Muğla’nın Bodrum ilçesine bağlı Dereköy’deki tarihi ve doğa güzellikleri ile ünlü Kavakderesi’nde yüzlerce kamyonun çöp, moloz ve hafriyat …
Muğla’nın Bodrum ilçesine bağlı Dereköy’deki tarihi ve doğa güzellikleri ile ünlü Kavakderesi’nde yüzlerce kamyonun çöp, moloz ve hafriyat dökmesi Bodrumluların sert tepkisine neden oldu.
Muğla’nın Bodrum ilçesine bağlı Dereköy’deki 1. Derece Arkeolojik ve Doğal Sit Alanları’nın bulunduğu, Osmanlı ve Myndos Dönemi’nden kalma tarihi eserlerle doğal güzelliklerin bulunduğu Kavakderesi’nde yüzlerce koyman çöp, moloz ve hafriyat dökülmesi üzerine köylüler ve çevreciler bugün öğle saatlerinde geniş çaplı eylem ve basın açıklaması düzenledi.
Bodrum Kent Konseyi, Türk Mühendis ve Mimarlar Odaları Birliği (TMMOB), Gümüşlük Forumu, Bodrum Yarımadası Kültür ve Çevresini Koruma Derneği, Bodrum Savunması, 2017 Bodrum Yurttaş İnisiyatifi, çevreciler ve köylülerin katıldığı eylemde Yaşam Alanlarımız Müştereklerimizdir ve Başka Bir Dünya Yok pankartlarının açıldığı eylemde çocuklarda ellerinde Dereme Dokunma dövizleri taşıdı.
KAVAKDERESİ’NE 25 YILDA ÜÇ BÜYÜK SALDIRI YAPILDI
Bodrum Gönüllüler derneği Başkanı Cüneyt Karaloğlu yaptığı açıklamada “Tam 25 yıldır Kavakderesi’ni savunuyoruz. Buraya bir ara baraj yapmaya çalıştılar, ardından çöplük alanı olarak düşünüldü, her seferinde yoğun mücadele verdi. Tarihi ve doğal güzellikleri ile yarımadanın tek bakir kalan alanı. Şimdide hızla moloz ve hafriyat döküm alanına yasal olmayan bir şekilde doldurmaya başladılar. Şimdi durduramazsak ileride asla durduramayız” dedi.
78 YAŞINA GELDİM DOĞAYA BÖYLE SALDIRGANLIK GÖRMEDİM
Kavakderesi’nde yaşayan 78 yaşındaki üç çocuk babası Osman Savran 2burada doğdum burada büyüdüm, burada ölürüm. Derelerin içine moloz dökmeye suyun yolunu kapatmaya başladılar. Bu cennete nasıl kıyarlar. Defalarca önlemeye çalıştım durdurmaya çalıştım engel olamadım, inşallah bugün sesimizi duyarlar. 78 yaşına geldim doğaya böyle saldırganlık görmedim” dedi.
DOĞAL VE KORUNMASI GEREKEN ALANI MOLOZLARLA DOLDURUYORLAR
Çevreciler adına açıklama yapan Umay Karabaş ise “Bodrum’un tüm bozulmamış doğal ve tarihi alanları gibi, yok etmeye adeta ant içmiş, gözü maddi kazançtan başka her şeye kapalı inşaat furyasının baskısı ve tehdidi altında. Aylardır bu mevkide kaçak inşaat, moloz/hafriyat dökümü, mıcır depolama, bitki örtüsünü kaldırıp zemini tıraşlama gibi plansız, usulsüz, izinsiz işler yapılıyor.
Gerek buranın halkı gerekse bizler defalarca yazılı ve sözlü şikâyette bulunduk, birebir görüşmeler yaptık. Yerel yönetimin ilgili birimleri daha yeni biraz harekete geçti. Buna şükür mü demeliyiz? Şu an bulunduğumuz alan 1/100 000 ve 1/25 000’lik üst ölçekli planlarda doğal ve ekolojik yapısı korunacak alan, makilik, fundalık, çalılık alan, orman alanı ve tarım alanı olarak geçiyor. Dolayısıyla her ne yapılıyorsa şehrin planlarına aykırı olarak yapılıyor. Burasının acilen bu planlara da dayanarak koruma altına alınması gerekmekte” ifadelerini kullandı.
28 TÜR KELEBEK VE 150 FARKLI BİTKİ VAR
Karabaş açıklamasının devamında 4’ü endemik 1’i nesli tükenmekte olan toplam 28 farklı tür kelebek gözlemlendiğini belirterek “Buradaki, maki türlerinden püren, hayıt gibi bitkiler arıların en sevdiklerinden. Tozlaşmayı sağlayan bu canlıları kaybedersek tüm ekolojik dengelerin geri dönüşsüz alt üst olacağını söylemeye gerek var mı? Yine burada gözlem kaydı olan Tavşancıl adlı kartal türünün ülkemiz için çok nadir bir yırtıcı olduğunu, bugüne kadar tüm ülkede sadece 10 üreyen çift tespit edildiğini biliyor muydunuz?
Tavşancıl’la beraber 38 farklı kuş türünün burada gözlem kaydı var. Oldukça küçük denebilecek bu alanda bu çeşitlilikte kuşun yaşam alanı bulabilmiş olması da bitki örtüsüne bağlı. Bu bitki örtüsünün yaşamı da buradaki suya bağlı. Bu havzada, Bodrum’un belki de başka hiçbir yerinde artık kalmamış çeşitlilikte bitki türü mevcut. Tamamen amatör gözlem ve kayıt ile 150 civarında farklı bitki türü tespit edilmiş durumda. Orkideler, boz pırnal gibi nesli hayli azalan türler de var” dedi.
TARİHİ VE KÜLTÜREL GÜZELLİKLERLE DOLU
Karabaş açıklamasının sonunda ise bölgede Roma ve Leleg dönemlerinden tescil edilmiş arkeolojik kalıntılar var. Yanısıra Osmanlı döneminden de su kenarı yapılarının izleri biliniyor. Leleg’den Osmanlı’ya, 3500 yıl öncesinden günümüze kadar, burası çok zengin kültürel ve tarihi mirası da taşıyor.
Böylesi bir zenginliği betona, beton artıklarına teslim mi edelim? Bodrum’da bir tane daha Kavakderesi yok; olması, yapılması da mümkün değil. Jeolojik yapısının da kaya ve toprak türü açısından hayli önemli olduğunu düşünürsek, 10 milyon yıllık bir zamandan bahsediyoruz.
Başka bir Bodrum olmadığı gibi Bodrum’da başka bir Kavakderesi de mümkün değil ve burayı kaybedersek hepimizin, tüm yarımadanın yaşamı, varlığı açısından nasıl sonuçları olabileceğini kestirmek çok güç” dedi.
EYLEMİN SONUNDA TARTIŞMA ÇIKTI
Devlet Opera ve Balesi sanatçılarından Ahu Eğriboz ise çevrecilere sert tepki gösterdi. Beş yıldır Bodrum’da yaşadığını belirten Eğriboz “Aylardır moloz ve hafriyat döküyorlar biz yeni bakın açıklaması yapıyoruz. Böyle basın açıklaması ile olmaz. Buraya gelen kamyonların önüne yatmak lazım, kamyonların buraya girişlerini önlemek gerek. Basın açıklaması ve konuşmalar yetersiz kalır, eylemleri sertleştirmek gerekir” diyerek tepki gösterdi.
Bölgede yaklaşık bir saat kalan çevreciler daha sonra dağıldı.