Yunanistan’ın 23 Ağustos’ta Girit Adası’nda konumlu Rus yapımı S-300’lerle Türk F-16’larına yaptığı tacize ilişkin AA’ya değerlendirmede bulunan …
Yunanistan’ın 23 Ağustos’ta Girit Adası’nda konumlu Rus yapımı S-300’lerle Türk F-16’larına yaptığı tacize ilişkin AA’ya değerlendirmede bulunan Bryza, “Ankara’nın belirttiği gibi askeri prosedürlere göre bu, düşmanca bir davranıştır. Benim için bir NATO müttefikinin diğer bir NATO müttefikine karşı bu şekilde bir eylemde bulunması şoke edici.” dedi.
Washington merkezli düşünce kuruluşu Atlantik Konseyinin üyesi ve ABD’nin eski Bakü Büyükelçisi Matt Bryza, olayı, Ankara’nın Ağustos 2020’de iki ülke arasında yükselen gerilimi düşürme çabalarını reddeden Yunan tarafının “bir başka tırmandırma işareti” olarak gördüğünü belirtti.
Bryza şöyle devam etti:
“Ankara’nın bakış açısından, Ankara, Atina’nın tırmandırmaya karar verdiği şeyi düşürmeye çalıştı ve Türk F-16’larının S-300 radarları tarafından kilitlenmesi, Ege Denizi’ndeki göçmenlerin Yunan tarafından Türk tarafında geri itilmesi gibi bir başka tırmandırma işareti.”
YUNAN SİYASİ LİDERLER TÜRKİYE KORKUSUNU İÇ SİYASET OLARAK KULLANIYOR
Yunan medyasında, Atina’nın 23 Ağustos’taki tacizinin, “Türkiye’nin Atina’yı kışkırtmaya yönelik hareketlerinin sonucu” olarak gösterilmesine ilişkin Bryza, “Bu, tamamen yanlış bir anlatı ve bence, Yunan siyasi liderleri Türkiye korkusunu, kendilerini iç siyasette güçlendirmek için bir yol olarak kullanıyor.” değerlendirmesinde bulundu.
YUNANİSTAN’IN EYLEMLERİ PROVOKATİF
Bilkent Üniversitesi Uluslararası İlişkiler Bölümü Öğretim Üyesi Tudor Onea da Yunanistan’ın, Ege ve Doğu Akdeniz’de provokatif görülebilecek bazı eylemlerde bulunduğunu hatırlattı.
Onea, nüfusu, ekonomisi ve askeri kapasitesi açısından Türkiye’nin ilişkide “ağır basan” taraf olduğuna dikkati çekti.
REKABETİN ASIL KAYNAĞI DOĞAL GAZ KEŞFİ
Rekabetin asıl kaynağının Akdeniz’deki doğal gaz rezervlerinin keşfi olduğu değerlendirmesinde bulunan Onea, Yunanistan ve Türkiye’nin üzerinde hak iddia edebildiği alanları tanımlayan Münhasır Ekonomik Bölgeleri (MEB) arasında net bir sınır çizgisine sahip olmaları konusundaki tartışmaların da yeniden alevlendiğine dikkati çekti.
Onea ayrıca, Yunanistan’ın direnebilmesinin tek yolunun dışardan yardım almak olduğunu ve Yunanistan’ın bunu yıllardır “modus operandi” olarak benimsediğini belirtti.
Onea, Türkiye’nin, ABD başta olmak üzere NATO’yu, Yunanistan ile olan anlaşmazlıklarında yeterince desteklemediği için sık sık eleştirdiğini ancak ABD’nin mevcut önceliğinin Doğu Asya ve Rusya olduğunu da sözlerine ekledi.
ABD’nin, taraflar arasındaki gerilimin “riskin ve ciddi bir yanıtın” olacağı noktaya taşınmaması ve diplomatik uzlaşının sağlanması adına baskı uygulamaya müracaat edeceğini kaydeden Onea, ABD’nin bölgesel barışı temin etmek için iki ülke ile iyi ilişkilere sahip olduğu yorumunu yaptı.
RADAR KİLİDİ MENENDEZ’İN ZİYARETİ SONRASI GELDİ
Türk dış politikası ve güvenlik analisti Ömer Özkızılcık ise ABD Senatörü Bob Menendez’in, Yunan lobisinin “kilit unsuru” olduğunu söyleyerek Yunanistan’ın, Türk F-16’larına radar kilidi atmasının, Menendez’in Yunanistan ziyaretinin ardından geldiğine dikkati çekti.
Özkızılcık, Menendez’in, Yunanistan’ın tezlerini gerçekmiş gibi anlattığını ve Türkiye’yi, Doğu Akdeniz’deki “en büyük tehdit” olarak tanımladığını aktardı.
Milli Savunma Bakanlığı, yılın ilk 8 ayında Yunanistan’ın, Türkiye’nin hava sahasına ve kara sularına yönelik 1100’den fazla ihlal gerçekleştirdiğini bildirdi.
Son aylarda, Yunanistan’ın Lozan ve Paris antlaşmalarının aksi yönündeki hükümlerine rağmen Doğu Ege adalarını silahlandırmak dahil bölgedeki provokatif eylemlerine 70 yılı aşkın süredir NATO üyesi olan Türkiye tepki gösteriyor.
ABD HİNDİSTAN’I YAPTIRIMLARDAN MUAF TUTTU
Öte yandan Özkızılcık, ABD’nin, Rusya’dan S-400 savunma sistemleri alan Hindistan’ı yaptırımlardan muaf tuttuğunu ancak Türkiye’ye bu hususta bir ayrıcalık tanımadığını vurguladı.
Bu hususta jeopolitik sebeplerin devreye girdiğini ifade eden Özkızılcık, ABD’nin, Hindistan’ı Çin’e karşı bir denge unsuru olarak gördüğü için bu muafiyeti sağladığını söyledi.
ABD Temsilciler Meclisi ve Senatosu’nun farklı lobilerin etkisi altında hareket eden iki kurum olduğunu kaydeden Özkızılcık, ABD’deki Hint lobisinin de etkililiğine dikkati çekti.
Hindistan 2018’de Rusya ile S-400 savunma sistemleri alımına ilişkin 5,5 milyar dolarlık anlaşmaya varmıştı.
ABD Kongresi bu yıl, Hindistan’ın, ABD Hasımlarıyla Yaptırımlar Yoluyla Mücadele Yasası (CAATSA) kapsamından muaf tutulması için yasa tasarısı sunmuştu.