Türkiye Yeşilay Cemiyeti, 9 Şubat Dünya Sigarayı Bırakma Günü’nde, tütün kullanımının yılda 8 milyondan fazla insanın ölümüne yol açtığını ve en büyük halk sağlığı tehditlerinden biri olduğunu vurguladı.
Türkiye Yeşilay Cemiyeti, 9 Şubat Dünya Sigarayı Bırakma Günü’nde, tütün kullanımının yılda 8 milyondan fazla insanın ölümüne yol açtığını ve en büyük halk sağlığı tehditlerinden biri olduğunu vurguladı. Bağımlılıktan kurtulmak isteyenlere destek olmak için tüm birimleriyle hizmet veren Yeşilay, daha sağlıklı bir gelecek çağrısında bulundu. “Tütün kullanımıyla mücadelede birlikte hareket ederek daha sağlıklı bir gelecek inşa edebiliriz” diyen Türkiye Yeşilay Cemiyeti Genel Başkanı Mücahit Öztürk, dünyada yeni geliştirilen tütün ve nikotin ürünlerinin yarattığı tehlikeye de dikkat çekti.
Türkiye Yeşilay Cemiyeti, bağımlılıklarla mücadele eden dünyanın en eski sivil toplum kuruluşlarından biri olarak alkolle başlayan mücadelesini tütün, madde, kumar ve son olarak da teknoloji bağımlılığı alanında sürdürüyor. Tütün ürünlerinin kullanımıyla mücadelesini halk sağlığı temelli ve önleyicilik odağında sürdüren Türkiye Yeşilay Cemiyeti, 9 Şubat Dünya Sigarayı Bırakma Günü’nde tütün ürünlerinin ve elektronik sigaraların yarattığı risklere dikkat çekti.
“Her yıl 1,3 milyon kişi pasif içiciliğe maruz kaldığı için hayatını kaybediyor.”
Türkiye Yeşilay Cemiyeti Genel Başkanı Prof. Dr. Mücahit Öztürk konuyla ilgili şu açıklamalarda bulundu:“Tütün kullanımı, bazı kanserler, kalp krizleri, felçler ve kronik obstrüktif akciğer hastalığı gibi solunum yolu hastalıkları dahil olmak üzere birçok hastalığın önde gelen nedeni. Hamilelik sırasında sigara kullanımı düşük doğum ve erken doğum riskini artırıyor. Dünya Sağlık Örgütü (DSÖ), tütün kullanımının her yıl dünyada 8 milyon insanın ölümüne neden olduğunu; bu ölümlerin 1,2 milyondan fazlasının pasif içicilikten kaynaklandığını ve 65.000’inin ise çocuklar arasında gerçekleştiğini belirtiyor. Tütün ürünlerinin içindeki toksin (zehir) ve kansere neden olabilecek diğer maddeler yanan sigaradan havaya yayılarak, içen kişinin yakınındakiler için de zehirli bir ortam oluşturuyor. Bu sebeple tütün kullanmadığı halde tütüne maruz kalanların durumu da büyük bir önem arz ediyor. Sigara dumanına maruz kalan çocuklarda astım, bronşit, soğuk algınlığı, orta kulakla ilgili sorunlar ve akciğer işlevinde azalma gibi solunum sistemine ilişkin sorunların görülme riskinin de daha yüksek olduğu biliniyor. Bu nedenle dumansız hava sahası çok önemli. 2008’de dünya nüfusunun sadece %5’i dumansız hava sahası kapsamındaydı, ancak bugün dünya nüfusunun dörtte birinden fazlası bu uygulama kapsamında yer alıyor. Son 15 yılda, dumansız hava sahası uygulamalarının kapsadığı ülke sayısı 2007’de 10 iken 2022’de 74’e yükseldi.”
Gençler risk altında
Dünyada yeni geliştirilen tütün ve nikotin ürünlerinin yarattığı tehlikeye dikkat çeken Türkiye Yeşilay Cemiyeti Genel Başkanı Prof. Dr. Mücahit Öztürk, “Elektronik sigara olarak bilinen Elektronik Nikotin Dağıtım Sistemleri (ENDS), 2008-2009 yıllarında piyasaya çıktı. 2019’da, yeni bir tek kullanımlık ENDS olan Puff Bar, ABD’de ve 2020’de İsviçre’de piyasaya sürüldü. Bugün, dünya çapında çeşitli tek kullanımlık ENDS markaları ticarileştiriliyor ve bu tek kullanımlık ENDS’lerin sayısı giderek artıyor. Dünya Sağlık Örgütü’nün 2021 yılı Küresel Tütün Salgını Raporu, ‘Yeni ve Geliştirilmekte Olan Tütün Ürünlerinin Ele Alınması’temasıyla yayımlandı. Rapora göre, toplam 111 ülke ENDS’yi bir şekilde düzenledi. Bu ülkelerden 32’si ENDS satışını yasakladı ve diğer 79 ülke ENDS’yi düzenlemek için bir veya daha fazla yasal önlemi kabul etti. 84 ülkede hala ENDS’yi ele alan herhangi bir yasak veya düzenleme bulunmamakta,” dedi.
Tütün endüstrisinin bu ürünlerin sigarayı bırakmayayardımcı, daha zararsız ürünler olarak tanıttığını; bu ürünlerin”temiz”, “dumansız” veya “daha güvenli” diye pazarlandığını söyleyen Prof. Dr. Mücahit Öztürk, şunları ifade etti:“Çocuklar ve ergenler arasında elektronik sigara kullanımı, geleneksel sigaraları ve diğer tütün ürünlerini kullanma olasılığını artırıyor. 20 yaşın altındaki çocuklar ve ergenler arasında elektronik sigara kullanımı, yalnızca nikotinin bu yaş grubundaki zararlı etkileri nedeniyle değil; aynı zamanda elektronik sigara kullanımının, gelecekte diğer tütün ürünlerini de kullanmaya başlamalarına ve tütün ürünlerine bağımlı olmalarına yol açabilmesi nedeniyle de endişe verici.”
“Tütün kullanımının önlenmesi için tüm toplumun birlikte hareket etmesi gerekiyor.”
“Tütün kullanımı, halk sağlığı açısından kritik bir sorun ve toplumun genel hastalık riskini ve yükünü artırmakta. Tütün kullanımıyla mücadelede bireysel çabaların yanı sıra devlet politikaları ve sivil toplum kuruluşlarının iş birliği de büyük önem taşımakta. Birlikte hareket ederek daha sağlıklı bir gelecek inşa edebiliriz,” diyen Öztürk, 9 Şubat Dünya Sigarayı Bırakma Günü’nün sigarayı bırakmak isteyenler için önemli bir fırsat olduğunu belirtti. Prof. Dr. Mücahit Öztürk sözlerini şöyle noktaladı:
“Bağımlılıktan kurtulmak isteyen herkese destek olmak için buradayız. Yeşilay Danışmanlık Merkezlerimizde ücretsiz danışmanlık hizmeti vererek sigarayı bırakma sürecinin her adımda yanlarında oluyoruz. T.C. Sağlık Bakanlığı iş birliğiyle hayata geçirdiğimiz ‘Bırakabilirsin’ mobil uygulamasında tütün bağımlılığından kurtulmak isteyenlere ihtiyaç duydukları destekleri sunuyoruz.
Kurulduğu günden bu yana, 1 milyondan fazla çağrı alan Yeşilay Danışmanlık Merkezlerimiz, danışanlarımızın bağımlılıkla mücadelesinde yol gösterici oluyor. En az 3 yüz yüze görüşmeye gelmiş olan danışanlarımıza yaptığımız anketlerde, danışan memnuniyet oranını yüzde 91 olarak ölçümlüyoruz. Bağımlılık gibi zorlayıcı bir alanda; bu yüksek memnuniyet oranı oldukça umut verici. T.C. Sağlık Bakanlığı iş birliğiyle hayata geçirdiğimiz ‘Bırakabilirsin’ mobil uygulamasında tütün bağımlılığından kurtulmak isteyenlere ihtiyaç duydukları destekleri sunuyoruz.”
Yeşilay Hakkında
1920 yılında faaliyetlerine başlayan, dünyanın önde gelen sivil toplum kuruluşlarından biri olan Yeşilay; insan onurunu ve saygınlığını temel alır. Tüm toplumu ayrım gözetmeden zararlı alışkanlıklardan korumak için çalışır. Millî ve ahlaki değerleri önceler. Ulusal ve uluslararası düzeyde önleyici ve rehabilite edici halk sağlığı ile savunuculuk çalışmaları yürütür. Alkol bağımlılığıyla mücadele hedefiyle kurulmuş; kuruluşundan günümüze bağımlılık türleri artıkça Yeşilay’ın tüzüğüne yeni çalışma alanları eklenmiştir. Alkolden sonra; tütün, madde, kumar ve teknoloji bağımlılığı mücadele alanlarına dâhil olmuştur.
Türkiye genelinde 120 Yeşilay şubesi, dünya genelinde 97 Ülke Yeşilayı bulunmaktadır. 2015 yılında kurulan Yeşilay Danışmanlık Merkezleriyle (YEDAM) bağımlı bireylere ve yakınlarına ücretsiz ayaktan psikososyal destek hizmeti verilmektedir. Türkiye’nin 81 ili ve KKTC’de olmak üzere toplam 107 YEDAM bulunmaktadır. YEDAM’a 115 Danışma Hattı üzerinden ulaşılabilmektedir.
Türkiye’ye özgü bir bağımlılık rehabilitasyon sistemi olan her biri 40’ar yataklı Yeşilay Rehabilitasyon Merkezleriyle Bursa ile Diyarbakır’da alkol ve madde bağımlısı bireylere yatarak hizmet verilmektedir.
Toplumu bağımlılıklardan korumak ve bilinçlendirmek için yaptığı çalışmalarından dolayı Yeşilay, 1934 yılından bu yana “Kamuya Yararlı Cemiyetler” arasında yer almaktadır. “Birleşmiş Milletler Ekonomik ve Sosyal Konseyi (ECOSOC) Özel Danışmanlık Statüsü”ne ve “Avrupa Kalite Yönetimi Vakfı (EFQM) Türkiye Mükemmellik Ödülü”ne sahiptir.
Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı