Merkez üssü Kocaeli’nin Gölcük ilçesi olan ve Türkiye’nin gördüğü en büyük depremlerden biri olarak tanımlanan 17 Ağustos 1999 Marmara Depremi …
Merkez üssü Kocaeli’nin Gölcük ilçesi olan ve Türkiye’nin gördüğü en büyük depremlerden biri olarak tanımlanan 17 Ağustos 1999 Marmara Depremi’nin üzerinden tam 23 yıl geçti.
17 BİNDEN FAZLA İNSAN YAŞAMINI YİTİRDİ
Saat 03.02’de 7,4 büyüklüğünde meydana gelen ve 45 saniye süren Marmara Depremi; Kocaeli, Yalova, Sakarya, İstanbul ve Düzce’de yıkıma neden oldu. TBMM Deprem Riskinin Araştırılarak Deprem Yönetiminde Alınması Gereken Önlemlerin Belirlenmesi· Amacıyla Kurulan Meclis Araştırması Komisyonunun Temmuz 2010 tarihli raporuna göre, depremde 17 bin 480 kişi hayatını kaybetti, 43 bin 953 kişi yaralandı. Yaklaşık 200 bin kişinin evsiz kaldığı, 66 bin 441 konut ve 10 bin 901 iş yerinin yıkıldığı depremden 16 milyona yakın kişi değişik düzeylerde etkilendi, 285 bin 211 konut ve 42 bin 902 iş yerinde hasar tespit edildi.
GECE BOYUNCA ANMA TÖRENİ YAPILDI
Depremin üzerinden 23 yıl geçti, ancak hafızalara kazınan felaketin tüm acısı ilk günkü gibi taze. Depremde hayatını kaybedenleri anmak isteyenler ise İstanbul, Ankara, Yalova, Kocaeli gibi birçok kentin farklı noktalarında bir araya geldi. Saat tam 03.02’de ise bütün kalpler bir oldu.
“45 SANİYE GÖLCÜKLÜLER İÇİN UNUTULMAYACAK BİR ZAMAN PARÇASI”
Gölcük Kavaklı sahilinde de saat 03.02’yi gösterdiğinde anıt önünde depremde yaşamlarını yitirenler anısına saygı duruşunda bulunuldu, ardından Kur’an-ı Kerim okundu. Burada açıklama yapan Gölcük Belediye Başkanı Ali Yıldırım Sezer, 45 saniyenin Gölcüklüler için unutulmayacak bir süre olduğunu belirterek, “17 Ağustos Marmara depreminin üzerinden 23 yıl geçti. 45 saniye insan hayatında çok kısa bir süre ancak biz Gölcüklüler için unutulmayacak, yakınlarımızı sevdiklerimizi yitirdiğimiz bir zaman parçası. Aradan geçen 23 yılın ardından 03.02’de Gölcük’te acılar hala taptaze ve dipdiri. Aslında maddi anlamda kaybedilen ne varsa her şey geri geldi. Sevdiklerimizi yitirdiklerimize yeniden kavuşmak gibi bir durum yok. Biz şunu anladık. Afetlere tedbir anlamında hazır olmalıyız. Yerel yönetim ve merkezi idare olarak özellikle AFAD teşkilatının depreme hazırlık yönünden çok önemli bir fonksiyonu olduğunu memleketimizde kısa süre önce yaşanan su baskını, deprem ve yangın gibi afetlerde gördük. Bundan sonra yapmamız gereken bu tedbirlerin sıkılaştırılması ve vatandaşlarımızın da kurallara uyup alınması gereken tedbirleri alarak hareket etmeleri gerekir. Depremde hayatlarını kaybetmiş şehitlerimize Allah’tan rahmet diliyorum geride kalan yakınlarına ve sevenlerine de Allah’tan sabır diliyorum. Halen aramızda o günlerin izlerini taşıyanlara sağlık ve esenlik diliyorum. Allah bizi doğal afetlerden korusun diyorum.” ifadelerini kullandı.
AVCILAR’DA ANITA KARANFİL BIRAKTILAR
Konuşmaların ardından etkinliğe katılanlar Deprem Anıtı’na karanfil bıraktı.