Doğu Anadolu Bölgesi’nde 13 ile hizmet veren Erzurum Şehir Hastanesi, açıldığı günden beri pandemi hastanesi olarak faaliyet gösterdi. Birçok …
Doğu Anadolu Bölgesi’nde 13 ile hizmet veren Erzurum Şehir Hastanesi, açıldığı günden beri pandemi hastanesi olarak faaliyet gösterdi. Birçok birimin kapatıldığı, zorunlu haller dışında ameliyatların durdurulduğu hastanede koronavirüs seferberliği ilan edildi. Hastane yönetimi ve çalışanları koordineli şekilde süreci atlattı. Vakaların azalmasıyla personel de yavaş yavaş normale dönmeye başladı. 1574 yatak kapasitesine sahip hastanenin servislerinde verilen mücadele giriş katındaki morgda da farksızdı. Gassal ve imam hatipler, morgda kimi zaman yakınlarını veya meslektaşlarını kimi zaman da hastanede görevli sağlık memurlarını uğurladı.
Yaşlı, genç, çocuk demeden her gün hastalıktan ölen onlarca kişiyi, giydikleri özel kıyafetlerle peş peşe yıkadıklarını belirten Erzurum Şehir Hastanesi imam hatiplerinden Temel Burak, ‘ölenlerle ölüp yeniden dirildiklerini’ söyledi. 15 yıldır, morgda imam hatip görevi yapan Burak, pandemi döneminde cenaze yıkarken, cenazelerin yakınlarıyla da mücadele verdiklerini belirtti.
‘Çok zor günler geçirdik, deyim yerindeyse ölüp ölüp dirildik’
Pandemi sürecini anlatan Burak, “Şu anda cenaze ayda birkaç tane geliyor. Hastalık pik yaptığı dönemde koronavirüsten ölen yaklaşık 10 cenaze geliyordu. Normal ölüm hiç yoktu. Pandeminin ilk dönemlerinde cenaze geldiği zaman yaklaşmaya korkuyorduk. Çünkü panik içindeydik. Dünyadaki panik bizde de vardı. İnsanlar birbirine yaklaşmaya korkuyordu. O dönemler bizim psikolojimiz bozulmuş durumdaydı. Eve gittiğimizde bile, ‘Acaba sabah neyle karşılaşacağız?’ diye düşünüyorduk. Cenazeyi yıkamaya girdiğimizde tulumlarımızı giyiyoruz, gözlük veya siperlikleri takıyoruz. Bone ve eldivenle ağzımıza kat kat maske takıyorduk. Nefes alamaz hale geliyorduk. Kıyafetlerimizi giydiğimizde hiç çıkarmadan peş peşe 8-10 cenaze yıkıyorduk. Bir çıkıyorduk ki su içindeyiz. O dönem biz su içmeye doyamıyorduk. Su içtiğimizde hiç içtiğimizi hissetmiyorduk. Çünkü vücudumuzdan terle hep atıyorduk. Pandeminin ilk zamanları olan yaz dönemlerinde hele ki günde ortalama 7-8 litre su içerdik. Cenazelerden çok, yakınlarından yakınıyorduk. Çünkü vatandaşımız bilinçli değil, biz ‘uzak durun’ dedikçe onlar iyice yakınımıza geliyordu. Maske dahi takmayanlar oluyordu. ‘Maskenizi takın’ desek de hiç dinlemiyorlardı ya da ters tepki veriyorlardı. Çok zor günler geçirdik. Deyim yerindeyse ölüp ölüp dirildik. En son bir hafta önce Kovid nedeniyle vefat eden 1 erkek cenaze yıkadık” diye konuştu.
‘Kıyafetle yürümek bile zorken biz 7-8 cenazeyi peş peşe yıkıyorduk, ağzımız, dilimiz kuruyordu’
Erzurum Büyükşehir Belediyesi’nde görevli gassal Zeynep Özkan, pandemi nedeniyle Şehir Hastanesi morgunda hizmet vermeye başladı. 5 yıldır gassal olarak çalıştığını ifade eden Özkan pandemide yaşadıklarını şöyle anlattı: