enflasyonemeklilikötvdövizakpartichpmhp
DOLAR
34,5540
EURO
36,3295
ALTIN
2.921,14
BIST
9.659,96
Adana Adıyaman Afyon Ağrı Aksaray Amasya Ankara Antalya Ardahan Artvin Aydın Balıkesir Bartın Batman Bayburt Bilecik Bingöl Bitlis Bolu Burdur Bursa Çanakkale Çankırı Çorum Denizli Diyarbakır Düzce Edirne Elazığ Erzincan Erzurum Eskişehir Gaziantep Giresun Gümüşhane Hakkari Hatay Iğdır Isparta İstanbul İzmir K.Maraş Karabük Karaman Kars Kastamonu Kayseri Kırıkkale Kırklareli Kırşehir Kilis Kocaeli Konya Kütahya Malatya Manisa Mardin Mersin Muğla Muş Nevşehir Niğde Ordu Osmaniye Rize Sakarya Samsun Siirt Sinop Sivas Şanlıurfa Şırnak Tekirdağ Tokat Trabzon Tunceli Uşak Van Yalova Yozgat Zonguldak
İstanbul
Az Bulutlu
11°C
İstanbul
11°C
Az Bulutlu
Salı Az Bulutlu
11°C
Çarşamba Az Bulutlu
13°C
Perşembe Parçalı Bulutlu
14°C
Cuma Çok Bulutlu
15°C

Feyyaz Uçar’ın Seba’ya mektubu…

Feyyaz Uçar, geçtiğimiz yıllarda Süleyman Seba’yı anlatan çok duygusal bir mektup kaleme almıştı. Seba’nın ölüm yıl dönümünde Uçar’ın yazdığı …

Feyyaz Uçar’ın Seba’ya mektubu…
13.08.2022
114
A+
A-

Feyyaz Uçar, geçtiğimiz yıllarda Süleyman Seba’yı anlatan çok duygusal bir mektup kaleme almıştı. Seba’nın ölüm yıl dönümünde Uçar’ın yazdığı mektup yeniden akıllara geldi.

Feyyaz Uçar’ın mektubu şöyleydi: 

“Ayda yılda bir gelirdi. Yeter de artardı bu geliş. Hepimizi karşısına alır, lafını ortaya söylerdi. Unutulmayacak sözler miydi yoksa onun sözleri mi unutulmazdı, anlamazdık. Sık değiştirmediği kahverengi ceketinin üst cebindeki mendili hep biz kirletirdik. Ya akan burnumuzu ya da kaçan gollerin ardında döktüğümüz gözyaşlarımızı silerdi o mendil. Çocuktuk işte… Ama büyük başkan bizi adam yerine koyar o şanlı formayı ısrarla bize giydirirdi. Adalelerimiz gözüksün diye kısa tuttuğumuz şortumuzu ve malzemeci ahmet abimizden “ne eeedecen” deyip verdiği tozlukları giyip, çivili kramponlarımızı da yandan bağladığımızda hakikaten koca adamlar gibi dururduk.
 
Aslında bizi adam yapan o formaydı. “Şeyini şey yaptınız” dediğinde biz neyi kastettiğini bilirdik. Lafını kısa keser, söylediğini de unutmazdı. Belki de hiçbir şeyi unutmadığı için unutulmaz olacak sayın Seba. Ekranı da pek sevmezdi. Ne önünü ne de arkasını. Onu yazmak o kadar zor ki… Niye ki bu çabam? Onu altın harflerle yazan tarihten daha iyi anlatamam ki… Ben, Metin-Ali’nin Feyyaz’ı, Rıza’nın ön direk takipçisi, Şifo’nun pas duvarı, Les Ferdinand’ın çapraz koşucusu, Samet abinin kibarı ben… Seni o aramıza giren herkesten çok seviyorum ve biliyorum ki sen de bu başına buyruk, inatçı evladını seviyorsun… Gitme büyük başkan sakın gitme… Çünkü ben sana gelemedim…”

 

Yorumlar

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.