Bu yıl “Dirençli Şehirler ve Şehircilik Dönüşümü” teması ile toplanan Kartepe Zirvesi’nin özel oturumu 25 mimar, fuar alanı için 5 farklı projeyi …
Bu yıl “Dirençli Şehirler ve Şehircilik Dönüşümü” teması ile toplanan Kartepe Zirvesi’nin özel oturumu 25 mimar, fuar alanı için 5 farklı projeyi sundu
KOCAELİ (İGFA)- Dirençli Şehirler ve Şehircilik Dönüşümü Kartepe Zirvesi’nin ikinci günü kongre merkezi Selim Sırrıpaşa Salonunda gerçekleşti. Programda 14 farklı ülkeden gelen 25 şehir ve bölge plancısı, 6 gündür üzerine çalıştıkları 5 farklı projenin sunumunu yaptı. Profesyonel mimarlar 5’erli gruplar halinde ortaya çıkardıkları fikirleri ve projeleri anlattı. Programa Kocaeli Büyükşehir Başkanı Doç. Dr. Tahir Büyükakın, Büyükşehir Belediyesi Genel Sekreteri Balamir Gündoğdu, Büyükşehir Belediyesi Genel Sekreter Yardımcıları Hasan Aydınlık, Gökmen Mengüç, Sadık Uysal, Kent Tarihi ve Tanımı Daire Başkanı Ali Yeşildal ile yerel gazetelerin genel yayın yönetmenleri katıldı.
YOĞUN ÇALIŞMANIN SONU
Kocaeli Büyükşehir Belediyesi, Kartepe Zirvesi kapsamında bir ilke daha imza attı. Kocaeli Uluslararası Fuar Merkezi (İnterteks) için Uluslararası Şehir ve Bölge Plancıları Birliği (ISOCARP) ile iş birliği yaptı. Bu çalışma kapsamında ISOCARP Yönetim Kurulu üyesi ve Genç Planlama Profesyonelleri Program Direktörü Doç. Dr. Zeynep Günay önderliğinde 25 şehir plancısı, 5’erli gruplar halinde yoğun çalışmaları sonucunda 5 farklı proje ortaya çıkardı. Başkan Büyükakın’ın da, ‘Çıkacak olan sonucu heyecanla bekliyorum’’ dediği projeyi hazırlayan genç mimarlar 5 günlük yoğun çalışmanın sonuna geldi.
BU ŞANSI BİZE SUNDUĞUNUZ İÇİN TEŞEKKÜRLER
ISOCARP Yönetim Kurulu üyesi ve Genç Planlama Profesyonelleri Program Direktörü Doç. Dr. Zeynep Günay yaptığı giriş konuşmasında, “Gelecek nesil ile burada çalışmaktan mutluluk duyuyorum. Dirençli şehrin dönüşümü için çalışıyoruz kısa zamanda ve toplulukla birlikte çalıştık. Direnç gösterme amacını sergiliyoruz. Birazdan burada 5 günlük bir çalışmanın sonucunu göreceksiniz. Büyük beklentileriniz olduğunu biliyoruz bizler bu beklentileri en yüksek düzeyde karşılamayı amaçlıyoruz. Bu şansı bize verdiği için Kocaeli Büyükşehir Belediye Başkanına bütün bu programı düzenledikleri için teşekkür ediyorum” dedi.
ZORLUKLARLA BAŞKA ÇIKMAK İÇİN STRATEJİ GELİŞTİRDİK
Koordinatör Hanna Obracht-Prondzynska olmak üzere iki yabancı koordinatör konuşma yaptı. Koordinatör Prondzynska, “Burada bulunmaktan dolayı çok mutluyuz. Marmara Belediyeler Birliği ve Kocaeli Büyükşehir Belediyesine bizi buraya davet ettikleri için teşekkür ediyoruz. Bizler genç planlamacı ve proje mimarları olarak burada deneyimlerimizi paylaşacağız. Disiplinli çalışarak 5 proje çalışmasında bulunduk. 5 gün için de Kocaeli’yi iyi analiz ettik, tanıdık. Gerçekten dünya büyük sorunlar ile karşılaşıyor, tabiki bizlerde karşılaşıyoruz. Zorluklarla başa çıkmak için strateji geliştirdik” dedi.
DAYANIKLILIK ÜZERİNE ÇALIŞILDI
Kordinatör Alessandro Sammartino, “Fuar alanı komu alanı dayanıklı olmalı, dayanıklı bir temel oluşturmayı düşündük. Burası bir su alanında yer alıyor, bataklık alanının kurutulması gerekiyor. Kıyı ve liman şehri tasvirleri ve öneriler verildi. Çevrenin iklim değişikli ve şehrin merkezi noktası olması sebebi ile dayanıklılık üzerinde çalıştık” dedi.
HAREKET HALİNDE BELLEK
Birinci grup ‘’Hareket halinde bellek’’ temasından yola çıkarak ürettiği projesini sundu. Grup, ‘’Tabiat burada gizlenmiş durumda fakat oradaki yol toplumu alandan ayrıştırıyor. Yeni havzalar oluşturmak gerekiyor. Bu çalışmayı yürütürken ön araştırmalarımız gereği vatandaşın isteğine de yoğunlaştık Burada 3 stratejiden bahsedeceğiz. Suya yakın olmak isterken aynı zamanda yeşillik istediler. Bu durum bize oluşturacağımız stratejinin ilhamını verdi. Toplu taşımayı düşünmeliyiz. Tramvay yapılabilir, tarihi alanlar ortaya çıkarılabilir, var olana, yeni oluşumlar verilebilir. Biz bu projede kamu alanları toplum alanları ile bir araya getirmeliyiz, Sanayiyi değiştirebiliriz, kütüphane oluşturabiliriz, alışveriş alanlarını öne çıkarabiliriz’’ sunumunu yaptı.
SOSYAL ADALET VE YAŞAM ALANLI MEKAN
İkinci grup sosyal adalet ve yaşam alanlı mekan temasından yola çıktıkları projeyi sundu. Sunumda, ‘’Şehirleri dönüştürmek amacıyla güvenlik sorunları olan bir bölge burası ama şehir merkezine de çok yakın. Yaşam ve hayat yaklaşımlarını buraya getirerek, nasıl canlı bir mahalle ortaya koyacağımıza baktık. Atıkları kullanarak bilgiyi ve verimliliği, mobiliteyi arttırmaktı amacımız. Herkes şehirle ilgili bunları düşünür. Global gündemlerin bizim yaklaşımlarımız içinde yer almasını istedik. Proje çok amaçlı olmalı. Geri dönüşüm mümkün olabilir diye düşündük, insanların kendisini bulabileceği bir alan düşündük. Güney ve kuzey olarak ayrıştırmak istedik, kuş cennetini değerlendirdik. Aynı zaman da çocuk oyun alanı kullanmak uygun olur dedik. Biraz da doğu batı ekseni üzerinde devam edeceğim. İstanbul ve İzmit yolu, şehir merkezini ayırıyor. Biz buraya özellikle tünel yapılmasını önerdik. Mahalle bütünlüğü oluşsun istedik. Yeni inovasyon merkezine dönüşmesini düşündük. Genel bir bakış var burada bir takım fikir ve araştırmalar var uygulama için‘’ fikrini sundu.
ABSORBE EDEN CANLI MEKANLAR
Üçüncü grup ‘’Absorbe eden canlı mekanlar’’ temalı projelerinin sunumunu gerçekleştirdi. Sunumda, ‘’Şehrin geleceğini bir bütün olarak düşündük daha canlı bir alan oluşturmak istiyoruz. Çok fazla dönüşüm yaşandığını biliyoruz, bunlar bizim karşı karşıya kaldığımız zorluklar. Sistemimiz kültür, toplum aynı zamanda insan için olmalı ve tabiatı da önemsiyoruz. Bütün bölgeye baktık mikro seviyeye indik tek kanal olduğunu gördük, çeşitli bölgelere böldük bio çeşitlilik nedir diye düşündük. Birçok yeşil alan olması gerekiyor, sadece insanlar için değil hem hayvanlar hem insanlar için yaşanabilir bir alana çevirmek istedik. Yaya alanları oluşturulabilir, göl ve ağaçlık alanlar oluşabilir, çocuklar için oyun alanı olarak kullanılabilir. Deniz kenarı verimli hale getirilebilir, yerel girişimciler için alanlar oluşturulabilir. Tarım alanı oluşturulabilir, hobi bahçeleriyle aileler burada tarım yapabilir’’ vurgusu yapıldı.
KENTİ BAĞLAYAN OMURGA OLARAK SU
Dördüncü grup ‘’Kenti bağlayan omurga olarak su’’ temalı projelerinin sunumunu gerçekleştirdiler. Sunumda şu ifadeler yer aldı; ‘’Bizler gözümüzün önünde olan şeyleri göremiyoruz. Su omurgalarını kullanarak makro ve mikro sistemler oluşturulabilir. Neden su? Kocaeli’ye baktığımızda kanallara ve denize yakın. Suyun yaratıcı bir faktör olabileceğini düşünüyoruz. Arazi ve sanayi arasında ciddi ayrışma var. Sanayi atıkları bizim canlandırmak istediğimiz bölgeye yığılıyor. Yeşil ve maviyi kullanarak sekranatasyona uğramayan bölgeleri bir fırsat olarak görmeye çalıştık. Hem gündüz hem gece pazar alanı olabilir. Kocaeli halkının ürettiği şeyleri satabileceği alan olabilir.’’
İYİLEŞME TEMALI SUNUM
Beşinci grup ise ‘’İyileşme’’ temalı çalışmalarının sunumunu gerçekleştirdi. Sunumda, ‘’Çalışmamıza iyileşme dedik, burada bir fuar alanı var insanları buraya çekecek kadar çekici kılmak önemli. Diğer sanayi alanları ile bağlantı kurulması ve aynı zamanda doğayı buranın içine almalıyız. Şifayı projemize katmak istedik, alanın etrafı Kocaeli’ye kapı olsun istiyoruz. İlk bakışta alanı daha cazip hale getirmek gerekiyor. Amacımız denizle akışkan bir bağ kurmak. Kuş gözlem noktası olabilir, yürüyüş, sergi, toplanma alanı olarak düşünülebilir. Küçük dükkanlar olabilir. Burada şifayı her açıdan değerlendirebiliriz’’ bilgisi verildi.
ŞİMDİKİ RÜYA ÇALIŞMALARIN SOMUT HALİ
Son olarak Program Direktörü Doç. Dr. Zeynep Günay, “Size heyecanımızı bırakıyoruz. Ekibimizle özenle çalıştık, dirençli şehir fikirlerimizi Kocaeli’de bırakıyoruz. Şimdiki rüyamız bu projelerin hayata geçtiğini görmek, somut halini görmek” dedi.
