Tüketiciyi Koruma Derneği, İstanbul’da “Zamlara Hayır” eylemi düzenledi. Basın açıklamasında, “Yıllardır toplumun yoksul kesimlerinin aleyhine …
Tüketiciyi Koruma Derneği, İstanbul’da “Zamlara Hayır” eylemi düzenledi. Basın açıklamasında, “Yıllardır toplumun yoksul kesimlerinin aleyhine yönetilmekte olan ekonominin artık bu şekilde yönetilemez hale gelmesinin mağduru ve kurbanları yine bizler olduk. Bu kez, daha derin bir yoksullukla, soğuk ve açlıkla yapılacak bir savaşın içine terk edildik” denildi.
Tüketici Birliği Federasyonu üyesi olan Tüketiciyi Koruma Derneği (TÜKODER) bugün Bakırköy Özgürlük Meydanı’nda “Zamlara Hayır” demek için basın açıklaması yaptı. TÜKODER’in düzenlediği ve ilki Kadıköy’de gerçekleştirilen bu etkinliğe diğer tüketici dernek ve federasyonları da destek verdi. Eylemde “Zamlar hayır, tükeniyoruz”, İnsanca yaşamak istiyoruz” döviz ve sloganları kullanıldı.
Basın açıklamasında şu ifadelere yer verildi:
“SOĞUK VE AÇLIKLA YAPILACAK BİR SAVAŞIN İÇİNE TERK EDİLDİK”
“Binlerce yıldır bu coğrafyayı paylaşanların torunları olan bizler, 2022 yılına hayallerimizin çalındığı, karanlıkların egemen olduğu bir iklimde girdik.
Yıllardır toplumun yoksul kesimlerinin aleyhine yönetilmekte olan ekonominin artık bu şekilde yönetilemez hale gelmesinin mağduru ve kurbanları yine bizler olduk. Bu kez, daha derin bir yoksullukla, soğuk ve açlıkla yapılacak bir savaşın içine terk edildik.
“BIÇAK KEMİĞE DAYANDI”
TÜİK’in bile son 19 yılın en yüksek enflasyonunu açıkladığı, asgari ücrete, kamu çalışanlarına ve emeklilere yapılan maaş zammının daha cebimize girmeden yok olduğu, küçük esnafın, işçinin alın terinin yere damlayamadan buhar olduğu kötü yönetilen bu süreçte, bıçağın kemiğe dayandığı noktayı geçmiş bulunuyoruz.
Dört kişilik bir ailenin aç kalmadan yaşayabilmesi için artık her ay o eve en az 4.013,26 TL. girmesi gerekiyor. Asgari ücretin, çalışanların maaşlarının ortalaması düşünüldüğünde, ülkenin yarısından çok fazlası açlıkla mücadele ediyor.
“AÇLIKLA MÜCADELENİN YENİ ADI HAYATTA KALABİLMEK”
Yönetilemez duruma getirilen ekonomide yaşanan ve dünyada benzeri görülmemiş kur hareketleri nedeniyle etiketlerin saat başı değiştirildiği, ulaşım, elektrik, doğalgaz gibi kamusal hizmetlerin bedellerinin ödenemez duruma geldiği bu noktada, açlıkla mücadelenin yeni adı, hayatta kalabilmek oldu.
Ülkenin çok büyük çoğunluğunun bu mücadelesini kenardan seyreden bir avuç azınlık ise, kur hareketlerinden elde ettikleri rantın, bizlerin cebinden çıkacak kur garantili mevduatlarının faizinin, kendilerine peşkeş çekilen kamu kaynaklarının sefasını sürmektedir.”
“YOL YAKINKEN BU ÖNERİLERE KULAK VERİN”
TÜKODER’den yapılan basın açıklamasında iktidara şu çağrılarda bulunuldu:
Yol yakınken halkın sesine, önerilerine ses verin;
-Tüm gıda ürünlerinden, hangi ad altında olursa olsun vergi alınmasın.
-Gıda ürünlerinin lojistiğini yapan araçların kullandığı akaryakıttan alınan vergiyi 2022 yılı sonuna kadar sıfırlayın, bu araçların kullandığı ücretli otoyol ve köprü geçiş ücretlerini yarı oranında indirin.
-Elektrik, doğalgaz, su ve iletişimden alınan her türlü vergi oranını yüzde 1’e indirin.
-Elektrik, doğalgaz, akaryakıt ve ulaşıma yapılan zamları geri alın.
-Özellikle yaşanan bu derin ekonomik bunalımın faturasını bizlere değil, bu bunalıma neden olan ve bundan kazançlı çıkanlara kesin.
-Üretimin arkasında durun. Çiftçi, KOBİ, sanayici için hep birlikte taşın altına elinizi koyun.
“Bir kişiye tam dokuz, dokuz kişiye bir pul” taksimatını bu ülkeye reva görenler, bu ülkenin hayallerini çalanlar şunu bilmelidirler ki; onlar için “bu cadde çıkmaz sokak’tır. Çünkü bu halk, her şeye inat, “bir gün fazla yaşayacak”, hayallerinin çalınmasına sessiz kalmayacaktır.”
