25 Mayıs 2020’deki George Floyd cinayetinin ardından başlayan ırkçılık karşıtı protestoların 1 Haziran 2020’de Beyaz Saray’ın kapılarına …
25 Mayıs 2020’deki George Floyd cinayetinin ardından başlayan ırkçılık karşıtı protestoların 1 Haziran 2020’de Beyaz Saray’ın kapılarına dayanmasına ne yanıt vermek gerektiği konusunda Donald Trump’la ayrışan Mark Esper, ‘Kutsal Yemin: Sıradışı Dönemin Savunma Bakanı’nın Anıları’ isimli anı kitabında bu konuya yeniden el attı.
Eski savunma bakanının Trump yönetimine dair şoke edici ayrıntılara yer verme iddiasındaki kitapta Trump’ın Beyaz Saray etrafında toplanan protestoculara ‘ateş açılmasını istediğini’ öne sürmesine, 45. Başkan “Tamamen yalan” tepkisini gösterdi.
CBS’in 60 Dakika programının iddiayla ilgili görüşünü aldığı Trump, Esper’in ‘zayıf ve tümden etkisiz bir savunma bakanı olduğunu’ ileri sürerek “Bu yüzden orduyu yönetmek zorunda kaldım. IŞİD, (İran Devrim Muhafızları Kudüs Gücü Komutanı) Kasım Süleymani, (IŞİD lideri) El Bağdadi’nin işini bitirdim, orduyu 2.5 trilyon dolarla yeniden inşa ettim, Uzay Gücü’nü kurdum ve çok daha fazlasını yaptım” diye konuştu.
Eski bakanından söz ederken ‘kazma’ anlamına çekilebilecek bir ifade kullanan Trump, “Görevini kaybetmemek için umutsuzca çırpınırdı. İstediğim her şeyi yapardı, o yüzden ona ‘Evetsper’ adını takmıştım” dedi.
‘Anlattıklarını doğrulayacak en az 10 tanık olduğunu’ savunan Trump, Esper’in ABD çapında protestoların şiddet olaylarına dönüşmesi üzerine başkent Washington DC’ye 10 bin asker konuşlandırmak istediği iddiasını da ‘yanlış’ diye reddetti.
Önceki Cumhuriyetçi Partili Başkan, Kasım 2020 seçimini Demokrat Partili Joe Biden’a kaybetmesinin geniş çaplı seçim hilesinden kaynaklandığı iddiası üzerinden 6 Ocak 2021’de Washington DC’de miting düzenlemesinin ardından destekçilerinin Kongre’yi basması vakasıyla ilgili şu iddiayı ortaya attı:
“Asıl 6 Ocak’a en az 10 bin asker göndermek istedim, çünkü o gün birçok insanın 2020’deki yolsuz başkanlık seçimlerini protesto etmek için Washington’a geleceğini biliyordum. (Kongre baskını nedeniyle hakkında azil süreci açan Temsilciler Başkanı, Demokrat Partili) Nancy Pelosi ve DC Belediye Başkanı beni geri çevirdi.”
Ancak Trump, 1 Haziran 2020’de Beyaz Saray’daki toplantının ardından düzenlediği basın toplantısında, George Floyd protestolarındaki şiddet olaylarını ‘iç terör’ diye niteleyerek şöyle konuşmuştu:
“Her validen sokaklara hakim olmamıza yetecek sayıda Ulusal Muhafız konuşlandırmasını istedim. Biz burada konuşurken, bir yandan da… binlerce ve binlerce ağır silahlı asker, askeri personel ve kolluk kuvvetlerini gönderiyorum.”
Trump’ın polisin görevlerini yerine getirmesi için muvazzaf askeri personel kullanma planını hayata geçirseydi, 1807 Ayaklanma Yasası’nı yürürlüğe koyması gerekecekti. ABD’de şiddeti veya isyanı bastırmak için askeri birliklerin kullanımını düzenleyen bu yasa, Başkan’a koşulların federal birliklerin kullanılmasını gerektirip gerektirmediğine karar verme yetkisi veriyor.
Daha önce ABD basını, Trump’ın 1 Haziran’da Beyaz Saray’daki toplantıda başkente 10 bin asker konuşlandırma niyetini beyan ettiğinde, buna Genelkurmay Başkanı Mark Milley’in karşı çıktığına dair pek çok habere yer vermişti. Esper’den ise ‘muharebe alanına dönen şehirlere hükmetmek gerektiğinden’ söz ettiğinin sızmasına emekli genelkurmay başkanları ve komutanların tepki göstermesi üzerine ‘insanların hedef alınmasını kast etmediği’ açıklaması gelmişti.
1 Haziran’da Trump’ın Esper dahil bazı bakanlarla yürüyerek kiliseye gitme ve burada elinde İncil ile poz verme ‘operasyonu için polisin aşırı güç kullanarak protestocuları dağıttırmasının ardından da emekli genelkurmay başkanları ve komutanlardan tepki gelmişti. Bunun üzerine Esper, “Fotoğraf çekimi yapılacağından haberim yoktu. Apolitik kalmak ve bu tür durumlardan uzak durmak için elimden gelen her şeyi yapıyorum” açıklamasını yapmıştı.
Anı kitabında Trump’ın başkente 10 bin asker konuşlandırmak istemekle kalmayıp “Onlara ateş edemez misin? Sadece bacaklarından falan vur” dediğini öne süren eski savunma bakanı, kitabının tanıtımı için çıktığı 60 Dakika programında, “Bizim yapmamız gerekenin bu olduğunu, asker getirmemizi ve protestocuları vurmamızı öneriyordu” diyerek ekledi:
“Sonunda silahlar ve süngülerle paraşütçüleri Washington DC sokaklarına konuşlandırmak için doğrudan emir vereceğini düşündüm. Bu korkunç olurdu.”
Programda ‘İran ve Venezüella’ya karşı askeri harekat da dahil olmak üzere ülkeyi karanlık bir yöne götürebilecek bir dizi tehlikeli şeyi önlemede rol oynamaktan gurur duyduğunu’ dile getiren Esper, “Çeşitli zamanlarda Beyaz Saray’dakiler Venezüella’ya karşı askeri harekat düzenlemeyi, İran’ı vurmayı, Küba’yı ablukaya almamızı teklif eder. Bu fikirler birkaç haftada bir gelir. Böyle şeyler ortaya atıldığında, vurup ezmek zorunda kalırız” derken, ezme işini Genelkurmay Başkanı General Mark Milley ile birlikte yaptığına atıfta bulundu.