enflasyonemeklilikötvdövizakpartichpmhp
DOLAR
34,6075
EURO
36,4132
ALTIN
2.931,93
BIST
9.659,96
Adana Adıyaman Afyon Ağrı Aksaray Amasya Ankara Antalya Ardahan Artvin Aydın Balıkesir Bartın Batman Bayburt Bilecik Bingöl Bitlis Bolu Burdur Bursa Çanakkale Çankırı Çorum Denizli Diyarbakır Düzce Edirne Elazığ Erzincan Erzurum Eskişehir Gaziantep Giresun Gümüşhane Hakkari Hatay Iğdır Isparta İstanbul İzmir K.Maraş Karabük Karaman Kars Kastamonu Kayseri Kırıkkale Kırklareli Kırşehir Kilis Kocaeli Konya Kütahya Malatya Manisa Mardin Mersin Muğla Muş Nevşehir Niğde Ordu Osmaniye Rize Sakarya Samsun Siirt Sinop Sivas Şanlıurfa Şırnak Tekirdağ Tokat Trabzon Tunceli Uşak Van Yalova Yozgat Zonguldak
İstanbul
Az Bulutlu
11°C
İstanbul
11°C
Az Bulutlu
Salı Az Bulutlu
11°C
Çarşamba Parçalı Bulutlu
13°C
Perşembe Parçalı Bulutlu
14°C
Cuma Az Bulutlu
15°C

TÜBİTAK, Fuat Sezgin’in anısını yaşatıyor! Dikkat çeken Aziz Sancar detayı

24 Temmuz 1963’te kurulan TÜBİTAK, günümüzde birden fazla alanda çalışmalarını sürdürüyor. TÜBİTAK UZAY, DENEYAP Atölyeleri, TEKNOFEST Azerbaycan …

TÜBİTAK, Fuat Sezgin’in anısını yaşatıyor! Dikkat çeken Aziz Sancar detayı
30.06.2022
101
A+
A-

24 Temmuz 1963’te kurulan TÜBİTAK, günümüzde birden fazla alanda çalışmalarını sürdürüyor. TÜBİTAK UZAY, DENEYAP Atölyeleri, TEKNOFEST Azerbaycan, iklim değişikliği, Çin Halk Cumhuriyeti’nin bilim insanlarıyla başlatılan ortak proje TÜBİTAK’ın devam ettirdiği çalışmalardan öne çıkanları. Milli Teknoloji Hamlesi gayesiyle çıkılan yolda nitelikli insan kaynağına da ayriyeten önem veriliyor.

TÜBİTAK Başkanı Profesör Doktor Hasan Mandal, TÜBİTAK’ın gündemini ve mevcut projeleri Haber7.com’a değerlendirdi.

Ayrıca, merhum Profesör Doktor Fuat Sezgin için başlatılan projeyi ve Profesör Doktor Aziz Sancar’ın rolünü ilk kez anlattı. İşte, TÜBİTAK Başkanının açıklamaları…

YERLİ ÜRETİM İMECE VE TÜRKSAT 6A İÇİN GERİ SAYIM BAŞLADI

SORU: TÜBİTAK UZAY’ın 2003’te başlayan yolculuğu övünç duyulası bir şekilde ilerliyor. Bu doğrultuda bir vatandaşımız da Uluslararası Uzay İstasyonu’na gönderilecek. Cumhuriyetin 100. yılında uzay araştırmalarında birçok adım atılacağı açıklandı. İMECE  ve TÜRKSAT 6A uyduları da uzaya gönderilecek. Peki bu uydular ülkemize ne gibi katkılar sağlayacak?

2011 yılında fırlattığımız RASAT Uydusundan edindiğimiz deneyim ve bilgi birikimi ile milli uydu teknolojileri geliştirme yolunda ilk adımımızı attık. Uçuş bilgisayarı ve haberleşme sistemleri gibi kritik uydu teknolojilerinin yerli ve milli imkanlarla geliştirildiği GÖKTÜRK-2 Uydusu ile İMECE Projesi’nin gerektirdiği teknolojinin alt yapısını oluşturduk.

İMECE Projesi ile ülkemizin askeri ve sivil yüksek çözünürlüklü görüntü ihtiyaçlarını karşılamak üzere yer gözlem uydusu geliştiriyoruz.

İMECE Uydusu sayesinde ülkemizde ilk defa milli imkanlarla geliştirilen yüksek çözünürlüklü elektro optik kameraya uzay tarihçesi kazandırılarak, ülkemizin yüksek çözünürlüklü görüntü ihtiyacının yerli kaynaklarla karşılanması konusunda önemli bir adım atmış olacağız. 

Proje ile kritik öneme sahip modüllere ve sistemlere uzay tarihçesi kazandırılarak bu teknolojilerde yurt dışına olan bağımlılığın azaltılması da sağlanacak. İMECE Uydusu başta ülkemiz olmak üzere dünyanın her yerinden coğrafi kısıtlama olmaksızın yüksek çözünürlüklü görüntüler elde edecek olup, hedef tespit ve teşhis, doğal afet, haritalama, tarımsal uygulamalar gibi uzaktan algılama teknolojilerinin kullanıldığı birçok alanda hizmet verecek.

Bunun yanında, İMECE Projesi’nde elektrikli itki sistemi başta olmak üzere yıldızizler, tepki tekeri, güneş algılayıcı, KKS (Küresel Konumlama Sistemi) Alıcısı gibi kritik teknolojilere sahip yönelim ve yörünge kontrol alt sistemi ekipmanlarını Türkiye’de ilk defa yerli ve milli imkanlarla TÜBİTAK Uzay Teknolojileri Araştırma Enstitüsü bünyesinde geliştiriyoruz.

Ayrıca, uydu haberleşme sistemleri (S ve X Bant) ekipmanları, veri sıkıştırma, kayıt ve formatla ekipmanı, güç düzenleme ve dağıtım ekipmanları ve yeni nesil uydu uçuş bilgisayarı donanım ve yazılımları ile uydunun dünyadan kontrolünü sağlayacak yer istasyonu yazılımları ve yer destek ekipmanları tamamen TÜBİTAK UZAY tarafından özgün bir şekilde geliştiriliyor.

TÜBİTAK UZAY’ın bu çalışmaları ve başarıları sayesinde, gözlem uydularını tümüyle yerli ve milli olarak tasarlayıp üretme yeteneğine kavuşan Türkiye, haberleşme uydularını da milli imkânlarla yurt içinde üretme hedefini gerçekleştirebilecek altyapıya, bilgi birikimine ve yetişmiş insan kaynağına sahip oldu.

Türkiye’nin ilk yerli haberleşme uydusu TÜRKSAT 6A, Enstitümüzün öncülüğünde yerli olarak geliştiriliyor. TÜRKSAT A.Ş.’nin ticari uydu ihtiyacını karşılayacak olan TÜRKSAT 6A Haberleşme Uydu Projesi tamamlandığında, ülkemiz GEO uydu geliştirme yeteneğine ve kapasitesine sahip 11. ülke (AB tek bir ülke gibi değerlendirilmiştir) konumuna taşınacak.

TUSAŞ, ASELSAN ve CTECH firmaları ile ortak yürütülen TÜRKSAT 6A Projesi’nde yörüngede hizmet sağlayacak olan Uçuş Modelinin sistem seviyesi entegrasyon faaliyetleri tamamlanarak son aşama olan test faaliyetlerine başlandı.

Yakıt dahil yaklaşık 4.2 ton kütleye sahip olacak olan uyduda yer alan; uçuş bilgisayarı, güç düzenleme ve dağıtım birimleri, yönelim belirleme ve kontrol ekipmanları, telemetre/telekomut haberleşme ve faydalı yük haberleşme alt sistemi ekipmanları gibi birçok önemli ekipman proje kapsamında yerli olarak geliştiriliyor.

Bu birimlerin, fırlatma ve uzay ortamında karşılaşılacak koşullara uygun testleri gerçekleştirilerek doğrulama faaliyetleri tamamlandı. Ayrıca hem uzay hem de yer kesimi yazılımlarını da tamamen yerli ve milli olarak geliştiriyoruz.

TÜRKSAT tarafından sağlanan hizmet kapasitesinin önemli bir bölümünün karşılanmasının yanı sıra, ticari rekabet değeri olan haberleşme uydusu platformunun ve uydu alt sistemlerinin geliştirilmesini, bu kapsamda insan kaynağının, bilgi birikiminin ve altyapının kazanılmasını ve yurtdışına bağımlılığın azaltılmasını projenin önemli kazanımları arasında sayabiliriz.

Son olarak, İMECE ve TÜRKSAT 6A uydularımız için geri sayıma başladık, her iki uydumuzun uçuş modeli testleri için büyük bir özveri ile çalışmalara devam ediyoruz.

2023 yılı içerisinde her iki uydumuzda fırlatmaya hazır hale gelecek ve fırlatması için geri sayıma başlanan İMECE Uydumuz 15 Ocak 2023 tarihinde yörüngedeki yerini alacak.

TÜBİTAK UZAY aracılığıyla yürüttüğümüz projelerimizle, ülkemizin uzay politikalarına uygun bir şekilde uzay ve uydu teknolojileri geliştirilmesine ve insan gücü yetiştirilmesine katkıda bulunarak bu alanda öncü olmaya devam ediyoruz.

Bunun yanı sıra, uzay ve uydu teknolojileri alanında kendi ihtiyaçlarını karşılayan bir ülke olmanın ötesine geçerek bu alanda ihracat potansiyeli olan az sayıda ülkeden biri olmak için iş geliştirme faaliyetlerine yoğun şekilde devam etmekteyiz.

SÖZ VERİLDİ VE YAPILDI! 5 YILDA 19 BİN 800 GENÇ ÜCRETSİZ FAYDALANACAK

SORU: DENEYAP atölyelerinde gençlere 11 farklı başlıkta 36 ay süreyle eğitim veriliyor. Ülkemizin birçok noktasında DENEYAP atölyeleri açılmış durumda. Öğrenci seçme sınavlarına başvurular da 31 Mayıs’ta sona erdi. DENEYAP Türkiye projesi nasıl ilerliyor? Türkiye’nin geleceğinde rolü nedir?

Deneyap Türkiye Projesi Sanayi Bakanlığı, Gençlik ve Spor Bakanlığı, TÜBİTAK ve T3 Vakfı işbirliğinde dörtlü protokolün çalışmasına bağlı olarak ilerliyor. Bu çerçevede bugüne kadar 55 ilimizde 66 atölye açtık.

Deneyap Türkiye’nin ilk faz çalışması kapsamında 15 Temmuz 2019 tarihinde Adana, Ankara, Antalya, Edirne, Eskişehir, Erzurum, Hakkâri, İzmir, Konya, Manisa, Muğla ve Trabzon olmak üzere 12 ilde açtık. 24 Eylül 2020 tarihinde Sayın Cumhurbaşkanımızın katılımıyla, ikinci faz çalışması kapsamında Adıyaman, Afyonkarahisar, Antalya, Ağrı, Çanakkale, Çorum, Elazığ, Gaziantep, Isparta, Kahramanmaraş, Kastamonu, Malatya, Rize, Sakarya, Samsun, Şanlıurfa, Tokat ve Yozgat olmak üzere 18 ilde açtık.

Deneyap Türkiye’nin 3. faz çalışmaları kapsamında ise 25 Eylül 2021 tarihinde Ankara, Aksaray, Aydın, Balıkesir, Batman, Bingöl, Bursa, Denizli, Diyarbakır, Erzincan, Giresun, Hatay, İstanbul, Karaman, Kars, Kayseri, Kırıkkale, Kilis, Kocaeli, Kütahya, Mardin, Mersin, Ordu, Sivas, Şırnak, Tekirdağ ve Van hayata geçirdik.

4. Faz kapsamında 2022 yılı sonuna kadar Amasya, Ardahan, Artvin, Bartın, Bayburt, Bilecik, Bitlis, Bolu, Burdur, Çankırı, Düzce, Gümüşhane, Iğdır, Karabük, Kırklareli, Kırşehir, Muş, Nevşehir, Niğde, Osmaniye, Siirt, Sinop, Tunceli, Uşak, Yalova ve Zonguldak olmak üzere 26 il 34 atölye daha açmış oluyoruz. Böylece 81 ilde 100 Deneyap Teknoloji Atölyesi açma hedefine ulaşmış oluyoruz! 5 yıl içinde toplam 19.800 gencimizi bu eğitimlerden yararlandıracağız.

Deneyap Teknoloji Atölyeleri ile ortaokulda 5. ve 6. sınıf öğrencileri ve lisede lise hazırlık, 9. ve 10. sınıf olmak üzere iki ayrı düzeyde öğrencilerimiz eğitim alıyor. Gençlerimize “Tasarım ve Üretim, Robotik ve Kodlama, Elektronik Programlama ve Nesnelerin İnterneti, Yazılım Teknolojileri, İleri Robotik, Siber Güvenlik, Enerji Teknolojileri, Havacılık ve Uzay Teknolojileri, Mobil Uygulama, Malzeme Bilimi ve Nanoteknoloji, Yapay Zekâ” alanlarında teorik ve uygulamalı eğitimler veriliyor. Her bir eğitimde onlara alandaki güncel bilgi ve teknolojiler sunuluyor. Öğrenciler bu teknolojileri uygulama örnekleriyle öğreniyor ve her derse özgü çeşitli projeler geliştiriyor.

Örneğin, öğrencilerimiz artık en güncel mikro denetleyici olan Deneyap Kart’ı kullanıyor. Deneyap Kart ile Elektronik Programlama ve Nesnelerin İnterneti (IoT), İleri Robotik ve Yapay Zekâ alanlarında temel düzeyde endüstriyel uygulama yapma fırsatı buluyor.

Enerji Teknolojileri eğitiminde elektrikli aracın nasıl yapılacağını deneyimleyerek; Havacılık ve Uzay Teknolojileri eğitiminde İHA yapıyor. Öğrencilerimiz her dersin en güncel teknolojik araştırma alanlarıyla tanışıyor.

Öğrencilerimiz 24 ay boyunca her derste proje geliştiriyor ve ayrıca 12 ay boyunca mentörlük desteği ile Ar-Ge becerilerini kullanacakları ulusal ve uluslararası projeler geliştirerek, yarışmalara katılıyor. 36 ay süren eğitimler tamamen ücretsiz olarak veriliyor.

Bilimin ve teknolojinin önümüzdeki süreçte insan yaşamında çok daha etkin olacağı düşünüldüğünde, bilimsel ve teknolojik alanlarda daha üretken ve girişimci bireyler yetiştirmek adına bu projeyi oldukça değerli görüyoruz. 

GÖKYÜZÜNDE TAM HAKİMİYET: “KENDİ BAŞINA KARAR VEREN İHA’LARI…”

SORU: TEKNOFEST Azerbaycan’da iki kardeş ülkenin bilim alanında da yakınlaştığını çok net bir şekilde görüyoruz. TÜBİTAK Pilotsuz Uçuş Aparatları (PUA) yarışması düzenledi. Finalist İHA’lar arasında sadece silah sanayisine dönük değil, birden fazla alana hizmet edebilecek cihazlar vardı. Yarışma nasıl geçti? Gelecekte dünyaya yön verebilecek, yaratıcı ve öne çıkan tasarımlar var mıydı? Bu anlamda geleceği nasıl görüyorsunuz, gençlerimizin tasarımları Türkiye’den dünyaya açılabilir mi?

Türkiye ve Azerbaycan gençlerinin geleceğin teknolojileri için yaptıkları gurur verici tasarımlarını sergiledikleri heyecan dolu bir İHA yarışması oldu. Finalist takımlarımız savunma sanayisi yanında çevre kirliliği denetimi ve ihbar sistemleri, faydalı yük taşıma ve arama kurtarma görevleri için geliştirdikleri İHA’ları ile uçuşlarını gerçekleştirdiler.

Takımların özellikle Lidar (tarama), görüntü işleme ve yapay zeka teknolojilerinin drone sistemlerine entegrasyonunu başarılı bir şekilde uyguladıklarını görmüş olduk. Ayrıca takımlarımız otonom sistemler ile desteklenen değişik görevlerin de yapılabileceğini kanıtlamış oldular.

Gelecekte droneların günlük hayatımızda çok daha fazla rol oynaması kaçınılmaz bir durum. Görüntü işleme ve yapay zekanın her geçen gün daha da gelişmesiyle kendi başına karar veren İHA’ları gökyüzünde göreceğiz.

TÜBİTAK ve Azercosmos olarak düzenlediğimiz İHA Yarışması ile bu alanda bilim ve teknolojiyi tasarlayan, geliştiren ve üreten bir nesil oluşturduk. Ziyaretçiler takımlarımızın tasarladığı İHA’lara oldukça büyük ilgi gösteriyor, bunlar arasında yerli ve yabancı firmalar da bulunuyor. İHA Yarışmalarımıza katılan gençlerimizin girişimlerde bulunarak yurt içinde olduğu gibi yurt dışı pazarlarında da yer aldığı görülüyor.

Bu yıl ilk kez düzenlenen yarışma, yalnızca Türkiye ve Azerbaycan’daki yükseköğretim kurumlarında öğrenim gören öğrencilerin katılımına açıldı. Öğrencilerin uzay ve havacılık ile hava araçlarına olan ilgilerinin artırılarak, öğrencilere bu alanda temel uçuş bilgi ve becerileri kazandırılması amaçlanan yarışmaya 104’ü Türkiye’den olmak üzere toplam 156 takım başvuruda bulundu.

TEKNOFEST Azerbaycan PUA Yarışması’nda 10 Azerbaycan ve 4 Türkiye takımını oluşturan, kardeş iki ülkenin gençleri tasarladıkları İHA’larla Azerbaycan semalarında yarışmanın heyecanını yaşadı.

Finalist 14 takım, 26-29 Mayıs’ta Bakü Kristal Hall yerleşkesinde gerçekleştirilen TEKNOFEST Azerbaycan’a katılım sağladı. PUA Yarışması takımları, kendilerine tahsis edilecek stantlarda İHA’larını sergiledi. Dereceye giren takımlar da ödüllerini Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Azerbaycan Cumhurbaşkanı İlham Aliyev, Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mustafa Varank’ın elinden aldı. Biz de ödül takdiminde yer aldık. Çok gurur verici bir tablo oluştu.

İKLİM DEĞİŞİKLİĞİ

SORU: TÜBİTAK İklim değişikliği konusunda en erken aksiyon alan kurumlardan bir tanesi… Bu anlamda TÜBİTAK’ın ekosisteme katkıları nelerdir ve yakın gelecek için nasıl bir yol haritası belirlendi?

Ülkemizin 2053 Net Sıfır Emisyon Hedefi, 27 Eylül 2021 tarihinde açıklandı. Paris Anlaşmasına taraf olunması ve yeşil kalkınma devrimi olarak tanımlanan net sıfır emisyon hedefinin açıklanması ile Türkiye yeşil dönüşüm ve büyüme yolunda önemli bir adım attı.

TÜBİTAK olarak da TBMM tarafından onaylanan Paris İklim Anlaşması’ndan doğan yükümlülükleri yerine getirmek için belirlenen “2053 yılı için sıfır emisyon” hedefine yönelik çalışmalara odaklandık. Bu kapsamda Kurumumuz öncelikli Ar-Ge ve yenilik konularında iklim değişikliği ve çevre sorunlarına karşı mücadeleyi desteklemek amacıyla en erken adım atan kurumlardan biri oldu. 

2021 yılının henüz başında iklim değişikliği ve çevre sorunlarına karşı mücadeleye katkı sağlamak amacıyla “Avrupa Yeşil Mutabakatına Uyum Kapsamında Öncelikli Ar-Ge ve Yenilik Konuları Rehber Dokümanı”nı hazırladık.

Bu Dokümandaki başlıkları İklim Değişikliği, Çevre ve Biyoçeşitlilik, Temiz ve Döngüsel Ekonomi, Temiz, Erişilebilir ve Güvenli Enerji Arzı, Yeşil ve Sürdürülebilir Tarım ile Sürdürülebilir Akıllı Ulaşım olarak belirledik. İlgili konulardaki projeleri öncelikli olarak destekliyor, birlikte iş yapma ve birlikte başarma modellerini etkinleştiriyoruz. Bu açıdan bazı örnekleri paylaşmak gerekirse:

İklim değişikliğiyle mücadele ve yeşil mutabakat alanlarında kamu, üniversite ve sanayinin birlikte hareket etmesi inancıyla büyük ölçekli ve birlikte başarma modeline dayalı platform ve ağ desteklerimizi etkin bir şekilde kullanıyoruz.

Yüksek Teknoloji Platformlarına ve Sanayi Yenilik Ağlarına (SAYEM) yönelik açılacak yeni TÜBİTAK çağrıları kapsamındaki desteklerimizi de 2053 sıfır emisyon hedefi doğrultusunda Sürdürülebilir Kalkınma Hedefleri ile birebir örtüşen Avrupa Yeşil Mutabakatı’na uyum alanlarına yönlendiriyoruz.

Bu kapsamda TÜBİTAK-1004 Yüksek Teknoloji Platformları çağrısını açtık, TÜBİTAK-SAYEM çağrısını da yakın zamanda açacağız. Bahse konu platform destekleri kapsamında mevcut durumda da yeşil teknolojilere odaklanan platform projeleri bulunmaktadır.

Örneğin temiz üretim imkanlarının sağlanması için ileri malzeme teknolojilerinin geliştirildiği ‘İleri Malzemeler Yüksek Teknoloji Platformu‘ ile yeni nesil güneş enerjisi teknolojileri de dahil olmak üzere yüksek verimliliğe ve maliyet etkinliğine sahip güneş hücresi teknolojilerinin geliştirildiği ‘Türkiye Fotovoltaik Teknolojileri Platformu‘ verilebilir.

TÜBİTAK 1512-Girişimcilik Destek Programı (Bireysel Genç Girişim-BiGG) kapsamında 2021 yılında Avrupa Yeşil Mutabakata Uyum Kapsamındaki Öncelikli Ar-Ge ve Yenilik Konuları Rehber Dokümanı baz alınarak sadece yeşil büyüme odaklı bir çağrıya çıktık.

1702 Patent Tabanlı Teknoloji Transferi Destekleme Çağrılarında, 2021 yılı itibarıyla Yeşil Mutabakat çerçevesindeki projelere ek destek veriyoruz. Yeşil Mutabakat çerçevesindeki projeler için temel destek oranı olan %25, ek destek olan %15 artırılarak %40’a çıkarıldı. Halihazırda teknoloji transferi gerçekleştirilen teknolojilerin arasında yenilikçi rüzgar türbini kanatları ve enerji depolamalı konsantre güneş paneli yer aldı.

Avrupa Birliği Çerçeve Programları kapsamında yeşil mutabakat öne çıkan bir alan olarak yer alıyor. Ufuk2020 Programında açılan Yeşil Mutabakat çağrısında Türkiye’den 5 projede 6 kuruluş (Arçelik A.Ş., Zeytince Ekolojik Yaşamı Destekleme Derneği, Karadeniz Ekonomik İşbirliği Örgütü (2 proje), Orta Doğu Teknik Üniversitesi, Sabancı Üniversitesi) toplam 1.175.425 € fon almaya hak kazandı.

Ufuk Avrupa Programı’nın ana hedefleri arasında da AB Yeşil Mutabakatı’nı Ar-Ge ve yenilik projeleri yoluyla gerçekleştirmek yer alıyor ve bu kapsamda program bütçesinin yüzde 35’i iklim değişikliği ile mücadeleye ayrılmış durumda. TÜBİTAK olarak ülkemizdeki kurum ve kuruluşların söz konusu projelere dâhil olarak ülkemizin de paylaştığı vizyona katkı sağlamasına önem veriyoruz.

Düzenlediğimiz Lise ve Ortaokul Öğrencileri Araştırma Projeleri Yarışmaları kapsamında “Ekolojik Denge, Yenilenebilir Enerji, Biyoçeşitlilik, Su Okuryazarlığı, Sürdürülebilir Kalkınma, Doğal Miraslar ve Doğal Kaynaklar, Tarım ve Hayvancılık Teknolojileri, Sağlıklı Yaşam ve Beslenme, Gıda ve Gıda Arzı Güvenliği, Doğal Afetler ve Afet Yönetimi, Akıllı Ulaşım Sistemleri”  tematik alanlardaki projeleri destekliyoruz.

Lise öğrenimine devam etmekte olan öğrencilerimizi Antarktika ve Arktik bölgelerde kutup bilimleri konusunda çalışmalar yapmaya teşvik etmek amacıyla TÜBİTAK-2204-C Kutup Araştırma Projeleri Yarışması Programını 2020 yılında başlattık. Yarışmanın tematik alanları içerisinde “Meteoroloji, İklim, Atmosfer ve Uzay, Karasal Ekosistem, Deniz Ekosistemi, Deniz Kirliliği” alanları yer alıyor.

Ülkemizde lise öğrenimine devam etmekte olan öğrencilerin iklim değişikliği hakkında farkındalıklarını artırmak, ülkemizdeki doğal kaynakların sürdürülebilir şekilde kullanılması konusunda çalışmalar yapmaya teşvik etmek, bu konu hakkında toplum bilincini oluşturmak ve iklim değişikliğinin olumsuz etkilerine yönelik çözümler üretmelerini sağlamak amacıyla 2204-D Lise Öğrencileri İklim Değişikliği Araştırma Projeleri Yarışması 2021 yılında başlatıldı. Yarışma; Çevre, Ekonomik Sektörler, Hava ve İklim, Su Araştırmaları, Sürdürülebilirlik ve Refah, Toplumsal Farkındalık olmak üzere altı ana alanda düzenleniyor.

Ayrıca TÜBİTAK ile Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı, Enerji Verimliliği ve Çevre Dairesi Başkanlığı arasında imzalanan işbirliği protokolü kapsamında Lise Öğrencileri Enerji Verimliliği Araştırma Projeleri Yarışması düzenleniyor.

Milli Teknoloji Hamlesine ve ihtiyaç duyulan nitelikli insan kaynaklarının gelişimine katkı sağlamak amacıyla TÜBİTAK 2242-Üniversite Öğrencileri Araştırma Projeleri Yarışmasını düzenliyoruz. Bu kapsamda, öğrencilerin “Akıllı Şehirler ve Ulaşım Alanı, Ekolojik Denge, Yenilenebilir Enerji, Biyoçeşitlilik, Su Okuryazarlığı, Sürdürülebilir Kalkınma, Doğal Miraslar ve Doğal Kaynaklar, Tarım ve Hayvancılık Teknolojileri, Sağlıklı Yaşam ve Beslenme, Gıda ve Gıda Arzı Güvenliği, Doğal Afetler ve Afet Yönetimi” tematik alanlarında projeler geliştirmelerini destekliyoruz.

Türkiye’de tezli yüksek lisans öğrenimi yapan başarılı öğrencileri destekleyerek ülkemizin önceliklerine ve ihtiyaç duyduğu alanlara yönelik insan kaynağı yetiştirilmesine katkı sağlamak amacıyla 2210/C Yurt İçi Öncelikli Alanlar Yüksek Lisans Burs Programı yürütülüyor. Bu alanlardan birisi de “Enerji Depolama Teknolojileri”dir.

Türkiye’de lisans sonrası bütünleşik doktora veya tezli yüksek lisans sonrası doktora öğrenimi yapan başarılı öğrencileri destekleyerek öncelikli alanlarda ülkemizin ihtiyaç duyduğu bilim insanlarının yetişmesine katkı sağlamak amacıyla 2211/C Yurt İçi Öncelikli Alanlar Doktora Burs Programı yürütülüyor. Bu alanlardan birisi de “Enerji Depolama Teknolojileri”dir.

TÜBİTAK-2213 Yurt Dışı Doktora Burs Programı kapsamında “Enerji Verimliliği, Güneş Enerjisi, Kömür Teknolojileri, Rüzgâr Enerjisi, Tarım ve Hayvancılık Biyoteknolojisi” gibi öncelikli alanlarda burs sağlıyoruz.

Hükümetimizin 100 günlük eylem planında, stratejik değer taşıyan alanlarda yürütülecek projelere katkı sağlamak üzere yurt dışında çalışma deneyimine sahip, alanında lider başta Türk bilim insanları olmak üzere nitelikli araştırmacıların yurtdışından Türkiye’ye gelmelerini teşvik etmek amacıyla 2019 yılında başlatılan 2232 Uluslararası Lider Araştırmacılar Programı ile desteklenen lider araştırmacılar İklim Değişikliği, Yenilenebilir Enerji, Su Kirliliği ve Kontrolü gibi alanlardaki çalışmalarını ülkemize taşıdı.

Bilimin ve teknolojinin her alanında ülkemiz açısından çığır açıcı nitelikte gelişmeler sağlamaya yönelik hedefler içeren ve önemli keşif veya buluş yapma potansiyeli olan projeleri gerçekleştirecek yurt içindeki bilim insanlarına destek vermek amacıyla başlattığımız 2247 Ulusal Lider Araştırmacılar Programı ile desteklenen lider araştırmacılar İklim Değişikliği, Atık Yönetimi gibi alanlarda yaptıkları çalışmalarla ülkemize katkı sağlıyor.

Sanayinin ihtiyaç duyduğu alanlarda doktora derecesine sahip nitelikli insan kaynağının birlikte yetiştirilmesi ve sanayide doktoralı araştırmacı istihdamının teşvik edilmesi amacıyla başlattığımız TÜBİTAK-2244 Sanayi Doktora Programı kapsamında da ilgili alanlarda 16 farklı üniversite ile 18 farklı sanayi firmasının yaptığı iş birliğiyle 19 projeyi destekliyoruz.

Desteklediğimiz projeler arasında su verimliliğinin artırılması, çevresel sürdürülebilirlik, sürdürülebilir tarım, yerli biyoteknolojik gübre, biyobazlı tutkallar, tekstilde kompozit malzemeler, çevreye duyarlı malzemeler, temiz üretim uygulamaları, cam üretiminde enerji verimliliği, atık sularının geri kazanımı, akıllı şebekelerde enerji yönetimi vb. konular yer alıyor.

Önümüzdeki döneme yönelik planlamalarımız kapsamında ise; Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı tarafından düzenlenen İklim Şurası kapsamında oluşturulan ve Başkanlığını yaptığım Bilim ve Teknoloji Komisyonunda, ülkemizin 2053 net sıfır emisyonu hedefi ve yeşil kalkınma politikası doğrultusunda çığır açıcı Ar-Ge ve yenilik temelli çözümler üretmek için çalışmalar yürüttük.

İklim değişikliğine uyum ve mücadeleye yönelik olarak net sıfır hedefi doğrultusunda geleceğin teknolojilerinin öngörülerek, bu teknolojilerde ülkemizin Ar-Ge ve yenilik kapasitesini geliştirmesine imkan verilmesini ve bu sayede ülkemizin iklim değişikliği krizini orta/uzun vadede fırsata çevirmesini hedefledik. Disiplinlerüstü bütüncül bir yaklaşımla, üniversite, özel sektör, STK ve kamudan 97 uzmanın katılımı ile 40’dan fazla çevrimiçi toplantı yaptık; teknoloji odaklanması kapsamında hedeflerden oluşan 34 ana başlık ve 262 alt başlık belirledik.

Önümüzdeki 20-30 yıllık dönemde uygulanabilecek bu teknolojilere şimdiden odaklanmamızın, ülkemizi Ar-Ge ve Yenilikte ön sıralara taşıyacağına inanıyoruz. TÜBİTAK olarak gerek akademi gerekse sanayi programlarımız aracılığıyla, belirlenen teknolojilere odaklanan konularda önümüzdeki 2-3 yıllık dönemde çağrılar açmayı ve bu konulara öncelikli olarak destek sağlamayı planlıyoruz.

Yine bu alandaki çalışmalarımıza katkı verecek şekilde, Ticaret Bakanlığı koordinasyonunda olan “Avrupa Yeşil Mutabakatı Eylem Planı” kapsamında Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı ile birlikte yürüttüğümüz “Yeşil Büyüme Teknoloji Yol Haritası (TYH)” çalışmaları da bizim için ayrı bir önem taşıyor.

Bu kapsamda, ilk olarak ekonomimiz için kritik olan, sektörlere temel girdiler sağlayan ve karbon emisyonu açısından ön plana çıkan, üretim zincirlerinin ilk aşamalarındaki Demir-Çelik, Alüminyum, Çimento, Kimyasallar, Plastik ve Gübre sektörlerine odaklanacağız.

Yeşil büyümeye yönelik Teknoloji Yol Haritası çalışmaları neticesinde öncelikli Ar-Ge ve yenilik konularını detaylandırmış olacağız. Ülkemizdeki özel sektör kuruluşlarının yeşil büyümeye uyum sağlamalarına imkân tanıyacak teknolojik ihtiyaçlarına yerli çözümler üretecek projeleri de özellikle öncelikli olarak destekleyeceğiz.

Desteklenen projeler aracılığıyla Türkiye ekonomisi ve sanayisinin yeşil dönüşümü, sürdürülebilir bir büyümenin tesis edilmesi ve ülkemizin ihracatında rekabetçiliğinin korunması ve güçlendirilmesine ve böylelikle ülkemizin yeşil kalkınmada lider olma vizyonuna bilim ve teknoloji odağında Kurumumuz olarak katkılarımızı sunacağız.

Ülkemizin 2053 sıfır emisyon hedefine ulaşması için düşük karbon emisyonuna odaklanan teknolojilerin geliştirilmesi projelerine daha fazla destek aktarmayı, bu alanlarda kamu, üniversite ve sanayi iş birliğini sağlamayı, merkez ve enstitülerimizle yeşil dönüşümü sağlayacak Ar-Ge projelerini yürütmeyi sürdüreceğiz.

TÜRKİYE VE ÇİN’İN ORTAK ÇALIŞMASI

SORU: Sürdürülebilir Kalkınma Amaçları odaklı Türkiye’deki ve Çin’deki bilim insanları ortaklaşa bir proje gerçekleştirecek. Bu projede “İklim Değişikliği”, “Karbon Salınımı” ve Sera Gazı Emisyonlarının Düzenlenmesi” başlıkları öne çıkıyor. Bu kapsamda uluslararası anlamda nasıl iş birlikleri gerçekleşiyor?

Türkiye ve Çin’deki bilim insanları arasında gerçekleştirilecek Sürdürülebilir Kalkınma Amaçları odaklı ortak araştırma projelerinin desteklenmesi amacıyla “2564 TÜBİTAK- Çin Ulusal Doğal Bilimler Vakfı (NSFC) Sürdürülebilir Kalkınma Amaçları İkili İş Birliği Çağrısı”nı açtık. Çağrı kapsamındaki iş birliği alanları “İklim Değişikliği”, “Karbon Salınımı” ve “Sera Gazı Emisyonlarının Düzenlenmesi” olarak belirlendi.

Çağrı kapsamında ortak araştırma projesi önermek isteyen Türkiye’deki bilim insanlarının, projeyi birlikte gerçekleştirecekleri Çin’deki araştırmacı(lar) ile “proje ortağı” olarak anlaşmaları gerekiyor. Proje taslağı hazırlandıktan sonra her iki ülkedeki araştırmacılar kendi ülkesindeki ilgili kuruluşa proje önerilerini sunacak, NSFC ve TÜBİTAK tarafından ulusal koşullarına göre değerlendirilen projelerden desteklenmesine karar verilecek olanlar ortak panel değerlendirmesi ile belirlenecek.

Çağrı kapsamında 2 veya 3 projeyi desteklemeyi hedefliyoruz. Özellikle araştırma kuruluşları ve üniversitelerin desteklenmesi öngörülen çağrı kapsamında Türkiye’den özel sektör kuruluşları da proje ekibinde yer alabilecekler.

Ülkemizin küresel nitelikteki sorunların çözümünde aktif rol oynaması amacıyla, ikili ve çok taraflı iş birliği mekanizmalarının aktif kullanımının sağlanması, bu platformlara taraf ülkelerle yakın iş birliği ve koordinasyonun sağlanması, Türkiye’nin uluslararası görünürlüğünün artırılması ve imajının güçlendirilmesi için bilim diplomasisi faaliyetlerinin yoğunlaştırılması, geleneksel ve yeni medya araçlarıyla yürütülen bilim diplomasisi faaliyetlerinin; seminer, konferans, bilgi günü gibi etkinlikler vasıtasıyla sürdürülmesi için çalışmalar yürütmekteyiz.

Bununla birlikte, Türkiye’nin tanıtımına katkı sağlayacak uluslararası nitelikteki organizasyonlara katılım sağlanması, bilim ve teknoloji alanında uluslararası kamuoyu üzerinde etkili olan ve Türkiye ile ilgili çalışmalar yapan kurum ve kuruluşlar, üniversiteler, STK’lar ve kişiler ile uluslararası iş birlikleri geliştirilmesi, bu kapsamda kalkınma sorunlarına yenilikçi ve teknolojiye dayalı çözüm üreten girişimcilerin desteklenmesi için gereken yasal ve finansal zeminin oluşturulması için kamu-özel sektör ortaklıklarının arttırılmasına yönelik çalışmalar yürütmekteyiz.

Yürüttüğümüz ikili ve çok taraflı iş birlikleri aracılığı ile hâlihazırda ülkemizin 11. Kalkınma Planında da yer alan ulusal önceliklerimiz ile uyumlu olan iklim değişikliği, sağlık ve yenilenebilir enerji gibi alanlarda Ar-Ge ve yenilik faaliyetlerinin desteklemesini; ayrıca sürdürülebilir su yönetimi, gıda üretimi ve tüketimiyle bağlantılı bütünleyici kriz yönetimine yatay yaklaşım geliştiren projelerin de desteklenmesini sağladık.

FUAT SEZGİN VE AZİZ SANCAR

SORU: TÜBİTAK insan kaynağı yetiştirme noktasında  en önemli kurumlardan bir tanesi. Bu noktada TÜBİTAK Başkanı olarak geleceğimizi nasıl görüyorusunuz?

Ülkemizin sahip olduğu genç insan kaynağı potansiyelinin yeni dünyada ihtiyaç duyulan yetkinliklere göre yetiştirilmesi ve mevcut yeteneklerin sürekli geliştirilmesi için çaba gösteriyoruz. Temel stratejimizi ulusal hedeflere odaklanmış nitelikli beşeri sermaye üzerine kurguladık.

Başarılı öğrencilerimizi ortaokul ve lise çağında tespit ve teşvik etmek, ülkemizin ihtiyaç duyduğu araştırmacıların yetiştirilmesine katkı sağlamak amacıyla ortaokul, lise ve üniversite düzeyinde araştırma proje yarışmaları, bilim olimpiyatları düzenliyoruz.

Lisans, yüksek lisans, doktora öğrencilerine  öğrenimleri sırasında ve doktora sonrası aşamalarda burs, araştırma desteği, staj imkanı, mentorluk, bilimsel etkinliklere katılma ve bilimsel etkinlik düzenleme desteği veriyoruz. Kısacası, ortaokul sıralarından itibaren her daim öğrencilerin ve araştırmacıların yanında yer alıyoruz.

Ortaokul ve lise öğrencilerinin temel bilimler ve bilgisayar bilimleri alanlarına ilgilerini artırmak, çalışmalarını yönlendirmek ve bu alanlarda özel eğitim olanakları sağlamak yolu ile gelişmelerine katkıda bulunmak amacıyla her yıl Matematik, Fizik, Kimya, Biyoloji, Bilgisayar, Ortaokul Matematik ve Ortaokul Bilgisayar dallarında düzenlenen 2202 – Bilim Olimpiyatları programının kapsamına bu yıl Astronomi-Astrofizik dalı eklendi.

Uluslararası ve Bölgesel Bilim olimpiyatlarında öğrencilerimiz 2002 yılına kadar toplam 19 Altın, 68 Gümüş, 129 Bronz Madalya ve 29 Mansiyon ödülü; 2002 yılından bu yana toplam 119 Altın, 307 Gümüş 325 Bronz Madalya ve 49 Mansiyon ödülü alarak ülkemizi onurlandırdı.

Macaristan’ın Eger kentinde düzenlenen 11. Avrupa Kızlar Matematik Olimpiyatı’na ülkemizi temsil eden 4 öğrencimiz performanslarıyla toplam puan sıralamasında 31 Avrupa ülkesi arasında 1 altın, 2 gümüş ve 1 bronz madalya  ile 2. sırada yer alarak tarihi bir başarı elde etti.

Bu yıl ikincisi düzenlenen Avrupa Kızlar Bilgisayar Olimpiyatı ülkemizin ev sahipliği ile yaklaşık 50 ülkenin katılımı ile 16-23 Ekim 2022 tarihleri’nde Antalya’da yapılacak.

Uluslararası Regeneron ISEF Bilim ve Mühendislik Yarışması (International Science and Engineering Fair), Society for Science & the Public adlı dernek tarafından ve birçok başka kurumsal, akademik sponsorlar ile birlikte, ABD’nin çeşitli şehirlerinde lise seviyesinde düzenlenen dünyanın en büyük bilim yarışması olma özelliğini taşıyan ve her yıl birçok ülkeden 1.100’ün üzerinde projeyle yaklaşık 1.800 öğrencinin katılımıyla gerçekleşen bir yarışmadır.

ABD’nin Georgia eyaletinin başkenti Atlanta şehrinde  düzenlenen yarışmaya bu yıl 63 ülkeden 1.140 projenin sahibi 1.750 öğrenci katılım sağlamıştır. Bu yıl Uluslararası Regeneron ISEF Bilim ve Mühendislik Yarışmasına katılmak üzere ülkemizi temsilen seçilen 13 projenin sahibi 16 öğrenci arasından 3 projenin sahibi 4 öğrencimiz özel ödül, 4 projenin sahibi 6 öğrencimiz ise Regeneron ISEF büyük ödülü kazandı. Büyük ödül kazanan öğrencilerimizden 3 projenin sahibi 4 öğrencimiz aynı zamanda özel ödüle de layık görüldü.

2021 yılında 34 ülkenin 114 projeyle yarıştığı 32.’si düzenlenen Avrupa Birliği Genç Bilim İnsanları Yarışması’nda ülkemizi temsil eden 6 projenin 5’i ödüle layık görüldü, 5 genç bilim insanımız 8 ödül kazandı.

Bilim tarihi alanındaki çok kıymetli çalışmalarıyla dünya bilim tarihinde yeni bir çığır açan Prof. Dr. Fuat SEZGİN’in anısını yaşatmak, bilimsel mirasına sahip çıkmak ve Hocamızın tarih, kültür ve medeniyet müktesebatımıza katkılarını ortaya koymak amacıyla “Bilim Tarihi” alanında çalışmalar yapan bilim insanlarına yönelik bir dizi destek programları başlatıldı.

Bu kapsamda; doktora eğitimi sırasında veya sonrasında bilim tarihi alanında yurt dışında araştırma yapmak isteyen araştırmacılarımız, doktora eğitimini tamamladıktan sonra ülkemizde bir kuruluşta bilim tarihi alanında doktora sonrası çalışmalarını sürdürmek isteyen araştırmacılarımız, üniversitelerimizde bilim tarihi ile ilgili bölümlerde yüksek lisans veya doktora eğitimi alan öğrencilerimiz, bilim tarihi alanında yurt dışında bir üniversitede doktora eğitimi alan öğrencilerimiz için önemli burs imkânları sunuyoruz.

Nobel ödüllü bilim insanımız Aziz SANCAR adına 2022 yılı Ocak ayında Aziz Sancar Yurt Dışı Doktora Sonrası Araştırma Burs Programını başlattık. Prof. Dr. Aziz SANCAR, başvurular içinden bizzat seçeceği araştırmacılar ile laboratuvarında birlikte çalışacak.

Ülkemiz açısından stratejik öneme sahip araştırma alanlarında yürütecekleri projelerle, alanlarında yaptıkları üst seviye bilimsel ve/veya teknolojik çalışmalar ile Milli Teknoloji Hamlesine destek verecek gençlerimiz ve bilim insanlarımız, 2023 yılı hedeflerimize, 2053 ve 2071 vizyonumuza uygun bir Türkiye’yi inşa edecekler.

Milli Teknoloji Hamlesini gerçekleştirecek nitelikli insan kaynağını yetiştirmek için 2018 yılından itibaren Havacılık, Uzay ve Teknoloji Festivali TEKNOFEST’i düzenliyoruz. Toplumun tamamında teknoloji ve bilim konusunda farkındalık oluşturmayı, Türkiye’nin bilim ve mühendislik alanlarında yetişmiş insan kaynağını artırmayı hedefleyen TEKNOFEST, teknoloji yarışmaları ile geleceğin teknolojilerini üretecek gençlere de ilham veriyor.

TEKNOFEST ile gençlerin bilime dokunmasına ve geleceğin güçlüklerine çözüm bulmak için ellerini taşın altına koymalarına yakından şahit oluyor ve bu yolda onları teşvik ederek, heyecanlarına ortak oluyoruz.

Geleceğin mühendisleri, astronotları, bilim insanları, teknoloji girişimcileri olmayı hayal eden, Türkiye’nin geleceğini inşa etmek isteyen, dünyamızın karşılaştığı ve karşılaşacağı küresel sorunlar için elini taşın altına koymaktan çekinmeyen ve “ben de varım” diyebilen herkesi, gerek yarışmacı olarak gerekse ziyaretçi olarak TEKNOFEST heyecanını yaşamaya davet ediyoruz.

Deneyap Teknoloji Atölyelerinde verilen proje geliştirme odaklı eğitimler sayesinde bilim ve teknoloji alanında farkındalık yaratan, Ar-Ge becerileri gelişmiş, güncel teknolojilerle erken dönemde karşılaşmış, takım çalışması tecrübesi kazanmış, yaratıcı düşünme, yenilikçi düşünce, eleştirel düşünme, karmaşık problemleri çözme becerisi, etkili iletişim, liderlik becerileri yüksek, üretken, sorumluluk sahibi olma bilinci edinmiş, bilim ve teknoloji projeleri üreten gençleri yetiştiriyoruz.

Atölyeleri en güncel teknolojik ürünler ile donatıyor, orada öğrencilerimizin tanışmalarını, sosyalleşmelerini ve kendilerini geliştirmelerini sağlıyoruz. Geleceğin bilim insanları, araştırmacıları, girişimcileri olabilecek bu gençler ülkemizin gelişmesinde ve ileriye gitmesinde ve en önemlisi de “Milli Teknoloji Hamlesi”nin gerçekleşmesinde rol alacaklar. Çok büyük işler başarabilecek potansiyele sahip olduğuna inandığımız gençlerimiz, öğrencilerimiz bilim ve teknoloji ekosistemine büyük yarar sağlayacaklar.

Gelecek için umutluyuz ve ”Ben de varım, geleceğin güçlükleri için ben de elimi taşın altına koyup çözüm üreteceğim” diyen gençlerimizin her zaman yanındayız. Birlikte başaracağız!

KAYNAK: HABER7
Yorumlar

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.