Yaklaşık iki yıl önce ABD’ye giden ve burada orduya katılan 25 yaşındaki Berke Torun, orduda aldığı eğitimleri, yaşadığı deneyimleri ve askerliğin getirdiği fırsatları anlattı. Güney Carolina’daki 2,5 aylık temel eğitimin ardından Virginia’da bulunan Fort Gregg-Adams askeri üssünde mesleki eğitimini alan Torun, “Orduda en sevdiğim şey ise her milletten insanın bulunmasıydı, o yüzden hiç yabancılık çekmedim” dedi.
Özlem Özgüt YÖREKLİ – abdpost.com / ABD (İGFA) – Dünyanın en güçlü ve saygın askeri güçlerinden biri olan Amerika Birleşik Devletleri’nin ordusuna katılmak birçok kişi gibi Berke Torun için de kariyer planlaması oldu. Yaklaşık iki yıl önce başvurduğu Green Card’ın çıkmasıyla Amerika’ya gelen ve burada çeşitli araştırmalar sonucu orduya katılmaya karar veren Torun, buraya neden katıldığını, eğitim sürecini, yaşadığı deneyimleri ve askerliğin kendisine sağladığı avantajları New York Temcilcisi Özlem Özgüt Yörekli’ye anlattı.
İstanbul’da yaşayan ve Yeşil Kart çıkmasının ardından Massachusetts eyaletinin Boston şehrine yerleşen Torun, katıldığı Amerikan ordusunda “Uzman Onbaşı” olarak görev yaptığını söyledi. Torun, geçtiğimiz haziran ayında Güney Karolina’da başlayan ve 2,5 ay süren sıkı bir temel eğitimi başarılı bir şekilde tamamlayarak mezun olarak şu anda Virginia’da bulunan Fort Gregg-Adams adlı askeri üste mesleki eğitimini aldığını söyledi.
‘ADAPTASYON SORUNUNU AŞTIKTAN SONRA BAŞVURMAYI DÜŞÜNDÜM’
Amerikan ordusu ile ilgili araştırmalarını Türkiye’deyken yaptığını ve buraya yerleştikten sonra ise adaptasyon sorununu aşarak başvurmayı düşündüğünü kaydeden Torun, “Geldikten 8 ay sonra Boston şehir merkezinde bulunan Armed Forces Recruiting Office’e giderek bir “Army recruiteri” ile görüşüp sürecimi başlattım. Yaklaşık 2 haftalık evrak sürecini tamamladıktan sonra 2 Mayıs 2023 tarihinde 6 yıllık yedek personel olarak sözleşmeye imza attım” dedi.
‘2,5 AY 2,5 YIL GİBİ GEÇTİ’
Torun eğitimin ilk ayının fiziksel ve psikolojik olarak zor geçtiğini belirterek “Sabah 5’te uyanıp akşam 9’a kadar ayaktaydık, ilk başlarda pek boş vaktimiz olmuyordu, olduğunda da kimileri çamaşırlarını yıkıyordu, kimi de sevdiklerine mektup yazıyordu. Her ne kadar İngilizcem iyi olsa da dil bariyerini hissettim, çünkü stresli ve gürültülü bir ortamdayım, söyleneni anlamak için diğer arkadaşlarıma kıyasla dikkatimi ekstra veriyordum. Eğitim o kadar yoğundu ki 2.5 ay 2.5 yıl gibi geçti diyebilirim. Telefonlarımızı sadece Pazar günleri 60 ila 90 dk arası kullanabiliyorduk. Nişancılık eğitimine geçtiğimizde eğitim biraz daha keyifli olmaya başladı, günde yaklaşık 6-7 saat atış taliminde geçiyordu. Hayatında daha önce hiç tüfek kullanmamış olan ben, 40 hedef üzerinden 35’ini vurarak keskin nişancı rozeti aldım. Eğitim çavuşları hepimizle birebir ilgilendi ve bizlere gerçekten kaliteli bir eğitim verdiler, bu süreç içerisinde kendimi çok geliştirdim” ifadelerini kullandı.
Orduda en sevdiği şeyin her dilden her milletten insan bulunması olduğunu vurgulayan Torun hiç yabancılık çekmediğini ve ırkçılık-ayrımcılık gibi şeyler yaşamadığını bunların da yasak olduğunu ifade etti. Torun, şunları kaydetti: “Bu kadar farklı türden gelen insanların bir düzen içerisinde bulunabildiği tek organizasyon ABD ordusudur herhalde. Mesela Pazar günleri Hristiyanlar, Yahudiler, Müslümanlar ve diğer dine mensup olanların sayımı yapılıp ayrı ayrı ibadethanelerine gönderiliyorlardı. Yemekhanede ise herkese hitap edecek şekilde yemekler çıkıyordu. Bir gün eğitim çavuşlarımdan birine Türk olduğumu söylediğimde argo kullanarak beni takdir ettiğini söylemişti.”
‘AVANTAJLARI ÇOK’
Amerika’da askerlik yapmanın çok avantajı olduğunu ve gelecekte yapmak istediği planlarını anlatan genç asker, “Eğitime başlamamın üzerinden daha 2 ay geçmemişken Amerikan vatandaşı oldum, burada yıllardır legal bir şekilde yaşap vatandaşlığını henüz alamamış tanıdıklarım var. Benim sayemde aile üyelerim de burada kalıcı olarak yaşama şansı elde etti, onlar için de Green Card sürecini başlatacağım; normalde bu süreç çok uzun sürerken bana ordu personeli olduğum için çok daha kısa sürede sonuçlanacağı söylendi. Vatandaşlığa ek olarak 10 bin dolarlık katılım bonusu ve 30 bin dolarlık eğitim kredisi desteği aldım, aynı zamanda 500 bin dolarlık hayat sigortasına sahibim, önümüzdeki birkaç sene içerisinde ev satın almayı planlıyorum, daha düşük faizli ve ön ödemesiz ev kredisi çekebileceğim. Tam kapsamlı sağlık sigortasına ise ayda sadece 40 dolar ödüyorum. Şu anda Boston’da aktif bir kira kontratım olduğu için ayrıca kira desteği alıyorum. Önümüzdeki yıl ise yüksek lisans yapmayı planlıyorum ve aynı zamanda katılmak istediğim birkaç kurs var, dolayısıyla ordu kendini geliştirmek isteyen askerlere çok olanak sunuyor. Yüksek lisans sonrası ise subay okuluna katılıp Teğmen olarak başlamayı planlıyorum. Katılım bonusları 50 bin dolara kadar çıkıyor, tabi bu rakam kişinin hizmet şekline (Active Duty, National Guard, Reserves), seçtiği mesleğe, kontrat süresine ve diğer faktörlere göre değişiyor. Başlangıç ücretleri ise rütbeye göre değişmekle beraber 1700-2500 dolar arasında. Buna ek olarak insanlar burada ordu mensuplarına çok değer görüyor ve gerçekten toplumdan sevgi/saygı görüyorsunuz. Ayrıca sözleşmem bittiğinde Veteran olacağım için Veteranlara sunulan imkanlardan da faydalanabileceğim” dedi.
