulunanların hayali buna yetmiyor. Yetmez.

* Onlar dar bir çevrede faaliyet göstermeyi benimserler. Biz ise toplumun tamamını düşünmek mecburiyetindeyiz. Bunu bir vebal olarak görürüz.

* Onun için çalışan insanımıza, iş verenimize, çalışmayan, iş arayan kardeşlerimizin hepsine mesajımız bu; Milli Görüş iktidarında şartlar değişir, devrim olur.

“TALİMATI VERENLER HEP DIŞARIDAKİLER”

“Ülkemizde ilacı, gübreyi, tohumu dışarıda getiriyoruz” eleştirisinde bulunan Karamollaoğlu, “Sertifikalı tohum dediler, çiftçiyi perişan ettiler. Bize talimatı verenler hep dışarıdakiler. Hep dışarısı kazandı. En çok kazanan ülke İsrail” dedi.

“EĞER FAİZ HARAMSA…”

“Bu mantıkla ülkenin ekonomisi değil, hiçbir konu düzelmez” ifadesini kullanan Karamollaoğlu, eleştirilerini şöyle sürdürdü:

* Sanayileşme, güçlenme, yeni yatırımlarla işsizliğin kökünü kazıma, geçim sıkıntısını bütünüyle ortadan kaldırma, artan milli geliri toplumumuz arasında adil bir şekilde paylaştırma bizim olmazsa olmaz hedefimiz.

* Çalışan bir insan, açlık sınırında ücret alamaz bizim iktidarımızda. Çalışan bir insan en az yoksulluk sınırında bir maaş almalıdır. Yoksulluk sınırı bugüne göre çok yüksek ama emin olun karar verirsek, enflasyonun üzerinde yüzde 10 zam yapalım çalışana…

* 7 sene sonra maaşı reel olarak iki misline çıkar. Rakamsal olarak değil, alım gücü olarak 2 misline çıkar. 4 bin lira olan adam yarın 8 bin lira alır seviyeye gelir.

* Faizi 2 puan indirmek ‘nas’ kabul ediliyor. Eğer faiz haramsa, yüzde 1’i de yüzde 10’u da aynı seviyededir. Birisi çok ezer vatandaşı, birisi biraz daha ezer o başka.

* Tarihte biz bunu yaptık. 1975-76 yılları ağır sanayi hamlesinin hızla yürüdüğü, 270 fabrikanın bu dönemde kurulduğu bir dönem oldu.

* 1996’de hem ücret artışlarında destan yazıldı hem de D-8’ler gibi bir dünya devi kuruldu. Bunların hiçbirisi bugünkü iktidarın gündeminde değil.