Rusya’nın Ukrayna’yı işgale başlamasıyla pek çok Ukraynalı vatandaş savaştan kaçmak için ülkelerini terk etmek zorunda kalmış, Ukrayna’da …
Rusya’nın Ukrayna’yı işgale başlamasıyla pek çok Ukraynalı vatandaş savaştan kaçmak için ülkelerini terk etmek zorunda kalmış, Ukrayna’da yaşamakta olan Türk vatandaşlar da yurda geri dönmeye başlamıştı. Dışişleri Bakanlığı tarafından yönetilen organizasyon kapsamında şu ana kadar birçok Ukraynalı ve Türk, Edirne’de bulunan sınır kapılarından geçerek Türkiye’ye giriş yapmış bulunuyor.
İşte sizlere bahsetmek üzere olduğumuz iki Türk de şehirlerin bombalanmaya başlamasının ardından Ukrayna’daki kurulu düzenlerini bırakmak durumunda kalan kişiler arasında yer alıyor. Savaştan önce Ukrayna’nın Harkiv ve Odessa şehirlerinde yaşamakta olan iki Türk’ün Rus işgaline dair anlattıkları, Rus medyası tarafından çarpıtılarak ve ‘yumuşatılarak’ lanse edilen savaşın gerçekliğinin aslında ne kadar ‘yıkıcı’ olduğunu gözler önüne seriyor.
İnsanlar korkudan sığınaklardan çıkmak istemiyor
Harkiv’den kaçarak vatanı Türkiye’ye gelen Türklerden birisi olan Gülhan Kardiyen, geldikleri bölgede savaşın oldukça ‘sert’ olduğunu ifade ediyor.
Sürekli top atışı ve bomba seslerine maruz kaldıklarını belirten Kardiyen, yaptığı açıklamada “Özellikle kenar mahallelerde çok fazla çatışma sesleri duyulmaya başlandı. İnsanlar korku içerisinde. Yapılan çağrılara rağmen insanlar sığınaklardan çıkmak istemiyor. Gece yatıyorduk evde. Bombardımanın başlamasıyla sirenler çalmaya başladı. Bir bomba düştü, yataktan kendimi zor attım, hanımı aşağı çektim. Hemen sığınaklara gittik.” şeklinde kaydediyor.
Bunun birlikte akrabalarının ve arkadaşlarının korkudan sığınaklardan çıkamadıklarını ve Ukrayna’da kalmak zorunda kaldıklarını kaydeden Kardiyen, en yakın zamanda onların da Türkiye sınırlarına giriş yapacağını ifade ediyor.
Ukrayna’da kalan vatandaşlar arasında yardımlaşma üst seviyeye çıkmış durumda
Savaş öncesinde Ukrayna’nın Odessa şehrinde yaşamakta olan Ahmet İkiz ise kimi bölgelerin tamamen işgal altında olduğunu belirterek, “Biz gelmeden Odessa diğer şehirlere göre daha sakindi. Sadece sinir bozucu şey günde 3-4 defa sirenlerin çalmasıydı. Biz geldikten sonra saldırılar şiddetini artırmaya başlamış. Bazı kentler kuşatıldı.” şeklinde aktarıyor.
Öte yandan Türk konsolosluklarının hem tahliye sürecinde hem de yolculuk sırasında sürekli yardım ve destek halinde olduğunu ifade eden İkiz, Ukrayna’da kalmak durumunda olan insanlar arasındaki yardımlaşmanın da had safhada olduğunu belirtiyor. Kent genelinde birlik ve dayanışmanın hakim olduğunu kaydeden İkiz, savaşın en kısa sürede sonra ermesini temenni ediyor.