enflasyonemeklilikötvdövizakpartichpmhp
DOLAR
32,2020
EURO
35,0069
ALTIN
2.504,53
BIST
10.643,58
Adana Adıyaman Afyon Ağrı Aksaray Amasya Ankara Antalya Ardahan Artvin Aydın Balıkesir Bartın Batman Bayburt Bilecik Bingöl Bitlis Bolu Burdur Bursa Çanakkale Çankırı Çorum Denizli Diyarbakır Düzce Edirne Elazığ Erzincan Erzurum Eskişehir Gaziantep Giresun Gümüşhane Hakkari Hatay Iğdır Isparta İstanbul İzmir K.Maraş Karabük Karaman Kars Kastamonu Kayseri Kırıkkale Kırklareli Kırşehir Kilis Kocaeli Konya Kütahya Malatya Manisa Mardin Mersin Muğla Muş Nevşehir Niğde Ordu Osmaniye Rize Sakarya Samsun Siirt Sinop Sivas Şanlıurfa Şırnak Tekirdağ Tokat Trabzon Tunceli Uşak Van Yalova Yozgat Zonguldak
İstanbul
Az Bulutlu
22°C
İstanbul
22°C
Az Bulutlu
Pazar Az Bulutlu
23°C
Pazartesi Az Bulutlu
23°C
Salı Parçalı Bulutlu
25°C
Çarşamba Az Bulutlu
23°C
SON DAKİKA
09:50 Bursa’da başkanlardan 19 Mayıs’a yakışan maç
09:21 20 bin sözleşmeli öğretmen ataması için kritik tarih
09:20 Çocuk istismarcılarına operasyon!
23:42 Nevşehir Belediyesi tarafından vatandaşlara çeşitli türde 50 bin sebze fidesi ücretsiz olarak dağıtılacak
23:40 Mudanya Belediyesi Mayıs Ayı Olağan Meclis Toplantısı’nda Mudanya Dolgu Alanı’nda bulunan Kapalı Pazar Yeri’nin yeniden kullanıma açılması oy birliği ile kabul edildi
23:25 Başkan Tugay: “Biz bütün Makedonya ile kardeşiz”
19:06 Bursa’da yemek sanayicilerinden gastronomi hamlesi
18:50 Tomurcuk çay alım fiyatı belli oldu
18:40 Mahalle kadın derneklerinden Başkan Şadi Özdemir’e ziyaret
18:38 Küresel rapor açıklandı… 10 riskin 5’i çevreyle ilgili
18:37 Yem sektörüne akademik ve bilimsel çalışmalarla yön veriyor
18:36 Temren hedefleri imha etti
18:34 Başkan Bozbey, muhtar toplantılarına İnegöl’den başladı
18:33 Çılgın ikramiye tutarı 300 milyon TL’yi aştı
18:32 Başkan Dr. Cemil Tugay, Dünya Bankası yetkilileri ile bir araya geldi
18:31 Antalya Büyükşehir ve ASAT’ın 2023 mali yılı kesin hesapları oy birliğiyle kabul edildi
18:29 Başkan Topaloğlu pazar esnafını ziyaret etti
18:28 Ayvalık Belediye Başkanı Mesut Mesut Ergin, Uluslararası Konferansta UNESCO Dünya Mirası Süreci’ni anlattı
18:23 Kadıköy Anadolu Lisesi Kütüphanesi, Kayalar Ailesi Desteğiyle Yenilendi
18:07 İzmir afetlere dirençli kent olarak öne çıkacak
TÜMÜNÜ GÖSTER →

Kanagawa Dalgası’nın Hikayesi Nedir?

Günümüzde dijital sanatın ilerlemesi ve yapay zekanın gelişmesiyle birlikte çizim alanında büyük gelişmeler gördük. Kendi kendine sanat eserleri …

Kanagawa Dalgası’nın Hikayesi Nedir?
18.08.2022
159
A+
A-

Günümüzde dijital sanatın ilerlemesi ve yapay zekanın gelişmesiyle birlikte çizim alanında büyük gelişmeler gördük. Kendi kendine sanat eserleri üreten yapay zekayı buna örnek olarak gösterebiliriz. Fakat bu gelişmenin bize kazandırdığı çok sayıda sanatçı ve eserle birlikte artık yeni neslin eskiyle yeniyi karıştırması göze çarpıyor.

Bu bağlamda sanat alanında efsane olarak anılan eserler fark edilmeden geçiliyor. Biz daha çok çizim alanından bir örneğe değinecek olsak da Beethoven’ın Für Elise parçasının birçok evde kapı zili olmasını örnek göstermeden geçemeyeceğiz. Asıl konumuz ise herkesin en az bir kere gördüğü fakat detaylarına hâkim olmadığı Büyük Dalga.

Nedir bu Kanagawa’nın Büyük Dalgası?

Orijinal ismi Kanagawa Oki Nami Ura olan ve Katsushika Hokusai tarafından yapılan bu eser, aslında Otuz Altı Fuji Dağı Manzarası (Fugaku Sanjurokkei) serisinin bir parçası. Bunun yanında sanılanın aksine eser kâğıt üzerine çizilmemiş, ukiyo-e ismiyle anılan ve oldukça zor olduğunu rahatlıkla söyleyebileceğimiz bir ahşap baskı yöntemiyle ortaya çıkarılmıştır.

Dalgaların üzerinde görebileceğiniz indigo ve Prusya mavisi, o dönemde oldukça yeniydi ve dışarıdan ithal edilmişti. Bu da eserin başlarda ayırtıcı özelliklerinden biri oldu. Yine de kendi zamanında pek tutmadığını söyleyebiliriz. Onun sebebi de tıpkı bugün olduğu gibi erotizm ve çıplaklık içeren şeylerin daha çok talep görmesi.

Buradan ukiyo-e sanatının nasıl aşamalar barındırdığını görebilirsiniz:

Eserin barındırdığı nesneler bakımından oldukça sade olduğunu görüyoruz:

Uzun gemiler, büyük dalgalar ve arkada Fuji Dağı olmak üzere 3 öğenin bulunduğu eserde gördüğümüz gemiler balıkçılık için kullanılıyordu. Dalgaların da bu gemilere zorlu dakikalar yaşattığı açıkça görülüyor. Dalgaların ardında ise sakince duran ve karla kaplı Fuji Dağı göze çarpıyor.

Biraz da detaylara bakalım:

Dalgaların üst kısımlarının pençeye benzediğini söyleyebiliriz. Bunun yanında bu pençeye benzeyen figürlerin altına baktığımızda Fuji Dağı’na doğru kar yağıyormuş gibi bir görüntü ortaya çıkıyor. 1831 yılında ortaya çıkan eserde dalgaların bu görünüşü, aslında dışarıdan gelen işgallere karşı korumaları gereken Japonya’yı tehdit etmelerini gösteriyor olabilir.

Ya da daha genel bir bakış açısı edinerek gemilerin üstüne düşmek üzere olan bu dalganın, doğanın insan karşısındaki ebedi üstünlüğünü simgelediğini söyleyebiliriz. Ne de olsa insan icatlarının doğada (suda) nasıl zorlandığını görmek pek de zor değil. Dağın uzaklığı da kurtulup kurtulmayacakları konusunda pek de umutlu olmamamız gerektiğini gösteriyor.

Bir de Fuji Dağı’na bakalım:

Hava fırtınalı gibi görünmesine rağmen aydınlık ve dağın arkasında bir gölge görünüyor. Bu da ışığın, çizime bakanların, yani bizlerin arkasından vurduğu anlamına geliyor. Fuji Dağı’nın genel anlamda Japon kültüründe inanç ve adanmışlığı temsil ettiğini de söyleyelim.

Son olarak sol üstte Hokusai’nin ikili imzası bulunuyor:

Bunlardan kutu içinde olan, eserin adını ve hangi seriden (Otuz Altı Fuji Dağı Manzarası) olduğunu gösterirken yandaki imzada Hokusai’nin kendi ismini gösteren imzası bulunuyor. Burada adını Litsu’ya çevirdiğini de belirtiyor.

Dalgaların Japonya’yı tehdit etmesi konusunu biraz açalım:

Shibai Kyogen
  • Edo döneminde bir tiyatro sahnesi

Japonya, 17.yüzyılın başlarında Edo (şimdiki adıyla Tokyo) dönemine girmiş ve kendisini diğer ülkelerden izole etmişti. Bunun yanında ülkeye giriş ve çıkışları sıkı bir şekilde yasaklamıştı. Bu sırada çevresindeki zorlu deniz de işgallere karşı korunmasına katkı sağlıyordu. Eserdeki dalgalar bu konuda doğaya güvenmenin ne kadar tutarlı olduğuna yönelik göndermeler yapıyor olabilir. Ne de olsa dev dalgalar ülkenin sonunu da getirebilirdi.

1853 yılına gelindiğinde Japonya’nın izolasyonu yıkılmaya başladı. Bu tarihte Amerika gemileri, Tokyo limanına yaklaştı ve yaklaşık 200 yıldır kenara atılmış durumda olan ticareti tekrar kurmayı talep etti. Birtakım olayların ve görüşmelerin ardından Japonya’nın 200 yıldır kendine sakladığı sanatı artık dünyaya açıldı.

1860 yılına doğru baskılar Avrupa’da görülmeye başlandı ve böylece geç olsa da Kanagawa Dalgası kendini gösterebildi:

  • Amerikalıların Japonya’ya gelişini gösteren, 1853 yılında yapılmış bir baskı

Bu baskıyı gören Avrupalılar, eseri tamamen bir Japon işi olarak nitelendirmiş olsalar da aslında Batı’dan da elementler bulunduruyor. Bu bağlamda ilham alınan batı ülkelerinin başında Hollanda geliyor. Herhangi bir din yayma gibi bir amacı olmaması, Hollanda’yı Japonya nezdinde bir nebze güvenilir kıldı. Bu bağlamda yılda 1-2 ticaret gemisinin limana gelmesine izin verildi.

Buradaki alışverişlerden fazlaca faydalandığı görülen Hokusai’nin eserlerinde de Hollanda’daki anlayışla örtüşen öğeler görüldü. Alt seviyelere yerleştirilmiş ufuk noktası bunlardan biri. Aşağıda benzer bir örneği görebilirsiniz.

Jacob van Ruisdael

Peki nerede görebiliriz bu eseri?

Çok sayıda baskısı yapıldığı için aslında “orijinali şurada” demek yanlış olacaktır. Fakat orijinal boyutlarında olan eserin kopyaları Dünya genelindeki farklı büyük müzelerde sergileniyor. New York’taki Metropolitan Sanat Müzesi bunlara bir örnek.

Kanagawa’nın Büyük Dalgası eseri Japonya’nın en çok bilinen eserlerinden. Dâhil olduğu serinin diğer üyelerinin birkaçına da bakalım:

Under the Mannen Bridge at Fukagawa

Fujimigahara in Owari Province

Sekiya Village on the Sumida River

Tago Bay near Ejiri on the Tōkaidō

Büyük Dalga ismiyle bildiğimiz eserin, Van Gogh’un Starry Night isimli tablosuna ilham kaynağı olduğu söyleniyor:

Van Gogh’un Japon sanat anlayışını ve Hokusai’nin eserlerini sevdiği biliniyor. Hatta kardeşi Theo’ya yazdığı bir mektupta Büyük Dalga’yı övdüğü de görülüyor. Bu bağlamda The Starry Night isimli eserinde de Büyük Dalga’dan ilham aldığı iddia ediliyor. Sanatçının Hokusai’ye oldukça ilgi duyduğunu düşündüğümüzde bu gayet mümkün.

Eser hakkındaki düşüncelerinizi yorum kısmında paylaşabilirsiniz.

Kaynaklar: 1, 2, 3, 4, 5, 6, 7

ETİKETLER: , , , ,
Yorumlar

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.