Ege Üniversitesi (EÜ) Atatürk Sağlık Hizmetleri Meslek Yüksekokulu öğretim üyesi Doç. Dr. Süreyya Gümüşsoy’un yürütücülüğünü üstlendiği “Kahramanmaraş Merkezli Depremlerde Enkaz Altından Çıkartılan Kişilerin Deneyimleri ve Biyopsikososyal Gereksinimlerinin İncelenmesi” isimli projesi TÜBİTAK tarafından desteklenmeye uygun bulundu.
Egeli akademisyenler depremin biyopsikososyal süreçlerini
araştıracak
Ege Üniversitesi (EÜ) Atatürk Sağlık Hizmetleri
Meslek Yüksekokulu öğretim üyesi Doç. Dr. Süreyya Gümüşsoy’un
yürütücülüğünü üstlendiği “Kahramanmaraş Merkezli Depremlerde Enkaz
Altından Çıkartılan Kişilerin Deneyimleri ve Biyopsikososyal Gereksinimlerinin
İncelenmesi” isimli projesi TÜBİTAK tarafından desteklenmeye uygun
bulundu. Projede, Doç. Dr. Gümüşsoy ve ekibi, depremde enkaz altında kalan
bireylerin, deprem süreci ve sonraki zamanlarda yaşadıkları deneyimleri ile
biyopsikososyal gereksinimlerini değerlendirecek.
Ege Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Necdet Budak, Doç. Dr. Süreyya
Gümüşsoy ve ekibini makamında ağırlayarak tebrik etti. Prof. Dr. Budak,
“Ülkemiz, merkez üssü Kahramanmaraş olan ve pek çok ili etkileyen tarihinin
en büyük felaketlerinden birini yaşadı. Acısını halen yüreklerimizde
hissettiğimiz bu büyük felaketin doğurduğu sonuçlar için çalışmalarımızı ve
desteklerimizi hep sürdürdük. Bu konuda üniversitemiz öğretim üyesi Doç. Dr.
Süreyya Gümüşsoy ve ekibi, gerçekleştirdikleri proje ile depremde enkaz altında
kalan bireylerin, deprem süreci ve sonraki zamanlarda yaşadıkları deneyimleri
analiz edecek. Hocalarımızı böylesi hassas bir konuya gösterdikleri önem için
tebrik ediyor, çalışmalarında başarılar diliyorum” dedi.
“Uluslararası literatürde oldukça sınırlı sayıda çalışma var”
Depremlerin ülkemizi en çok etkileyen doğal afetlerin başında geldiğini
ifade eden Doç. Dr. Gümüşsoy, “Ülkemizde 6 Şubat 2023 tarihinde Türkiye’nin
Güneydoğu kesiminde iki yıkıcı deprem meydana gelmiştir. Depremler, Doğu
Anadolu Fay Zonu boyunca, Maraş Sismik Boşluğu olarak bilinen belirgin bir
sismik boşluk içinde veya yakınında meydana gelmiştir. İlk büyük ve yıkıcı
depremin büyüklüğü Moment magnitüd ölçeği 7,7 iken diğerinin büyüklüğü 7,5
olarak hesaplanmıştır. Bu yıkıcı depremler arasında 6,7’lik büyük bir artçı
deprem ile birkaç artçı deprem meydana gelmiştir. Yaşanan bu deprem
büyüklük ve etkilediği alan açısından bakıldığında yakın tarihte eşi benzeri
olmayan afetlerden biri olarak değerlendirilmiştir. Yaşanan depremler
sonucunda 48 binden fazla insan hayatını kaybetmiş, yarım milyondan fazla
bina hasar görmüş, iletişim ve enerji altyapısı zarar görmüş ve önemli maddi
kayıplar oluşmuştur” dedi.
Afetlerin toplumdaki her birey üzerine farklı etkileri olduğunu söyleyen
Doç. Dr. Gümüşsoy, “Depremler toplum üzerinde büyük kayıplara neden
olmakla birlikte toplumdaki her birey, deprem sırasında ve sonrasında ayrı ayrı
etkilenmektedir. Her birey deprem meydana geldiği zamandan kurtarma
aşamasına kadar farklı zor durumlar yaşamaktadır. Afetlerin toplumdaki bireyler
üzerine farklı etkileri vardır. Bu etkiler sağlık, sosyal, ekonomik ve ruhsal
travmalar olarak ifade edilebilir. Hem ulusal hem de uluslararası literatür
kayıtları incelendiğinde bu alanda yapılmış sınırlı sayıda çalışmanın olduğu
ancak depremlerden sonra birçok kişinin enkaz altında kalıp ciddi boyutlarda
hem psikososyal sorunlar hem de bedensel sağlık sorunları yaşadıkları
bilinmektedir. Enkaz altında kaldıkları süre boyunca yaşadıkları, düşündükleri,
hissettikleri ve kurtarıldıktan sonraki süreçte de aynı şekilde yaşadıkları,
düşündükleri ve hissettikleri, çok ağır psikolojik travmaları ve hastalık boyutuna
varabilecek sağlık sorunlarını da beraberinde getirme olasılığı oldukça fazladır.
Bu nedenle bu hassas grubun tıbbi tedavisi yanında biyopsikososyal destek
tedavisi ve ruhsal sağlık durumlarının tespiti de oldukça önemlidir” dedi.
Doç. Dr. Gümüşsoy proje ile birlikte yapacakları araştırmada merkez üssü
Pazarcık ve Elbistan olan depremde enkaz altında kalan bireylerin, deprem
süreci ve sonraki zamanlarda yaşadıkları deneyimleri ile biyopsikososyal
gereksinimlerinin değerlendirileceğini ifade etti.
Yürütücülüğünü Doç. Dr. Süreyya Gümüşsoy’un üstlendiği projede
Atatürk Sağlık Hizmetleri Meslek Yüksekokulu öğretim üyesi Doç. Dr. Ali
Ekşi, Öğr. Gör. Dr. Bektaş Sarı, EÜ Madde Bağımlılığı, Toksikoloji ve İlaç
Bilimleri Enstitüsü Öğr. Gör İnci Derya Yücel araştırmacı olarak; Afet Tıbbı
Doktora Öğrencisi Paramedik Yazgül Polat ise bursiyer olarak yer alıyor.
Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı