Arjantin 1536 yılında İspanyollar tarafından keşfedilen bir ülkedir. İspanyollar bu toprakların gümüş bakımından zengin olacağına düşündüğünden …
Arjantin 1536 yılında İspanyollar tarafından keşfedilen bir ülkedir.
İspanyollar bu toprakların gümüş bakımından zengin olacağına düşündüğünden adını Latincede gümüş anlamına gelen “argentum” adını vermişlerdir. Fakat tuhaf bir şekilde Arjantin, gümüş hariç hemen hemen her mineral bakımından zengindir. Ancak bu halkının zengin olduğu anlamına gelmez.
Ülkedeki ekonomi günden güne katlanarak düşüşe geçtiğinden, iş verenler kemer sıkma politikası izlediğinden, yüksek enflasyon dolayı ülkedeki işsizlik ve yoksulluk giderek artmakta ve bu durum mağazalara, fabrikalara kapanmaktan başka yol bırakmamaktadır. İşsiz kalanların iş bulma şansı ise yok denecek kadar azalmış durumdadır.
Geçinemeyen halk için bir girişimci tarafından 2018 yılında takas pazarları kurulmuştur.
İnsanlar gıda ve tuvalet kâğıdı gibi ihtiyaç duydukları ürünleri bu pazarlarda, para kullanmadan kendi eşyalarıyla takas etmektedirler.
İnsanların günlük hayatlarının bir parçası olan, her gün öğle yemeğinden sonra yapılan ve aslında bir İspanyol kültürü olan siesta saatleridir. Birçok okul ve işletme genellikle öğlen birden saat dörde kadar kapalı olur.
Hatta ülkede sadece siesta saatlerinde oda kiralanan birkaç otel bile bulunmaktadır.
Arjantin’de her ayın 29’unda uygulanan meşhur bir gelenek var.
Her ayın 29’unda Gnocchi adı verilen yemeği yapıp yemek, paranın kısıtlı olduğu ayın son günleri için ideal olan ucuz bir yemek olarak görülüyor.
Patates, un ve tuzdan yapılan Gnocchi, gelecek ayın daha bereketli geçmesi için uygulanan bir gelenek sadece.