enflasyonemeklilikötvdövizakpartichpmhp
DOLAR
34,6014
EURO
36,3773
ALTIN
2.923,25
BIST
9.659,96
Adana Adıyaman Afyon Ağrı Aksaray Amasya Ankara Antalya Ardahan Artvin Aydın Balıkesir Bartın Batman Bayburt Bilecik Bingöl Bitlis Bolu Burdur Bursa Çanakkale Çankırı Çorum Denizli Diyarbakır Düzce Edirne Elazığ Erzincan Erzurum Eskişehir Gaziantep Giresun Gümüşhane Hakkari Hatay Iğdır Isparta İstanbul İzmir K.Maraş Karabük Karaman Kars Kastamonu Kayseri Kırıkkale Kırklareli Kırşehir Kilis Kocaeli Konya Kütahya Malatya Manisa Mardin Mersin Muğla Muş Nevşehir Niğde Ordu Osmaniye Rize Sakarya Samsun Siirt Sinop Sivas Şanlıurfa Şırnak Tekirdağ Tokat Trabzon Tunceli Uşak Van Yalova Yozgat Zonguldak
İstanbul
Az Bulutlu
11°C
İstanbul
11°C
Az Bulutlu
Salı Çok Bulutlu
11°C
Çarşamba Çok Bulutlu
12°C
Perşembe Parçalı Bulutlu
14°C
Cuma Az Bulutlu
14°C

Türk iş dünyası maaşlara yüksek zam yapabilecek güçte

Hükümet, asgari ücret başta yükselen enflasyona karşı çalışanlara ilave zam artışı için ek bütçe çalışmalarını sürdürdüğü, kamudaki hazırlığa …

Türk iş dünyası maaşlara yüksek zam yapabilecek güçte
22.06.2022
101
A+
A-

Hükümet, asgari ücret başta yükselen enflasyona karşı çalışanlara ilave zam artışı için ek bütçe çalışmalarını sürdürdüğü, kamudaki hazırlığa karşılık özel sektörün de Temmuz ara zammı için kolları sıvadığı, bazı işverenlerin ise daha şimdiden maaşlara zamları planladığı gözleniyor.

Kamu ve özel sektörde 2022 yılı ilk 6 aylık diliminde gerçekleşen yüzde 40’lık enflasyona göre çalışmaların yapıldığı ve yapılacak ara zammıyla birlikte asgari ücretin net 6 bin lira seviyesine ulaşacağı tahmin ediliyor. Hükümetin iş dünyasının çalışanına ödeyeceği asgari ücrete prim ve diğer katkılarla destek vereceği gelen haberler arasında yer alıyor.

Hükümet bütçede Temmuz’da yapılacak ilave ücret ve maaş zamlarını tedarik edecek miktarın bulunduğunu belirtirken şirketlerin 2021’de ortalama yüzde 130’lara varan net kârlarının yanında enflasyonun katkısıyla 2022’nin ilk 5 ayında da ciddi kârlar elde ettikleri, asgari ücret ve üstündeki maaşlara verilecek zamları zorlanmadan karşılayabilecekleri görülüyor.

İSO 500 KATLAMALI KÂR ETTİ

Performansına ilişkin temel göstergelerin yer aldığı tabloya bakıldığında, İstanbul Sanayi Odası (İSO) 500’ün kârlarının yüksek oranlarda arttığı görülüyor.

2021’de faaliyet kârı yüzde 139 oranında artarak 143 milyar liradan 342 milyar liraya çıkan İSO 500 şirketleri benzer şekilde faiz, amortisman ve vergi öncesi kârı (FAVÖK) da yüzde 120’ye yakın bir artışla 185 milyar liradan 405 milyar liraya yükseldi. Vergi öncesi kâr ve zarar toplamı ise yüzde 137 artarak 92,5 milyar liradan 219 milyar liraya yükseldi. Bu gelişme satış kârlılığını 2,5 puan artışla yüzde 9,5’e taşıdı.

İSO 500’de kârlılıkta faaliyet kârlılığındaki iyileşmenin yanı sıra özellikle net kambiyo kârlarının etkisiyle üretim faaliyeti dışı gelirlerdeki artışın kârlılığa pozitif katkı yapmış olduğu gözüküyor. 2021 yılında İSO 500’ün diğer faaliyetlerden olağan gelir ve kârları 579 milyar lira iken, gider ve zararları 482 milyar lira olarak gerçekleşti. Bu iki rakam arasındaki fark alındığında, İSO 500’ün 97 milyar liralık üretim faaliyeti dışı net gelir elde ettiği görülüyor.

İSO 500’ün finansman giderleri Türk lirasındaki değer kaybı, enflasyondaki artış ve faiz oranlarındaki yükselişin etkisiyle yüzde 135 oranında artarak 89 milyar liradan 209 milyar liraya çıktı. Aynı yılda faaliyet kârındaki artış yüzde 139 ile daha yüksek gerçekleşti. Böylece finansman giderlerinin faaliyet kârına oranı hafif düşüşe rağmen son yıllarda olduğu gibi yüzde 60’ın üzerinde kaldı.

Borçların alt kalemleri incelendiğinde, mali borçlar yüzde 59 artışla 500 milyar liradan 796 milyar liraya çıktı. Diğer borçlar da 382 milyar liradan 711 milyar liraya yükselerek yüzde 86,5 artış gösterdi. 2020’den farklı olarak 2021’de diğer borçlar mali borçların oldukça üzerinde büyüdü. Mali borçlara göre daha yüksek artış gösteren diğer borçlar içerisinde ise kısa vadeli borçların payı yüzde 87 ile yüksek seviyesini korudu.

KÂRLILIK MAAŞLARA DÜŞÜK YANSIYOR

2021 yılında İstanbul Sanayi Odası (İSO 500) şirketlerinin FAVÖK büyüklüğü ile Türkiye’de diğer şirketlerin toplam kârlılık ağırlığına bakıldığında birçok sektörde çalışan firmaların pozitif alanda yani kârlılığını sürdürdüğü görülüyor.
 

Borsa İstanbul’da BIST 100 endeksi altında işlem gören şirketlerin net kârı, 9 ayda geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 135,9 artarak 145,7 milyar liraya yükseldi. Böylece 2020 Ocak-Eylül döneminde 61,7 milyar lira olan şirketlerin toplam net kârı, 2021’in aynı döneminde 145 milyar 748,3 milyon liraya çıktı. BIST 100 endeksi altında işlem gören ve bilanço açıklama dönemi kapsamında ilk yarı finansal sonuçlarını paylaşan 97 şirketten 90’ı net kâr elde etti, 7’si ise zarar yazdı. Söz konusu şirketlerden en fazla net kâr elde eden ise 10,8 milyar lirayla Ereğli Demir ve Çelik oldu.

İSO ve Borsa İstanbul şirketlerinin yanında KOBİ üstü ve altı firmaların önemli kısmının yılı kârlılıkla kapattığı gözleniyor. İş dünyasına bakıldığında çalışan ücret zamlarının yüzde 26’da kaldığı, maaşların oluşan net katma değerdeki payının ise yüzde 52’den yüzde 32’ye gerilediği gözleniyor.

Yine Türkiye İstatistik Kurumu’nun (TÜİK) resmi verileri, çalışanların gelir itibariyle fakirleştiğini, sermaye tarafının ise giderek kazancını artırdığını belgeliyor. Geçen yıla nazaran özellikle 2022 itibariyle yapılan ortalama yüzde 40’lık ücret ve maaş zamlarının yılın ilk 5 ayında tamamen eridiği, sabit gelirlinin yüksek fiyat artışları karşısında tabii ihtiyaçlarını dahi karşılayamaz hale geldiği ortaya çıkıyor.

IMF: DAR GELİRLİYİ KORUYUN

Uluslararası Para Fonu da (IMF) geçtiğimiz günler ülkelere dar gelirlilerin korunması gerektiğine dair uyarı yayınlamıştı.

IMF söz konusu raporda, gıda güvenliğinin giderek zorlaştığı dünyada uygun fiyatla temel gıda maddelerine erişimin sağlanması gerektiğini, hükümetlerin vergi indirimleri veya devlet yardımları yerine, sabit ve dar gelirli kesimlere direkt olarak nakit desteği sağlanmasını önermişti. Enflasyonla artan fiyatları çeşitli sübvansiyonlarla baskılamasının yanlış olduğunu ve bütçe performanslarının bozulacağı uyarısı yapan IMF raporunda, “Ülkeler artan fiyatları düşürmeye çalışmasın. Hükümetler enflasyonist ortamda fazla kâr eden firmaları kalıcı olarak vergilendirip söz konusu geliri sosyal gelir dengesini korumak için kullansın. Bu aynı zamanda devletler için de önemli bir vergi kaynağı olacak” ifadelerini kullanmıştı.

Türk Hükümeti de yılın ilk çeyreğinden itibaren yükselen fiyat artışlarıyla ilgili çalışmalarını sürdürüyor. Son aylarda ek bütçe çalışmasını gündemine alan hükümet asgari ücret ve üstü maaş alan çalışanları fiyat artışlarına karşı korumak için yoğun çaba gösteriyor. Hükümet 2003 ve 2016 yıllarında geçici bütçeler hazırlamasına karşılık ilk defa bir ek bütçe için çalışmalar yaptığına dair haberler alınıyor.

Yapılan hesaplamalara göre de, vatandaşın enflasyona ezdirilmemesi için Temmuz’daki maaşlara yapılacak ara zammın yüzde 50’lerden aşağı olmaması gerektiği ortaya çıkıyor. Yükselen enflasyona karşı hükümetin başlattığı asgari ücret başta çalışanlara ilave zam artışı için ek bütçe çalışmalarıyla  yeni asgari ücretin net 6 bin lira seviyesinde oluşacağı öngörülüyor.

Kamuoyunda tartışılmasına ve bu alanda çalışmaların yoğunlaşmasına rağmen asgari ücretin nasıl ve ne miktarda artırılacağına dair bir bilgi bulunmuyor. En fazla üzerinde durulan konu, yıllık enflasyon farkının asgari ücrete yansıtılacağı yönünde belirginleşiyor.

Buna göre, Ocak – Mayıs enflasyonu yüzde 35,64 gerçekleşti. TCMB’nin beklenti anketinde Haziran ayı enflasyonu aylık yüzde 3,77 çıktı. Böylece ilk 6 aylık enflasyon artışı yüzde 40,75 olarak tahmin edilirse yıllık enflasyon da yüzde 76,60’a ulaşacak. Böylece 6 aylık enflasyon formülü uygulanırsa net asgari ücret yüzde 40,75 artışla 4.253 liradan 5.986 liraya çıkmış olacak. Asgari ücret üzerindeki yaklaşık 800 liralık prim maliyeti de Hazine’den karşılanacak.

Ancak asgari ücrette bu düzeyde bir artış yapılabilmesi ve 1 Temmuz’dan itibaren yürürlüğe girebilmesi için Asgari Ücret Tespit Komisyonu’nun bu ay toplanması gerekiyor. Fakat ücret artışının Sosyal Güvenlik Kurumu (SGK) primi ve işsizlik sigortası priminin kesilmemesi yoluyla yapılacağı yönünde olacağını söyleyenler de bulunuyor.

HÜKÜMET CEPHESİ NE DİYOR

Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Vedat Bilgin yeni asgari ücretle ilgili “Temmuz ayında emekçilerin karşılaştıkları enflasyon farkına karşı düzenlemelerin hazırlığını yaptığımızı belirtmek isterim” açıklaması dikkat çekmişti.

Çalışma ve Sosyal Güvenlik eski Bakanı Jülide Sarıeroğlu da asgari ücrete zam hakkında, “Bu konu yasal düzenleme ile belirlenmiş hususlar, nasıl toplanacağı belirlenmiş. Bu konuyla alakalı değişik bir durum olursa Çalışma Bakanımız tarafından kamuoyu ile paylaşılır” ifadelerini kullanmıştı.

Daha sonra AK Parti Sözcüsü Numan Kurtulmuş ise “Asgari ücrette ikinci zam üzerinde çalışılıyor. Bunları bakanlık kamuoyuna paylaşacaktır. Sonrasında Cumhurbaşkanı Erdoğan paylaşacak” demişti.

6 Haziran Pazartesi günü gerçekleştirilen Kabine Toplantısı sonrasında açıklamalarda bulunan Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan da, “Temmuz ayındaki enflasyon farkı artışlarıyla ücretlileri biraz daha rahatlatacağız. Yılbaşında tüm çalışanların durumlarını gözden geçirerek herkesin hakkını almasını temin edeceğiz. Sosyal yardım şemsiyemizi genişleterek hiçbir vatandaşımızın mağduriyetine izin vermeyeceğiz”  bilgisini vermişti.

AK Parti kurmayları ise Temmuz ayında asgari ücrete ara zam yapılması halinde Aralık ayında tek seferde yüksek montanlı zam ihtiyacının kalmayacağını belirterek Temmuz ayındaki zam artışına sıcak bakıyor.

KAYNAK: ANALİZ
Yorumlar

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.