Gezegenimiz Dünya, kendi etrafında dönmeye devam ederken Güneş’e gelen yarısında gündüz, yarısında ise gece yaşanıyor. Tabii bu kural her zaman …
Gezegenimiz Dünya, kendi etrafında dönmeye devam ederken Güneş’e gelen yarısında gündüz, yarısında ise gece yaşanıyor. Tabii bu kural her zaman geçerli olmuyor. Dünya’nın güneşe göre olan konumu da gece ve gündüz uzunluğunu etkilerken bugün, her yıl yaşanan özel bir olaya tanıklık edeceğimiz vakit geldi.
Her yıl 8 Temmuz tarihinde Dünya, Güneş’e göre bulunduğu konum nedeniyle neredeyse tüm insanlığın aynı anda Güneş’i görmesine tanıklık edecek. Türkiye saati ile 14.15 civarlarında Dünya nüfusunun %99’u (7,7 milyar), gökyüzüne baktığında Güneş ışığını görebilecek. Güneş’i insanlığın geri kalanıyla aynı anda göremeyecek bölgelerse Avustralya, Yeni Zelanda ve Hawaii olacak.
Peki nasıl oluyor da hem Türkiye hem de ABD’deki kişi aynı anda Güneş ışığı görüyor?
Bu sorunun cevabını verebilmek için coğrafya dersinde öğrendiklerimize geri dönelim: Haziran Gün Dönümü’nde Güneş, Kuzey Yarımküre’nin en fazla gün ışığı aldığı zaman oluyor. Fakat bu, en fazla insanın gün ışığı gördüğü anlamına gelmiyor. Güneş, 21 Haziran’dan bugüne kadar Dünya’mızın güneyine doğru yansımaya başlarken, Kuzey Yarımküre’den de yavaş yavaş çekiliyor. Bu çekilmeyle birlikte aslında 21 Haziran’da gün ışığı almayan yoğun popülasyonlu noktalar da aynı anda gün ışığı almaya başlıyor.
Yani bu tarihler arasında Dünya’nın Güneş’e göre hareketi, daha fazla insanın gün ışığını aynı anda görmesini sağlayacak şekilde oluyor. Güneş’in yansıdığı alan düşük popülasyonlu Kuzey bölgelerden uzaklaşarak bu bölgelere göre daha yüksek popülasyonlu Güney bölgelere (Filipinler ve Endonezya gibi) ilerliyor. Sonuç olarak çok daha fazla insan, aynı anda gün ışığını görebiliyor.
Saatlerinizi 14.15’e ayarlamayı ve o anda 7,7 milyar kişiyle aynı anda gün ışığı gördüğünüzü hatırlamayı unutmayın.