Elazığ’da Fırat Üniversitesi Tıp Fakültesi öğrencisi Enes Kara’nın kaldığı cemaat evinde uğradığı baskılar sonucunda intihar etmesi sonrasında …
Elazığ’da Fırat Üniversitesi Tıp Fakültesi öğrencisi Enes Kara’nın kaldığı cemaat evinde uğradığı baskılar sonucunda intihar etmesi sonrasında olayı haberleştiren Günışığı Gazetesi Yazı İşleri Müdürü Faik Akgün, Nur cemaati üyesi olduğu iddia edilen kişilerce aranarak ölüm tehdidi aldığı gerekçesiyle Elazığ Emniyet Müdürlüğü’ne şikayetçi oldu. Akgün, ayrıca yaptığı haber sonrasında gazetedeki yazı işleri müdürlüğü görevinden alındığını kaydetti.
Tıp Fakültesi öğrencisi Enes Kara’nın intihar etmesi sonrasında olayı haberleştiren Günışığı Gazetesi Yazı İşleri Müdürü Faik Akgün, Nur cemaati üyesi olduğu iddia edilen kişilerce aranarak ölüm tehdidi aldığı belirtti.
“HAKARETLERE MARUZ KALDIM ÖLÜMLE TEHDİT EDİLDİM”
Almış olduğu tehditler sonrasında Elazığ Emniyet Müdürlüğü’ne giderek şikayetçi olan gazeteci Faik Akgün, SÖZCÜ’ye şu açıklamaları yaptı:
*Günışığı gazetesi sorumlu yazı işleri müdürüydüm. 14 yıldır Elazığ’da gazetecilik yapıyorum. Son yaptığım Enes Kara haberinden sonra Nur cemaatine mensup olduğunu söyleyen kişiler tarafından hakaretlere maruz kaldım ve ölümle tehdit edildim.
*Bu sebeple emniyet müdürlüğüne giderek kişiler hakkında şikayetçi oldum. Ayın 11’inde haberi yapmak için olay yerine gittim ve haber için gerekli bilgileri toplayıp haberi yaptım.
*Haberimi internet sitesinde paylaştıktan sonra yoğun bir şekilde tehdit ve hakaret telefonları aldım. Bu tehdit ve hakaretlere direnerek haberimi kaldırmadım. Saat 16:00 sularında gazetenin genel yayın yönetmeni ve sahibi Nafiz Koca, haberi yayından kaldırttı ve gazetede baskısına da izin vermedi.
*Bundan bir gün sonra ise alelacele bir toplantı talep etti. Toplantıda diğer çalışanları da bana karşı organize ederek üzerime mobbing benzeri bir uygulama yapıldı ve beni Yazı İşleri Müdürlüğü’nden aldığını ifade etti.
“KİMSE BİZİ EKMEKLE TERBİYE ETMEYE ÇALIŞMASIN”
‘Biz doğruları söylemeye ve özgürlüğü savunmaya devam edeceğiz’ diyen Akgün, “Bu noktada şunu ifade etmek istiyorum; Eğer bir 20 yaşındaki çocuk hayatının baharında toprağa giriyorsa kimse bizi ekmekle terbiye etmeye kalkmasın. Bunun bedeli ekmek de olsa, su da olsa, bunu yapacağız. Ömrümüzün sonuna kadar da özgürlüğü, insan haklarını savunmaya devam edeceğiz. Olayın duyulmasının ardından birçok noktadan destekler geldi. Hepsine çok teşekkür ederim” ifadelerini kullandı.