enflasyonemeklilikötvdövizakpartichpmhp
DOLAR
34,6578
EURO
36,3212
ALTIN
2.940,31
BIST
9.636,12
Adana Adıyaman Afyon Ağrı Aksaray Amasya Ankara Antalya Ardahan Artvin Aydın Balıkesir Bartın Batman Bayburt Bilecik Bingöl Bitlis Bolu Burdur Bursa Çanakkale Çankırı Çorum Denizli Diyarbakır Düzce Edirne Elazığ Erzincan Erzurum Eskişehir Gaziantep Giresun Gümüşhane Hakkari Hatay Iğdır Isparta İstanbul İzmir K.Maraş Karabük Karaman Kars Kastamonu Kayseri Kırıkkale Kırklareli Kırşehir Kilis Kocaeli Konya Kütahya Malatya Manisa Mardin Mersin Muğla Muş Nevşehir Niğde Ordu Osmaniye Rize Sakarya Samsun Siirt Sinop Sivas Şanlıurfa Şırnak Tekirdağ Tokat Trabzon Tunceli Uşak Van Yalova Yozgat Zonguldak
İstanbul
Hafif Yağmurlu
13°C
İstanbul
13°C
Hafif Yağmurlu
Perşembe Parçalı Bulutlu
14°C
Cuma Açık
16°C
Cumartesi Parçalı Bulutlu
14°C
Pazar Hafif Yağmurlu
13°C

‘Amerika, Avrupa’yı İngiltere ile beraber teslim aldı, tuzağı kendileri kurdu’

AB üyesi olmalarına karşılık askeri anlamda ‘tarafsız’ statülere sahip İskandinav ülkeleri Finlandiya ve İsveç, NATO’ya üye olabilmek için resmi …

‘Amerika, Avrupa’yı İngiltere ile beraber teslim aldı, tuzağı kendileri kurdu’
21.05.2022
114
A+
A-

AB üyesi olmalarına karşılık askeri anlamda ‘tarafsız’ statülere sahip İskandinav ülkeleri Finlandiya ve İsveç, NATO’ya üye olabilmek için resmi başvuru mektuplarını NATO Genel Sekreteri Jens Stoltenberg’e teslim etti. Stoltenberg, Hırvatistan’ın ve Türkiye’nin veto ile ilgili açıklamalarına karşılık ittifakın tüm üyelerinin genişleme ihtiyacı konusunda mutabık olduklarını savundu. Başta ABD olmak üzere Batı bloğunda Ankara’dan yapılan açıklamalara karşın Türkiye’nin ikna edileceği görüşü hakim.

İsveç ve Finlandiya’nın NATO üyeliği ve Türkiye’nin ‘vetosu’ tartışmalarını Sakarya Üniversitesi’nden Prof. Dr. Emin Gürses ile konuştuk.

‘Finlandiya ve İsveç’in NATO’ya katılması 40 yıldır konuşuluyor, ABD’nin isteği ile bu da oldu’

Prof. Emin Gürses’e göre, ABD ve Britanya, Avrupa’yı yeniden kontrol almak için büyük bir hamlede bulundu. Rusya Federasyonu’nun Ukrayna’da açık biçimde askeri hedefleri gözeten bir operasyon yürüttüğünü belirten Gürses, bu operasyon üzerinden ABD’nin Britanya ile birlikte ‘tuzak kurarak’ Avrupa’yı teslim aldığı görüşünü dile getirdi. Gürses, Finlandiya ile İsveç’in NATO’ya başvurularında da ABD baskısının rol oynadığını vurguladı:

“Amerika ve İngiltere büyük bir hamle yapıyor şu anda. Avrupa’yı Doğu Avrupa ile yeniden kontrol altına almak için… Rusya-Ukrayna çatışmalarına iç savaş diyorlar ama bir örnek verelim. Fabrikada askerlerin etrafları sarılmış. Savaş olsa bombalar öldürürsünüz. Ama teslim olun diye bekliyorlar. Savaşta böyle şeyler olmaz. Savaşta ‘Size şu kadar süre verdim, hemen teslim olun’ denir, olunmazsa bombalarsınız. Demek ki burada Rusya’nın yapmak istediği başka. Gönderilen askeri yardımların hedeflerini belirleyip onları vuruyor. Bir de askeri yardımlara katkı yapacak endüstriyel katkı varsa onları vuruyor. Finlandiya ve İsveç’in NATO’ya katılması 40 yıldır konuşuluyor, bir türlü katılamadılar. Bunların katılma isteği yok ama Amerika’nın baskısıyla katılmak zorunda kaldılar, yapacakları başka bir şey yoktu.”

‘Finlandiya ve İsveç’in konuşmaya hakları yok. Almanya bile talimata göre hareket ediyor’

ABD’nin Britanya ile birlikte Avrupa’yı teslim aldığını, Ukrayna’daki ilahlı grupları destekleyerek tuzak kurduğunu söyleyen Gürses, Rusya Federasyonu’nun bu gelişmeler karşısında operasyondan başka bir çaresi bulunmadığını kaydetti:

“Amerika, Avrupa’yı İngiltere ile beraber teslim aldı, tuzağı kendileri kurdu. Ukrayna’daki silahlı grupları desteklediler. Kırım bölgesinden Rus donanmasını kovacaklardı. Rusya’nın kaçınılmaz olarak başka bir çaresi yoktu. Bunu anlatıyoruz, akademisyenler, ‘Rusya saldırdı’ diyor. Rusya’nın saldırması değil Rusya, Ukrayna ile 2045’e kadar anlaşma imzaladı, ‘Kırım bölgesinde donanmam olacak’ diye. Ama 2019’da Zelensky, ‘Bunu tanımıyorum’ dedi. Bu, Rus donanmasını buradan çıkar, NATO donanması buraya gelecek demek. Rus donanmasını da buradan çıkarırsanız nereye koyacaksınız, Kuzey Denizi’ne mi? Karadeniz’de başka uygun yer yok. Avrupalılar NATO’yu ‘kovarak’ Amerika’yı ‘kovarım’ diye düşünüyorlardı. Artık Avrupa da tuzağa düştü. Finlandiya ve İsveç’in konuşmaya hakları yok. Almanya bile talimata göre hareket ediyor. Almanya’ya Merkel’i tasfiye ederek yeni gelen hükümetin Dışişleri Bakanı, 9 Aralık’ta geldi, 18 Aralık’ta açıklamalar yaptı: ‘Rusya sınırına derhal füzeleri yerleştirmemiz lazım’. Almanya’da hükümet, göreve açıkça bu yüzden gelmiş.”

‘Avrupa çok kötü bir döneme girdi, İngiltere-Amerika ve Rusya karşı karşıya geldi’

Rusya’nın söz konusu ülkelerin NATO’ya girmelerine değil kendi sınırlarında konuşlandırılacak silahlara karşı olduğunu belirten Gürses, Avrupa’nın çok kötü bir döneme girdiği ve İngiltere-Amerika ve Rusya karşı karşıya geldiği görüşünde. Gürses’e göre Bretinya’nın Brexit ile Avrupa Birliği’nden çıkması da hesaplanarak gerçekleştirildi. Gürses krizin Avrupa’ya ekonomik maliyetlerine dikkat çekti:

“Rusya diyor ki, ‘Bunlar NATO’ya orduları varsa savunma paktı olarak girsin. Ama NATO’nun füzelerini Finlandiya’dan Rusya’ya doğru çevirirseniz, Amerikan füzelerini gelip kapıma yerleştirirseniz bu bana tehdittir, bana karşı bir faaliyettir’. Avrupa çok kötü bir döneme girdi. İngiltere-Amerika ve Rusya ile karşı karşıya geldiler. Asıl İngiltere’dir. İngiltere, Brexit ile Avrupa’dan çıkarken bunların hesapları hep yapıldı. Almanya’yı yalnız bıraktılar, savunmaya 100 milyar kaynak ayırıyor. Bundan sonraki senelerde yüzde 2 kaynak ayıracak. Almanya’nın 3.6 trilyon euro milli geliri var. Bunun yüzde 2’sini savunmaya harcayacak. Yani Amerika ve İngiltere’den silah alacak. Zaten Güney Avrupa ülkeleri ekonomik olarak ayakta duracak durumda değiller. Yunanistan tamamen teslim oldu. Ekonomik olarak Yunanistan’ı ayakta tutan Alman ekonomisidir. İtalya zor durumda, o yüzden İtalya kuzeyinde Amerika’ya bir üs verdi. İspanya, Portekiz zaten Avrupa’nın kırsal kesimi sayılıyor. Onun için Barcelona bölgesi ‘Biz zenginiz ayrılalım’ diyor. Kuzey Afrika, ABD tarafından Fransa’ya teslim edildi. Ama bugün Afrika’dan muhalif sesler gelmeye başladı. Bu, Fransa’nın Afrika’daki geleceği karanlık demek oluyor.”

‘Uluslararası sistem başka bir yere gidiyor’

Gürses’e göre, ABD Rusya’yı kontrol altına almak, Almanya’yı da sıkıştırmak istiyor. Uluslararası sistemin başka bir yere doğru gittiğini söyleyen Gürses, Çin’in sıranın kendisine geleceğini anladığı görüşünde:

“Çin, anladı ki ‘Rusya’dan sonra sıra bana gelecek’. O da itirazlarını yükseltmeye başladı. Eskiden de itiraz ediyordu ama Rusya’nın adı geçmiyordu. Amerika, Rusya’yı kontrol altına almaya çalışıyor. Almanya’yı Avrupa’da sıkıştırmaya çalışıyor. Almanya’yı da ekonomik olarak kontrol altına almaya çalışıyor. Sonra Çin’e gelecek çünkü Çin, Batı pazarları için bir tehdit olarak görülüyor. Çin’e karşı Avustralya ile pakt kuruyor. Hindistan’ı devreye sokuyor, Japonya’yı silahlandırıyor. Uluslararası sistem başka bir yere doğru gidiyor. Buna itiraz gelecek. İngiltere bu işin arkasında. İngiltere, Amerika’yı sıkıştırıyor. İngiltere kendisi sıkıntıda. Kuzey İrlanda, Güney İrlanda ile kapıları açtı. İngiltere, ‘Biz Brexit ile beraber kapıları kapatacağız’ diyor. Kuzey İrlanda da ‘Kapatamazsın’ diyor. Kapattıkları an silahlı mücadele tekrar başlar orada. Onu kapatamayacaklar, Amerika da izin vermeyecek. İngiltere’nin kendi içinde sorunları var. İskoçya’da hükümet ‘Biz önümüzdeki dönem referandum düşünüyoruz’ diyor. Referandum olduğu an İskoçya, İngiltere’den kopacak. Yani onların da sıkıntısı var.”

‘Türkiye Batı’ya ‘sadece İsveç değil, ABD de PKK’ya destek veriyor’ derse yeni hatta girdiğinin işaretidir’

Gürses, Türkiye’nin Rusya Federasyonu ile yakınlığını sürdürmesi gerektiği görüşünde. “Tayyip Erdoğan, ‘Ben Amerika’ya yakın dururum, Amerika beni iktidarda tutar’ diye düşünmesin. Amerika, en çabuk kendi kullandığı adamları harcar” diyen Gürses, Ankara’nın veto sinyalinde atıf yaptığı PKK meselesinin kaynağında da ABD’nin bulunduğunu anımsattı. “ABD demek NATO demek” vurgusu yapan Gürses, İsveç’in bir takım küçük tavizlerinin ardından onayın çıkacağını söylerken, “Türkiye tamamıyla Batı’ya ‘Sadece İsveç değil Amerika da PKK’ya destek veriyor’ derse o zaman anlarım. Türkiye yeni bir hatta girmeye başladı derim” ifadelerini kullandı:

“Türkiye ile Rusya ile yakınlığını sürdürmelidir. ‘Dışişleri Bakanı’nı görevden alacaklar, Amerika yanlısı birini göreve getirecekler’ diye duyuyoruz. Amerika yanlıları adamların göreve gelirse ilk tasfiye edilecek olan Tayyip Erdoğan’dır. Tayyip Erdoğan, ‘Ben Amerika’ya yakın dururum, Amerika beni iktidarda tutar’ diye düşünmesin. Amerika, en çabuk kendi kullandığı adamları harcar. Finlandiya’da PKK pek yoktur. Asıl PKK’nın yeri İsveç’tir. İsveç’te Dersim komünist partisi kurmuşlardır. Bunları burada PKK tehdit etti, kaçmak zorunda kaldılar. O kadar güçlü yani. İsveç hükümeti Dersim komünist partisini korumadı. Londra’ya gittiler. PKK orada çok güçlü. İsveç hükümeti, Amerika üzerinden ‘Türkiye’nin isteklerini kabul ediyorum’ diyecektir, onlar da biliyorlar ne içinde olduklarını. Ama PKK’lıların orada bulunması CIA talimatıyla oluyor. Ben bunu Dersim komünist partililerden duydum. Orada PKK’yı koruyan İsveç istihbaratı. Alman istihbaratı, doğrudan doğruya CIA’e bağlıdır. Dışişleri Bakanlığı onları hazırlıyor, İsveç de açıklama yapacak ‘Birkaç tane PKK’lı var, onları gönderebiliriz’ diye. Kaçtıklarını da söyleyebilir. Çünkü Türkiye onları istiyor diye talepte bulunmuş, ‘Aradım bulamadım, bunlar kaçmış’ der. Ondan sonra da buna onay verilir. Onay verilmemesi mümkün değil. Amerika demek NATO demektir. Amerika’ya karşı çıkarsan ne yapacaksın? Veto etse, Batı ile kavga etse o zaman şöyle olur. Türkiye tamamıyla Batı’ya ‘İsveç değil sadece Amerika da PKK’ya destek veriyor’ derse o zaman anlarım. Türkiye yeni bir hatta girmeye başladı derim.”
ETİKETLER: , , , ,
Yorumlar

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.