Haziran 2014’te Irak topraklarının neredeyse üçte birini ele geçiren DEAŞ, Sincar’a saldırarak, Ezidilerin çoğunlukta yaşadığı ilçede aralarında …
Haziran 2014’te Irak topraklarının neredeyse üçte birini ele geçiren DEAŞ, Sincar’a saldırarak, Ezidilerin çoğunlukta yaşadığı ilçede aralarında kadın ve çocukların da bulunduğu binlerce kişiyi kaçırıp öldürdü veya elinde tuttuğu bölgelerde alıkoydu.
DEAŞ’ın Sincar’a saldırısı nedeniyle binlerce Ezidi de yurtlarını terk ederek iç göçmen durumuna düştü. Başta Irak Kürt Bölgesel Yönetimi (IKBY) olmak üzere ülkenin çeşitli bölgelerine kaçmak zorunda kalan terör mağduru Ezidilerin bir bölümü de Türkiye’ye sığındı.
Terör örgütü PKK ise 2014 sonrası DEAŞ saldırısını bahane ederek Suriye ve Kandil’den getirdiği teröristlerle başta Sincar Dağı olmak üzere ilçedeki birçok bölgede kamp kurup, varlık göstermeye başladı.
Sincar ilçe merkezi ve çevresini Kasım 2015’te DEAŞ’tan geri alan Peşmerge güçleri, Irak merkezi hükümetine bağlı birliklerin Ekim 2017’de Sincar’a konuşlanması sonrası bölgeden çekilirken, PKK da buradaki faaliyetlerini artırdı.
PKK’nın Sincar’dan çıkartılmasını öngören anlaşma uygulanmadı
PKK ilçede Ezidi çocukları kaçırarak bölgedeki kamplarında zorla silah altına aldı. Sincarlı Ezidiler ise terör örgütü tarafından kaçırılan çocuklarının serbest bırakılmasını talep ederek eylemler gerçekleştirdi.
Bağdat ve Erbil yönetimleri, 9 Ekim 2020’de terör örgütü PKK’nın Sincar’dan çıkarılmasını da kapsayan bir anlaşma imzaladı. Irak merkezi yönetimi anlaşma kapsamında Kasım 2020’de Sincar’a federal polise bağlı iki tugay göndermesine rağmen söz konusu anlaşma hala yürürlüğe girmedi ve PKK’nın bölgedeki varlığı devam ediyor.
PKK’nın Sincar’ın yeniden inşasının ve bölge halkının evlerine dönmesinin önünde engel teşkil ettiğini belirten Ezidiler ve IKBY’li yetkililer, sürekli örgütün ilçeden çekilmesi yönünde çağrılar yapıyor.
Irak Ortak Operasyonlar Komutanlığı Sözcüsü Tuğgeneral Tahsin Hafaci, 29 Haziran’da AA muhabirine yaptığı açıklamada, Sincar Anlaşması’nın uygulanması için merkezi yönetimle IKBY arasında iş birliğinin sürdüğünü belirterek, “Sincar’ı illegal silahlı yapılardan temizleyeceğiz ve bu konuda kararlıyız.” dedi.
Irak Meclisi Milletvekili ve eski Sincar Kaymakamı Mahma Halil ise “Hükümet, Sincar’da yok, bulunmuyor. Sincar’da yabancılar (PKK) bulunuyor, silahlı gruplar ve kontrolsüz silah bulunuyor.” diye konuştu.
PKK, Irak’ın Sincar ve Suriye’nin Haseke bölgeleri arasında tünel kazdı
Sincar’daki Kürdistan Demokrat Partisi (KDP) sorumlularından Halef Halil de 17 Haziran’da AA muhabirine yaptığı açıklamada, “PKK, Sincar’ın Hanesor Kampı’na yakın dağlık Bare bölgesinin vadisi ile Suriye’nin Haseke iline bağlı Hol bölgesi arasında 12 kilometre uzunluğunda bir tünel kazdı.” ifadelerini kullandı.
PKK’lıların bu tünelden çok rahat bir şekilde gelip gittiğini aktaran Halil, örgütün bu tünelden Sincar ile Hol arasında silah, askeri malzemeler ve patlayıcı maddelerin de geçişini sağladığına dikkati çekti.
Irak’taki Ezidi Demokrat Partisi Genel Sekreteri ve Ezidhan Güçleri Sorumlusu Haydar Şeşo ise “PKK, Haşdi Şabi ile ittifak halinde Sincar’dan Suriye’ye giden yolları kullanıyor. Rabia ile Um el-Ziban ve Hol arasındaki 150 kilometrelik sınırı rahat bir şekilde kullanabiliyor ve burada hiçbir engelle karşılaşmıyor. Bu sınırlar, PKK’ya tamamen açık.” diye konuştu.
Sincarlı Ezidiler PKK nedeniyle yurtlarına dönemiyor
8 yıl önce DEAŞ’ın ilçeye saldırısı nedeniyle yurtlarından kaçan Sincarlı Ezidiler, PKK’nın ilçede oluşturduğu güvenlik tehdidinden dolayı evlerine dönemiyor.
İlçede Ezidi çocukları kaçırarak zorla silah altına alan PKK, 19 Nisan’da Sincar’da Irak ordu güçlerine saldırdı, olayda 5 asker yaralandı.
5 Haziran’da Sincar’a bağlı Giruzeyr nahiyesinde bir Peşmerge’nin evine baskın yapan terör örgütü, ailesinin gözleri önünde kaçırdığı Peşmerge’yi bilinmeyen bir yere götürdü.
Terör örgütü, 15 Haziran’da ise Sincar’ın Sinun nahiyesinde kendilerine karşı gösteri düzenleyen halka ateş açarak, sivilleri yaraladı.
Ezidiler, mayıs ayında PKK ve Irak ordusu arasındaki çatışmalar sonrası bir kez daha Sincar’ı terk etmek zorunda kalarak Duhok’taki kamplara sığındılar.
IKBY Ortak Kriz Koordinasyon Merkezi Sorumlusu Hüseyin Kelari, 3 Mayıs’ta yaptığı açıklamada, ilçedeki çatışmalar nedeniyle 701 ailenin evlerini terk ettiğini duyurdu.
Duhok İl Eğitim Genel Müdürü Ömer Ali Taha, 10 Temmuz’da yine AA’ya yaptığı açıklamada, PKK’nın, Sincar’da oluşturduğu güvenlik sorunu nedeniyle Duhok’taki kamplarda kalan 25 bin öğrencinin ilçeye dönemediğine dikkati çekti.
Duhok Göç ve Göçebeler ve Krizle Mücadele Merkezi İl Müdürü Dayan Cafer de 1 Ağustos’ta yaptığı açıklamada, Ezidilerin Sincar’a döndüklerinde çocuklarının yeni tehditlerle karşı karşıya kalacağından ve yeni felaketler yaşayacaklarından korktuklarını kaydetti.
Cafer, “Şu an Sincar’a dönemeyen ve Duhok’taki kamplarda yaşayan Ezidilerin sayısı 325 bin 96’dır. Ezidiler, 15 ayrı kampta kalıyor. Toplamda 65 bin 34 aileden oluşuyorlar.” dedi.
DEAŞ’ın işlediği suçlar 5 bin 170 dava dosyasında toplandı
DEAŞ’ın İşlediği Suçları ve Mağdurları Araştırma Kurulu Sorumlusu Şakir Mahmud Mirani, AA muhabirine dün yaptığı açıklamada, Sincar’da bugüne kadar 108 toplu mezar bulunduğunu, bunlardan 57’sinin açıldığını ve 324 kişinin kemiklerinin de ailelerine teslim edildiğini belirtti.
Mirani, DEAŞ’ın 1056’sı kadın toplam 2 bin 916 kişiyi kaçırdığını hatırlatarak, DEAŞ’ın işlediği suçlarla ilgili şu ana kadar 5 bin 170 dava dosyasının oluşturulduğunu vurguladı.
Bu dosyaların uluslararası mahkemelere verilmek üzere hazırlandığını belirten Mirani, “Ezidilere yönelik katliam davasını Lahey’deki Birleşmiş Milletlere (BM) bağlı yargı organı Uluslararası Adalet Divanına götüremiyoruz çünkü Irak buraya üye değil.” diye konuştu.
Ezidilerden uluslararası kamuoyuna çağrı
DEAŞ saldırısının üzerinden 8 yıl geçmesine rağmen PKK nedeniyle ilçeye dönemeyen Ezidiler, uluslararası kamuoyuna da çeşitli vesilelerle çağrıda bulunuyor.
Ezidi lider Hazım Tahsin Beg’in sözcüsü Hüseyin Kasım Hasun, dün yaptığı açıklamada, Ezidilerin sığınmacılıktan kurtulmaları için uluslararası kamuoyunun desteğine ihtiyaçları olduğunu ve Sincar Anlaşması’nın uygulanması için baskı yapılması gerektiğini dile getirdi.
“Ezidilerin lideri Mir Hazım Beg, bu yasa dışı grupların (PKK) Sincar’dan çıkmasını istiyor.” diyen Hasun, uluslararası kamuoyunun da DEAŞ’ın bir kere daha Ezidilere saldırmaması için güvence vermesi gerektiğini söyledi.