Bursada Bugün’e özel açıklama yapan Özel Anaokulları Derneği (ÖZADER) Genel Başkanı Murat Kuş; derneğin kuruluş amacını, hedeflerini ve yapmış …
Bursada Bugün’e özel açıklama yapan Özel Anaokulları Derneği (ÖZADER) Genel Başkanı Murat Kuş; derneğin kuruluş amacını, hedeflerini ve yapmış oldukları çalışmaları anlattı. Başkan Kuş, Türkiye’nin okul öncesi okullaşmada yüzde 36’lık oranla 41 Avrupa ülkesi arasında son sırada olmasını yorumladı ve konuyla ilgili yeni projelerin yolda olduğunu söyledi.
CANSU ÖZDEMİR / BURSADA BUGÜN/ BURSA İGFA- Özel Anaokulları Derneği (ÖZADER) Genel Başkanı Murat Kuş, derneğin kuruluş amacını, hedeflerini ve yapmış oldukları çalışmalardan bahsetti. Başkan Kuş, Türkiye’nin okul öncesi okullaşmada yüzde 36’lık oranla 41 Avrupa ülkesi arasında son sırada olmasını yorumladı ve konuyla ilgili yeni projelerin yolda olduğunu söyledi.
Genel merkezi İstanbul’da bulunan Bursa’da temsilciliği olan ÖZADER’in Genel Başkanı Murat Kuş, derneğin kuruluş amacını, hedeflerini ve yapmış oldukları projeleri aktardı. Anaokullarının bir araya gelmesi, çocuklara, öğretmenlere ve velilere yönelik daha kaliteli bir eğitim için derneğin çeşitli çalışmaları olduğunu belirten Başkan Murat Kuş, ÖZADER hakkında şu sözleri söyledi; “Türkiye genelinde yaklaşıl bine yakın kurum var. Buradaki amacımız hem özel anaokullarının bir araya gelip beraber etkileşim sağlaması hem de eğitim kalitesinin artırılması ile ilgili çalışmalar sağlıyoruz.
Amacımız burada okulların kalite seviyesine erişmesi burada da yapacağımız hizmetlerin belli bir noktaya gelmesi ile ilgili. Amaçta her zaman çocuk odak noktasında olacak, onun dışındaki çalışmalar artık kendi kalitemizi artırmak ile ilgili olacaktır. ÖZADER, okulların ihtiyaçlarının karşılanması, öğretmen eğitimlerinin seviyesinin artırılması, öğretmenlerin sertifikalandırılması ve sınıflardaki hâkimiyetin daha iyi olmasını sağlamaya yönelik çalışmalar yapar.”
“AVRUPA’DA SON SIRADAYIZ”
Türkiye’nin 41 Avrupa ülkesi arasında, okul öncesi okullaşmada son sırada olduğuna değinen Başkan, birçok yeni özel okul açılacağı mesajını verdi. Açılan okulların nitelikli ve kalitesi olması gerektiğini söyleyen Kuş, okulların tek çatı altında toplanması, denetim altına alınması, ziyaret edilmesi, denetlenmesi ve uygunsuz görülen bir durum var ise buraların bir an önce kapatılması gerektiğini söyledi.
Başkan Kuş, ‘merdiven altı’ diye tabir ettikleri kaçak okulların, Türkiye’nin okul öncesi okullaşma oranında Avrupa ülkeleri arasında son sıralamada olmasında büyük etkisi olduğunu belirterek şu ifadelere yer verdi; “OECD Ülkeleri arasında okul öncesi okullaşmada 41 ülke arasında çocukların eğitime katılmasıyla ilgili son sıradayız. Bu bizim için aslında çok büyük bir sorun. Milli Eğitim Bakanlığı bu konuyla ilgili bir çalışma yapıldı. Sadece Türkiye genelinde 10 bine yakın anaokulu, 40 bine yakın anasınıfı açılmasıyla ilgili çalışmalar yapıldı. İstanbul’da da 3 bine yakın anaokulu planı var. İstanbul’da 1547 tane anaokulu var, bu demektir ki şu andaki mevcut özel anaokullarının iki katı kadar anaokulu açılması sevindirici bir haber. Bu durum bizi sevindiriyor. Çünkü okullaşma oranı yüzde 36 ile 41’nci sıradayız. Bu projeler gerçekleşmesi bizi belki de Avrupa ülkeleri arasında 20’nci sıralara taşıyacak. Bu oran tabii ki yeterli değil, ama olması gerekiyor. Okul açtım demekle de olmuyor. Önemli olan açılan okulların kalite seviyesinin yüksek olması.
Bizim merdiven altı diye tabir ettiğimiz kaçak okullar var. Bizim OECD ülkelerinin arasında aşağı düşmemizin sebeplerinden bir tanesi. Burada kaçak okul sayısının çok fazla olduğunu görüyoruz. Birçok ne olduğu belli olmayan yerlere bağlı olduğunu söyleyen kurumlar var. Ama bu ne Milli Eğitim Bakanlığı’na bağlı ne de Sosyal Hizmetler’e bağlı. Bunların bir an önce tek çatı altında toplanması, denetim altına alınması, ziyaret edilmesi, denetlenmesi ve uygunsuz görülen bir durum var ise buraların bir an önce kapatılması gerekiyor. Devletimiz bu konuyla ilgili yeni bir mekanizma çıkardı. Her ilde mutlaka bir Teftiş Kurulu Başkanlığı açıldı. Okulların üç yılda bir en azından mutlaka teftiş edilmesine yönelik çalışmalar var. Biz aslında bir okulun her sene mutlaka denetimden geçirilmesini istiyoruz. Bu sadece fiziki olarak değil, okul kurucuları ile ilgili olabilir, Okul kurucuları ile ilgili olabilir, hizmet kalitesi ile olarak olabilir. Maliyet olabilir. Tek taraflı düşünmüyoruz. Sadece anaokullarına yönelik çalışmalar değil, tam tersine veli tarafı, çocuk tarafı, okul tarafından bakıyoruz. Tüm bunların bütünleşmiş olduğu bir çalışma ÖZADER altında toplanmış oluyor.”
