enflasyonemeklilikötvdövizakpartichpmhp
DOLAR
34,5424
EURO
36,0063
ALTIN
3.006,41
BIST
9.549,89
Adana Adıyaman Afyon Ağrı Aksaray Amasya Ankara Antalya Ardahan Artvin Aydın Balıkesir Bartın Batman Bayburt Bilecik Bingöl Bitlis Bolu Burdur Bursa Çanakkale Çankırı Çorum Denizli Diyarbakır Düzce Edirne Elazığ Erzincan Erzurum Eskişehir Gaziantep Giresun Gümüşhane Hakkari Hatay Iğdır Isparta İstanbul İzmir K.Maraş Karabük Karaman Kars Kastamonu Kayseri Kırıkkale Kırklareli Kırşehir Kilis Kocaeli Konya Kütahya Malatya Manisa Mardin Mersin Muğla Muş Nevşehir Niğde Ordu Osmaniye Rize Sakarya Samsun Siirt Sinop Sivas Şanlıurfa Şırnak Tekirdağ Tokat Trabzon Tunceli Uşak Van Yalova Yozgat Zonguldak
İstanbul
Çok Bulutlu
10°C
İstanbul
10°C
Çok Bulutlu
Pazartesi Parçalı Bulutlu
11°C
Salı Parçalı Bulutlu
11°C
Çarşamba Az Bulutlu
13°C
Perşembe Az Bulutlu
15°C

Bipolar Bozuklukta Mani Döneme Dikkat!

Yapılan çalışmalar bipolar bozukluk hastalığının dikkat eksikliği, hiperaktive, anksiyete, algılanan stres ve dürtüsel davranış bozuklukları, alkol ve madde bağımlılığı ile ilişkili olduğunu göstermektir.

Bipolar Bozuklukta Mani Döneme Dikkat!
11.07.2024
3
A+
A-

Bipolar bozukluk, ataklar dışında kişinin normal hayatını sürdürebildiği bir hastalıktır. Tedavi süresinde amaç atakların önceden oluşmasını engellemektir. Hastalık her yaşta görülebilir ancak 10’lu yaşların sonu, 20’li yaşların başlarında genellikle başlamaktadır. Kadın ve erkekte eşit oranda görülmektedir. Geçirilen yoğun ve stresli dönemler, cinsel ve duygusal bir istismar, bir ilişkinin bitişi, yakın birisinin kaybı ya da beyin travmaları tetikleyici faktörler arasında yer alır. Uykusuzluk, çocukluk çağındaki dikkat eksikliği ve hiperaktivite, beyinde kimyasal dengesizliklerin olması durumlarında risk daha yüksektir. Kişilerde en çok bipolar bozukluk mani dönemde belirti vermekte ve kişide geri dönüşü olmayan sonuçlara sebep olabilmektedir. Memorial Diyarbakır Hastanesi Klinik Psikolog Tülinay Seçkin, bipolar bozukluk ve mani dönem hakkında bilgi verdi. 

 

Uzman yardımı çok önemli 

Bipolar, diğer adıyla iki uçlu duygu durum bozukluğu kişinin duygu durumu başta olmak üzere; sosyal ve kişisel hayatındaki aktivitelerinde bozulmalara neden olan bir psikolojik hastalıktır. DSM-5’ e göre bipolar bozukluğun 3 tipi bulunmaktadır. Bipolar-1 bozukluk, bipolar-2 bozukluk ve siklotimi bozukluk olarak 3 gruba ayırılabilmektedir. Bipolar-1 bozukluk genellikle hasta manik bir dönem geçirirse tanı olarak konur. Bu tanı, hastanın hayatı boyunca manik, hipomanik, depresif ya da karma dönemler geçirebileceğini, bu dönemlerin süresinin belirsiz aralarla tekrarlayacağını gösterebilmektedir. Bipolar-2 bozuklukta yalnızca manik depresif ve hipomanik dönemler geçirilmektedir. Mani ve karma nöbetler bulunmamaktadır. Siklotimide ise hasta, hipomanik ve majör depresif boyuta ulaşmayan daha hafif depresif belirtiler gösterir ancak bunlar sürekli yineler, hastanın normal kaldığı dönemler ya yoktur ya da iki aylık süreyi geçmemektedir. Mani döneminde, taşkın ya da asabi duygu durumu, enerji ve etkinliklerinde artma, hızlı ve basınçlı konuşma, hızlı uçuşan düşünceler, uyku azlığı, öz güvende artış, dikkat dağınıklığı, alkol ve madde kullanımında artış, dikkatsiz cinsel hayatı, kontrolsüz para harcama gibi belirtiler gösterilmektedir. Depresif ve çökkünlük döneminde ise yukarıdaki belirtilerin tam tersini gösterilebilmektedir. Depresif dönemde hastada mutsuzluk, karamsarlık, öz güvende azalma, değersiz hissetme, abartılı suçluluk veya pişmanlık duyguları, yaptığı işlerden zevk alamama, uykusuzluk gibi değişiklikler, ölüm ve intihar düşünceleri görülebilmektedir. Karma dönem ise manik ve depresif belirtilerin karışık bulunduğu dönemdir. Örneğin hasta çok konuşup düşünce uçuşması yaşarken, bunun yanında suçluluk ve öz kıyım düşünceleri de bulunabilmektedir. 

 

Mani dönemde oluşan belirtiler 

Mani döneminde yoğun ve taşkın bir duygu ya da asabiyetin diğer belirtilere eşlik ettiği görülür. Uçuşan düşünceler, yüksek sesle sürekli akışkan açıklamalar, zaman zaman sözcük oyunları, şakalar, kafiyeli konuşmalarla birlikte kendine aşırı bir güven, aşırı konuşkan olma, konudan konuya hızlı geçme, aşırı harcamalar ve dikkatsiz araba kullanımı, tedbirsiz cinsel ilişkilere girme, aşırı enerjik olma ve hızlı bir şekilde öfkelenme gibi belirtiler görülür. Aile öyküsünde bipolar bozukluk olması, özellikle ebeveynlerin 21 yaş öncesi bipolar bozukluk tanısı alması, genetik faktörler, uyarıcı maddelerin kullanılması, yoğun stres bipolar bozukluğu tetiklemektedir. Duygu durum dengeleyici ilaçlar bu açıdan önemlidir. Atak dönemlerinde eğer depresif dönemdeyse hasta genellikle anti depresanlarla duygu durum düzenleyici ilaçlarla tedavi sağlayabilir, manik dönemde psikotik belirtiler varsa antipsikotik ilaçlardan yararlanılmaktadır. Buna ek olarak hasta bilişsel davranışçı terapinin psikoeğitiminden faydalanabilmektedir. Psikoeğitim içeriği, hastanın sorun çözme, işlevsellik kazanma ve duygu durumu ölçümü üzerine etkili olmaktadır. İntihar oranlarının riski de bu dönemde yüksektir. Ataklar en az 1 yıl süren iş kaybına ve işlevsel bozulmalara yol açabilir. Bipolar bozuklukta kişinin ailesinin ve yakınlarının desteği çok önemlidir. 

 

Bipolar bozukluğu önlemek için bu noktalar önemli

Stresli ortamlardan uzak durulmalı, düzenli ve yeterli uyku uyunmalı, düzenli olarak egzersizler yapılmalı, öfke kontrolüne dair egzersizler öğrenilmeli, sağlıklı ve dengeli bir beslenme düzeni oluşturulmalı, alkolden uzak durulmalıdır. Ataklar, olağandışı neşe, coşku, çabuk tepki verme, dışa vurulan duygularda abartılı artış, unutkanlık, enerji azlığı, cinsel istekte ve alkol kullanımında artış gibi belirtiler mani dönemine ait atak belirtileri iken, unutkanlık, enerji azlığı, zevk alamama, umutsuz ve karamsar olma, ölüm ya da intihar düşünceleri ise depresif döneme ait atak belirtileridir. Yeterli ve düzenli uyumak, ani uyku değişikliklerinden kaçınmak, doktordan habersiz ilacı kesmemek, dengeli ve sağlıklı beslenmek, stresli ortamlardan kaçınmak ve düzenli egzersiz yapmak, doktor kontrollerini aksatmamak, alkolden uzak durmak atağa iyi gelebilecek önlemler arasındadır. Hastalık genel olarak tekrarlayıcı bir hastalıktır. Koruyucu ilaçların uzun süre kullanılması ve hastalık hakkında hastanın bilgi sahibi olması gerekmektedir. Tekrarlayan ataklarında hastanın doktora başvurması, hastalığın gidişatını olumlu yönde etkilemektedir.       

 

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

ETİKETLER: , , , ,
Yorumlar

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.