İlçeye bağlı Dikici Köyü’nde kurulu firma, 22 yıldır Isparta’nın Eğirdir Gölü ağırlıklı olarak Kırşehir ve Elazığ’daki tatlı su kaynaklarından …
İlçeye bağlı Dikici Köyü’nde kurulu firma, 22 yıldır Isparta’nın Eğirdir Gölü ağırlıklı olarak Kırşehir ve Elazığ’daki tatlı su kaynaklarından temin edilen “Astacus Leptodactylus” cinsi kerevitleri işliyor.
Tatlı su ıstakozu olarak da bilinen kerevitler, tesisteki havuzlarda bir gün boyunca dinlendirildikten sonra çoğunluğu kadın işçiler tarafından seçme, boylama, haşlama, paketleme, dere otu sosuyla pastörizasyon ve soğutma işlemlerinden geçiriliyor.
Firmanın yönetim kurulu başkanı Vehbi Merzeci, AA muhabirine, Türkiye’de yılda yaklaşık 1000 ton tatlı su kereviti üretildiğini ve bunun büyük bölümünün ihraç edildiğini söyledi.
Merzeci, “İsveç’te her yıl ağustosta kerevit festivali düzenleniyor. Bizden de özellikle dere otu sosuyla pastörize edilmiş olanı talep ediliyor. Bizim de ihracatımızın ağırlık merkezi İsveç’tir. Bunun yanında Rusya, Moldova, Ukrayna, İsrail ve ABD’ye ürün gönderiyoruz. Ülkemizin kerevit ihracatı 5 ile 10 milyon dolar arasında. Biz de bu ihracatın yaklaşık yüzde 50’sini gerçekleştiriyoruz.” diye konuştu.
“Kerevit pazarını Uzak Doğu ülkeleri belirliyor”
Dünyada kerevit pazarında Uzak Doğu ülkelerinin belirleyici olduğuna dikkati çeken Merzeci, şunları kaydetti:
“Çin Halk Cumhuriyeti’nde iç piyasa satışı ve ihracatları bir milyon tona ulaşan üretim bulunuyor. Türkiye ise bu rakamın çok aşağı seviyesinde. Ayrıca ülkemizde yetişen kerevit cinsiyle dünyadaki diğer ülkelerin kerevitlerinden farklıdır. Avrupa’da ‘Astacus Astacus’ cinsi kerevit yetiştirilirken Türkiye ve Doğu Avrupa’da ‘Astacus Leptodactylus’ cinsi bulunuyor. Uzak Doğu ülkelerinde ise ‘Clarkii’ cinsi kerevitler yetiştiriliyor. Türkiye’de üretilen kerevitler, genellikle Doğu Avrupa ülkeleri ile Rusya’da daha çok bilindiği için ihracatı da rahat yapılmaktadır.”
“Sürdürebilirlik sorunu var”
Vehbi Merzeci, Türkiye’nin kerevit ihracatının 1985’e kadar yüksek seviyelerde seyrettiğini ancak “kerevit vebası” nedeniyle 2000’li yıllara kadar kerevit avcılığı ve işlemesinin durduğunu belirtti.
2000’li yılların başlarında yeniden kerevit ihracatına başladığını söyleyen Merzeci, “Ülkemizin önceki yıllarda 10 bin tonlara ulaşan ihracat rakamları, bu tarihten sonra 1000 tona düşmüştür. Türkiye’de kerevit üretiminde sürdürebilirlik sorunu vardır.” dedi.