Türkiye’de yaşlı nüfus, diğer yaş gruplarındaki nüfusa göre daha yüksek bir hızla artış gösterdi. Küresel yaşlanma süreci olarak adlandırılan …
Türkiye‘de yaşlı nüfus, diğer yaş gruplarındaki nüfusa göre daha yüksek bir hızla artış gösterdi. Küresel yaşlanma süreci olarak adlandırılan ‘demografik dönüşüm’ sürecinde olan Türkiye’de, doğurganlık ve ölümlülük hızlarındaki azalmayla sağlık alanında kaydedilen gelişmeler, yaşam standardının, refah düzeyinin ve doğuşta beklenen yaşam süresinin artması ile nüfusun yaş yapısı şekil değiştirdi.
YAŞLILARIN NÜFUS İÇİNDEKİ ORANI ARTTI
Çocuk ve gençlerin toplam nüfus içindeki oranı azalırken yaşlıların toplam nüfus içindeki oranı artış gösterdi. Türkiye, oransal olarak yaşlı nüfus yapısına sahip ülkelere göre hala genç bir nüfus yapısına sahip olsa da yaşlı nüfusun sayısal olarak oldukça fazla olduğu görüldü. TÜİK verilerine göre; 65 yaş ve üzeri nüfus, son 5 yılda yüzde 24 artarak 2021’de 8 milyon 245 bin 124 kişi oldu.
100 yaş ve üzeri nüfusun yaşlı nüfus içindeki payı yüzde 0,1 olarak belirlendi. 100 yaş ve üzerinde en fazla yaşlıya sahip ilk 3 il şöyle sıralandı:
100 yaş ve üzeri en az yaşlıya sahip iller ise şöyle:
YÜZDE 44,3’Ü ERKEK, YÜZDE 55,7’Sİ KADIN
Yaşlı nüfusun 2021’de yüzde 44,3’ünü erkek nüfus, yüzde 55,7’sini kadın nüfus oluşturdu. Nüfus projeksiyonlarına göre yaşlı nüfus oranının 2025’te yüzde 11, 2030’da yüzde 12,9, 2040’ta yüzde 16,3, 2060’ta yüzde 22,6 ve 2080’de yüzde 25,6 olacağı öngörüldü.
YAŞLI BAĞIMLILIK ORANI YÜZDE 14,3’E YÜKSELDİ
Çalışma çağındaki yüz kişiye düşen yaşlı sayısını ifade eden yaşlı bağımlılık oranı, 2016’da yüzde 12,3 iken 2021’de yüzde 14,3’e çıktı. Nüfus projeksiyonlarına göre, yaşlı bağımlılık oranının 2025’te yüzde 16,4, 2030’da yüzde 19,6, 2040’ta yüzde 25,3, 2060’ta yüzde 37,5 ve 2080’de yüzde 43,6 olacağı öngörüldü.