Bilim dünyasında oldukça önemli bir gelişme yaşandı. Araştırmacılar, uzun bir süredir epilepsi gibi nörolojik hastalıkları nasıl etkili bir …
Bilim dünyasında oldukça önemli bir gelişme yaşandı. Araştırmacılar, uzun bir süredir epilepsi gibi nörolojik hastalıkları nasıl etkili bir şekilde tedavi edecekleri konusunda çalışmalar yapıyordu. ABD’nin Kaliforniya eyaletinde epilepsi hastası olan bir deniz aslanında gerçekleştirilen bir deneyse bu alanda büyük bir adıma imza attı.
Cronutt adlı deniz aslanı, epilepsi nöbetlerinin artmasıyla birlikte yemek yiyemez hale gelmişti. Ancak domuz beyin hücrelerinin nakledilmesiyle gerçekleşen deneysel bir ameliyatın ardından Cronutt’un son bir yıldır hiç nöbet geçirmediği paylaşıldı. Bilim insanları, şimdi de bu işlemin başka hangi canlılarda uygulanabileceğini araştırmaya koyuldu.
İnsanlar üzerinde de test edilmesi planlanıyor
Kaliforniya sahillerinde deniz aslanlarının sinir sistemini etkilediği tespit edilen bakteri çeşitlerinden dolayı epilepsi nöbetleri geçirmeye başlayan Cronutt’un 2020 yılında durumu o kadar ciddi bir hal almış ki ‘ötenazi’ tek seçenek gibi gözüküyordu.
Bilim insanları daha önceden beynin hipokampus bölgesinde bulunan ve epilepsi nöbetlerini önleyici özellikte olan domuz beyin hücrelerinin bir kısmını farelere naklederek tedavi uygulamayı denemişlerdi. Ardından da farelerin tamamında epilepsi hastalığının tamamen tedavi edildiği gözlemlenmişti. Araştırmacılar, bu yöntemin Cronutt için de işe yarayıp yaramayacağını görmek için ameliyat hazırlıklarını başlattı.
Tıpkı farelerde olduğu gibi Cronutt’un da beyninin hipokampus bölgesine 200 bin kadar domuz beyin hücresi nakledildi. Deniz aslanının durumu son derece ciddi olmasına karşın son bir yıldır hiç epilepsi nöbeti geçirmediği belirtiliyor. Araştırmacılar, bu yöntemle birlikte artık Cronutt’un daha uzun ve sağlıklı bir hayat yaşayacağını ifade ediyor.
Bilim insanları, bu tedavinin insanlarda uygulanmadan önce hala oldukça kapsamlı araştırmaların yapılması gerektiğini ve hiçbir zarar getirmeyeceğinden emin olunması gerektiğini belirtiyor. Bu soru işaretlerinin cevapları netleştikten sonra, tedavi yönteminin insanlar için de geliştirilebilmesi hedefleniyor.