enflasyonemeklilikötvdövizakpartichpmhp
DOLAR
34,5424
EURO
36,0063
ALTIN
3.006,41
BIST
9.549,89
Adana Adıyaman Afyon Ağrı Aksaray Amasya Ankara Antalya Ardahan Artvin Aydın Balıkesir Bartın Batman Bayburt Bilecik Bingöl Bitlis Bolu Burdur Bursa Çanakkale Çankırı Çorum Denizli Diyarbakır Düzce Edirne Elazığ Erzincan Erzurum Eskişehir Gaziantep Giresun Gümüşhane Hakkari Hatay Iğdır Isparta İstanbul İzmir K.Maraş Karabük Karaman Kars Kastamonu Kayseri Kırıkkale Kırklareli Kırşehir Kilis Kocaeli Konya Kütahya Malatya Manisa Mardin Mersin Muğla Muş Nevşehir Niğde Ordu Osmaniye Rize Sakarya Samsun Siirt Sinop Sivas Şanlıurfa Şırnak Tekirdağ Tokat Trabzon Tunceli Uşak Van Yalova Yozgat Zonguldak
İstanbul
Çok Bulutlu
10°C
İstanbul
10°C
Çok Bulutlu
Pazartesi Parçalı Bulutlu
11°C
Salı Parçalı Bulutlu
12°C
Çarşamba Az Bulutlu
13°C
Perşembe Az Bulutlu
15°C

17 kasım dünya prematüre günü

Bir bebeğin uygun büyüme ve gelişimi için ortalama 40 haftalık bir süreyi anne karnında geçirmesi gerekir ama bazı bebekler bazen bu kurala uymayarak hayata gelme konusunda aceleci davranabiliyorlar.

17 kasım dünya prematüre günü
14.11.2023
3
A+
A-

17 KASIM DÜNYA PREMATÜRE GÜNÜ

HAYATA TUTUNAN MİNİK KAHRAMANLAR

 HANGİ BEBEKLER “PREMATÜRE BEBEK” OLARAK ADLANDIRILIR

PREMATÜRE BEBEKLERDE GÖRÜLEBİLEN SAĞLIK SORUNLARI

Bir bebeğin uygun büyüme ve gelişimi için ortalama 40 haftalık bir süreyi anne karnında geçirmesi gerekir ama bazı bebekler bazen bu kurala uymayarak hayata gelme konusunda aceleci davranabiliyorlar. Bu da erken doğuma sebebiyet veriyor. 37. gebelik haftasından önce doğan ve prematüre olarak adlandırılan, hayata tutunma konusunda hem aceleci hem de kahraman olan minik kalplerin yalnızca bir kısmının yoğun bakıma ihtiyacı olduğunu vurgulayan Liv Hospital Yenidoğan Uzmanı Dr. Ozan Uzunhan; “Prematüre bebeklerin dikkatli bir şekilde değerlendirilmesi ve takibi oldukça önemlidir” dedi.

 

37. gebelik haftasından önce doğan bebekler prematüre olarak adlandırılır

Bir bebeğin uygun büyüme ve gelişimi için ortalama 40 haftalık bir süreyi anne karnında geçirmesi gerekir. Tanım olarak 37 gebelik haftasından önce doğan bebekler, prematüre bebekler olarak tanımlanır. Prematüre bebekler doğum haftasına göre de ileri derece prematüre (28 haftadan erken doğanlar), çok prematüre (28-32 hafta arasında doğanlar), orta derece prematüre (32-34 hafta arasında doğanlar) ve geç prematüre (34-37 hafta arasında doğanlar) olarak sınıflandırılırlar.

Yalnızca bir kısmında yoğun bakım ihtiyacı gerekir

Günümüzde her 10 bebekten biri prematüre doğmaktadır.   Prematüre bir bebek normalden ne kadar fazla erken doğmuş ise erken doğum ile ilişkili sorunlar da aynı oranda artmaktadır. Bu bakımdan bebeğin doğum haftası oldukça önemlidir. Özellikle 34 gebelik haftasından önce doğan bebeklerin neredeyse tamamının yenidoğan yoğun bakım ünitesinde izlenmesi gerekirken daha büyük prematüre bebeklerin yalnızca bir kısmında yoğun bakım ihtiyacı gerekir. Geç preterm olarak adlandırılan ve 34 haftadan büyük doğan prematüre bebeklerde bir sağlık sorunu yaşama riski daha azdır. 

Yenidoğan uzmanı hekimler tarafından değerlendirilmeleri önemlidir

 

Prematüre bebeklerin doğum anından itibaren yenidoğan uzmanı hekimler tarafından değerlendirilmesi ve takip edilmesi çok önemlidir. Prematüre bebeklerin özel tasarlanmış yenidoğan ünitelerinde de yine bu konuda özel eğitim almış hemşireler tarafından özenli ve profesyonel bir bakım alarak tıbbi gereksinimlerinin karşılanması gerekmektedir.

Prematüre bebeklerde görülebilen sağlık sorunları

Prematüre bebeklerin organ sistemleri tam olarak gelişmediğinden bu bebekler doğum sonrası solunum, dolaşım ve beslenme desteği gibi bazı destek tedavilerine ihtiyaç duyarlar.  Bu bebekler vücut ısılarını koruyamadıkları için kuvöz olarak adlandırılan, ortam ısısının ve nemin ayarlandığı özel yaşam ünitelerinde izlenirler ve yaşamsal bulguları devamlı olarak monitörler ile yakın takip edilir. Prematüre bebeklerde gözlenen başlıca sorunlar aşağıdaki başlıklar altında sıralanabilir. 

  1. Enfeksiyonlar: Prematüre bebekler, bağışıklık sistemleri henüz gelişmediğinden enfeksiyonlara karşı oldukça duyarlıdırlar. Bu bakımdan yoğun bakım ünitelerinde sıklıkla antibiyotik tedavisine ihtiyaç duyarlar.
  2. Solunum sorunları: Prematüre bebekler, akciğerleri tam gelişmediği için sıklıkla solunum güçlüğü yaşarlar. Prematüre bebeklerin akciğerlerde sürfaktan adı verilen bir protein yeterli yapılamadığı için respiratuvar distres sendromu (RDS) olarak adlandırılan klinik tablo meydana gelir ve ciddi solunum güçlüğü ile kendini gösterir. Bebeğin doğum haftası ne kadar erken ise RSD riski de o kadar fazladır. Bunun dışında apne adı verilen solunum duraklamaları, uzamış oksijen ve solunum desteği gereksinimi gibi başka klinik durumlar da görülebilir.
  3. Kalp sorunları: Prematüre bebeklerde en sık görülen kardiyak sorun Patent Duktus Arteriyozus’tur (PDA). Doğumdan önce ana atar damar (aort) ile akciğere giden atar damar arasında bağlantı sağlayan ve duktus arterozus adı verilen damarın doğumdan sonra kapanmayarak açık kalmaya devam etmesine PDA denilir. PDA’ya bağlı bebekte kalp yetersizliği, akciğer ödemi, organlara yetersiz kan pompalanması ve kan basıncı düşüklüğü gibi sorunlar görülebilir.
  4. Beyin kanamaları: Prematüre bebeklerde beyin içindeki damarlar kolaylıkla hasar görebilir ve kanayabilirler. Buna bağlı beyin hasarı, nöbetler ve hidrosefali olarak adlandırılan beyin içindeki boşluklarda sıvı birikimi görebilir.
  5. Göz sorunları: Prematüre bebeklerde gözün retina tabakasının damar gelişim süreci bozulabilir ve buna bağlı olarak ROP olarak adlandırılan prematüre retinopatisi gelişebilir. Bu durumuma bağlı olarak uzun dönemde tam körlüğe kadar gidebilen ciddi sonuçlar ortaya çıkabilir.  Özellikle 32 haftanın altında doğan veya kötü klinik seyir gösteren prematüre bebekler ROP açısından risklidir.   
  6. Sindirim sistemi sorunları: Prematüre bebeklerde mide ve bağırsakların olgunlaşması gecikebilir. Buna bağlı beslenme güçlüğü, kusma, karında gerginlik gibi sorunlar sık görülür. Özellikle küçük preterm bebeklerde bağırsakların kan dolaşımının bozulmasına bağlı  nekrotizan enterokolit olarak adlandırılan ciddi bir sağlık sorunu gelişebilir. 

Bunların dışında kan şekeri düşüklüğü, vücut ısısını koruyamama (hipotermi), kansızlık, sarılık gibi sorunlar da doğum haftasıyla ters orantılı olarak prematüre bebeklerde görülebilen diğer sorunlardır. 

34-35 haftalık olduklarında taburcu edilmeye hazır olurlar 

Genel olarak, prematüre bebekler 34-35 haftalık olduklarında taburcu edilmeye hazır olurlar. Ancak bazı prematüre bebekler, solunum, beslenme, ısı kontrolü gibi sorunlar yaşayabilirler.  Prematüre bir bebeğin eve gitmeden önce bazı kriterleri sağlaması beklenir. Bebeğin en az son 24 saattir solunum, dolaşım ve vücut ısısı gibi yaşamsal bulgularının stabil olması ve yeterli kilo alımının gözlenmiş olması gerekir. Bunun dışında bebeğin oda ısısında ve kuvöz dışında iken vücut ısısını normal aralıkta koruyabiliyor olması, emerek veya kaşık biberon gibi ağız yoluyla beslenebiliyor olması ve tedavi gerektirecek düzeyde sarılık veya kritik düzeyde kansızlığının olmaması gerekir. 

Prematüre bebeklerin ev bakımı

Prematüre bebekler taburcu olduktan sonra da enfeksiyonlara olan eğilim devam ettiğinden eve gelen ziyaretçiler sınırlandırılmalı, enfeksiyon şüphesi olan bireylerle yakın temastan korunmalı, bebekle temas edecek herkesin ellerini yıkaması sağlanmalı, evin belirli aralıklarla havalandırılması sağlanmalıdır. Prematüre bebeğin taburculuk sonrası oda sıcaklığı  24-26 derece arasında olacak şekilde ayarlanabilir. Prematüre bebekler için en ideal besin anne sütüdür ancak anne sütünün yeterli olmadığı durumlarda özel formül mamalar kullanılabilir. Bebekler yastıksız ve sırt üstü pozisyonda uyutulmalıdır, yatağın içinde peluş oyuncak, yorgan, ipli-zincirli emzik veya oyuncak bulunmamalıdır. 

Prematüre bebeklerin taburculuk sonrası izlemi

Prematüre bebeklerin ilk müdahalesi ve yoğun bakım süreci kadar taburculuk sonrası bakım ve takibi de çok önemlidir. Bebeğin taburculuk sonrası fiziksel büyüme, nöromotor ve psikososyal gelişim, göz muayenesi, fizik tedavi ve rehabilitasyon desteği, bağışıklama ve beslenme gibi pek çok konuda takip edilmesi gerekir. Özellikle yaşamın ilk 3 yılında bu bebeklerin yenidoğan uzmanı hekim koordinasyonunda çocuk nöroloji uzmanı, göz hastalıkları uzmanı, çocuk kardiyoloji uzmanı, fizik tedavi uzmanı ve KBB uzmanından oluşan profesyonel bir ekip tarafından belli aralıklarla izlemlerinin aksatılmadan sürdürülmesi gerekmektedir

 

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Yorumlar

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.