Önal, AA muhabirine yaptığı açıklamada, Türkiye tarım makineleri ve tarım teknolojisi sektörünün 1800’lü yılların başında ilk pulluğunun …
Önal, AA muhabirine yaptığı açıklamada, Türkiye tarım makineleri ve tarım teknolojisi sektörünün 1800’lü yılların başında ilk pulluğunun üretimini Bursa’da gerçekleştirdiğini, 1950’li yıllarda ilk traktörünü Ankara’da ürettiğini hatırlattı.
“Şu anda ise tarım makineleri sanayimiz ülkemiz tarımının, çiftçimizin ihtiyaç duyduğu tarım makinelerinin, birkaç istisnai durum hariç, hepsini üretme kabiliyetine sahiptir” diyen Önal, sektörün özellikle son yıllarda ciddi yatırımlar yaptığını, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı ile Tarım ve Orman Bakanlığının Türkiye tarım makineleri ve tarım teknolojisi sektörünün gelişmesine önemli katkıları bulunduğunu anlattı.
Söz konusu yatırımlarla sektörde son 20 yılda önemli ilerlemeler kaydedildiğini ifade eden Önal, şunları kaydetti:
“İhracat yönünden değerlendirdiğimiz zaman 20 yıl önce 60 milyon dolar seviyelerinde ihracat yapan ve önemli miktarda da dış ticaret açığı veren sektörümüz, ilk defa 2019 yılında 1 milyar doları aşan bir ihracat gerçekleştirdi ve 600 milyon dolar seviyesinde de bir dış ticaret fazlası verdi. Son 20 yıla baktığımız zaman burada ciddi bir gelişme görmekteyiz. Dünya tarım makineleri ihracatında 30’uncu sıralardan 15’inci sıralara kadar ilerledik. Fakat biz burayı da beğenmiyoruz. Hedefimiz, dünya tarım makineleri ihracatında, ilk 10’un içerisinde yer almak. Bu da 2,5 milyar dolar ihracat bandını geçmekle olacak.”
Önal, ihracat hedefinin sadece “yaparız, yapmalıyız” gibi sözlerle mümkün olmayacağını belirterek, “Bunun gerekliliklerini yerine getirmemiz gerekiyor. Sanayicilerimiz, teknolojilerini geliştirme anlamında son dönemlerde ciddi yatırımlar yapmaya başladı ancak burada daha eksikliklerimiz var. İlgili bakanlıklarımızın önümüzdeki dönemde yapacakları desteklerle teknoloji anlamında daha da iyi seviyelerde olacağımızı düşünmekteyiz.” ifadelerini kullandı.
– “TÜRKİYE’DE AGROSHOW EURASIA FUARININ OLMASI BÜYÜK AVANTAJ SAĞLAYACAK”
Şenol Önal, ihracatı geliştirme konusunda bir diğer kritik noktanın ürünlerin yurt dışına tanıtılması olduğunu vurgulayarak, şunları kaydetti:
“Geldiğimiz noktayı potansiyel alıcılarımıza tanıtabilmemiz gerekiyor. Bunun da en önemli yolu fuarlardan geçer. Bugüne kadar uluslararası fuarlara, Almanya ve İtalya’da dönüşümlü düzenlenen fuarlara üreticilerimiz ciddi ilgi gösteriyordu. Düzenleyici ülkelerin üreticileri haricinde dünyada en fazla stant açan 2’nci, 3’üncü ülke Türkiye oluyordu. Şimdi ise Türkiye’de AgroShow Eurasia fuarının olması bize büyük avantaj sağlayacak.”
Söz konusu fuarın başarılı olması için çabaladıklarını ifade eden Önal, “Fuardan biz de heyecan duyuyoruz. Başarılı olması için elimizden gelen gayreti ve çabayı gösteriyoruz ki olacağına da inanıyoruz. Önümüzdeki yıllarda daha iyileri yapılacaktır.” dedi.
Türk firmalarının mekanik anlamda dünyanın sayılı markalarıyla rekabet ettiğini belirten Önal, “Fakat işin içerisine teknoloji, yani yazılım ve elektronik girdiği durumlarda istediğimiz seviyede olamıyoruz. Bu alanda gelişmemiz gerekiyor.” diye konuştu.
Sektör olarak Avrupa Birliği Yeşil Mutabakatı konusunda TARMAKBİR üyelerini bilgilendirdiklerine aktaran Önal, “Yeşil Mutabakat’ta bizi ilgilendiren kısım akıllı tarım konusu olacak. Alınan karar gereği zirai ilaçların yüzde 50 miktarında azaltılması, gübrenin de yüzde 30 miktarında azaltılması hedeflenmektedir. Bu ‘tarlaya biz 100 kilo atıyoruz, yüzde 30 azalttık, gübreyi 70 kilo atalımla’ olmayacak. Gereken yere gerektiği kadar gübre veya ilaç vermekle olacak. Bu da akıllı makinelerle yapılabilecek bir işlem. Destek ve teşvik mekanizmalarının özellikle bu tip makineleri ön plana çıkartacak şekilde belirlenmesinin bu işin çözümünü kolaylaştıracağını düşünmekteyiz.” şeklinde konuştu.