enflasyonemeklilikötvdövizakpartichpmhp
DOLAR
34,5707
EURO
36,3454
ALTIN
2.914,55
BIST
9.659,96
Adana Adıyaman Afyon Ağrı Aksaray Amasya Ankara Antalya Ardahan Artvin Aydın Balıkesir Bartın Batman Bayburt Bilecik Bingöl Bitlis Bolu Burdur Bursa Çanakkale Çankırı Çorum Denizli Diyarbakır Düzce Edirne Elazığ Erzincan Erzurum Eskişehir Gaziantep Giresun Gümüşhane Hakkari Hatay Iğdır Isparta İstanbul İzmir K.Maraş Karabük Karaman Kars Kastamonu Kayseri Kırıkkale Kırklareli Kırşehir Kilis Kocaeli Konya Kütahya Malatya Manisa Mardin Mersin Muğla Muş Nevşehir Niğde Ordu Osmaniye Rize Sakarya Samsun Siirt Sinop Sivas Şanlıurfa Şırnak Tekirdağ Tokat Trabzon Tunceli Uşak Van Yalova Yozgat Zonguldak
İstanbul
Az Bulutlu
11°C
İstanbul
11°C
Az Bulutlu
Salı Çok Bulutlu
11°C
Çarşamba Çok Bulutlu
12°C
Perşembe Parçalı Bulutlu
14°C
Cuma Az Bulutlu
15°C

İletişim’den ‘The National News’e sert yanıt

Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanı Altun, The National News Gazetesinin Türkiye’nin dış ve millî güvenlik politikası ile Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’a yönelik haksız ve gerçek dışı ifadeler içeren köşe yazısını eleştiren bir mektup kaleme aldı. Altun’un mektubu bugün The National News’te yayımlandı.

İletişim’den ‘The National News’e sert yanıt
13.01.2023
259
A+
A-

ANKARA (İGFA) – İletişim Başkanı Fahrettin Altun, mektubunda Rashida Dergham’ın “Dünyanın geri kalanı Erdoğan’ın yeniden seçilme çabasına nasıl bakıyor?” başlıklı yazısında Türkiye’de yapılacak seçimlerin “yalnızca yerel öneme değil, jeopolitik etkilere sahip olacağını” haklı olarak ifade ettiğini belirterek, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın “bölgesel ve küresel jeopolitik arenada” önemli bir aktör olduğunun da doğru olduğunu dile getirdi.

Öte yandan yazarın Türk dış ve millî güvenlik politikalarını iç siyasete bağlamasına katılmadığını ifade eden İletişim Başkanı Altun, esasen Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın başlıca politika kararlarının belirsizliğin giderek arttığı dünyada Türk vatandaşlarını ve çıkarlarını koruma azmini yansıttığını vurguladı. İletişim Başkanı Altun, mektubunda şunları kaydetti:

“Ülkemizin Suriye krizine nasıl tepki verdiği akıllara gelecektir. Dünyanın en çok Suriyeli sığınmacı ağırlayan ülkesi olan Türkiye, DEAŞ’ın yanı sıra dünyanın terör örgütü olarak tanıdığı PKK ve bu örgütün Suriye kolu olan YPG’ye karşı yürütülen terörle mücadele operasyonlarında aktif bir rol üstlenmiştir. Bu bölgede ‘istikrarlaştırıcı’ bir rol oynama konusunda kararlılığımızı sürdürüyoruz. Türkiye’nin Suriye kaynaklı terör tehditlerine cevabını iç siyasete bağlama çabaları ise Suriye’nin kuzeyinde yuvalanan silahlı grupların hem Türk vatandaşlarına hem de milyonlarca Suriyelinin sığındığı güvenli bölgelere yönelik sayısız saldırısını göz ardı etmektedir.

Benzer bir şekilde Türkiye, Rusya-Ukrayna savaşını engellemek ve durdurmak için yapıcı ve gerçekçi bir yaklaşım benimsemiştir. Savaş gemilerinin Karadeniz’e girişini engellemekle birlikte Cumhurbaşkanı Erdoğan, Zelenski ve Putin’le olan kişisel ilişkisinden istifade ederek bölgede barış ve istikrara hizmet etmiştir. Cumhurbaşkanımızın çabaları neticesinde Türkiye, Rus ve Ukraynalı yetkililer ve hatta Dışişleri Bakanları arasında toplantılara ev sahipliği yapmış ve küresel gıda krizini engelleyen gıda koridorunun açılmasını sağlamıştır. İlaveten Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın yönetimi, esir takasının yapılmasında anahtar rol oynamıştır. Son olarak ülkemiz, Amerikan ve Rus istihbarat başkanlarının buluşmasına ev sahipliği yapmış; böylece Karadeniz’deki nükleer tehdit kontrol altına alınmıştır.

Ayrıca Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın “NATO’nun başını ağrıttığı” ifadesi de haksız ve gerçek dışı bir yorumdur.

İttifak’a 1952 senesinde katılan Türkiye, örgütün en güçlü üyeleri arasındadır. NATO’nun ikinci büyük ordusunu komuta etmekle birlikte Afganistan ve Kosova gibi yerlerde icra edilen operasyonlara aktif katkı sunmuştur.”

“Türkiye’nin geleceğini vatandaşları belirleyecektir”

İsveç ve Finlandiya’nın üyelik başvuruları konusunda da Türkiye’nin NATO’nun açık kapı politikasına desteğinin sürdüğünü ifade ettiğini hatırlatan İletişim Başkanı Altun, ancak bu ülkelerin, İttifak’ın değerlerine zarar vermesinden endişe duyduğu bazı politikalarını gözden geçirmesini istediğini belirtti.

Yorumlar

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.