İstanbul Büyükşehir Belediyesi ve Türkiye Belediyeler Birliği Başkanı Ekrem İmamoğlu ile İstanbul’un birçok belediyesindeki yöneticilerin gözaltına alınıp tutuklanması üzerine başlayan barışçıl protestolarda 300’den fazla öğrenci tutuklanmıştı.
İstanbul Büyükşehir Belediyesi ve Türkiye Belediyeler Birliği Başkanı Ekrem İmamoğlu ile İstanbul’un birçok belediyesindeki yöneticilerin gözaltına alınıp tutuklanması üzerine başlayan barışçıl protestolarda 300’den fazla öğrenci tutuklanmıştı.
Öğrencilerin birçoğu yapılan itirazlar sonucu tahliye edilirken, 42’sinin tutukluluğuna yapılan itirazlar ise reddedilmişti.
Saraçhane protestolarına katıldıkları gerekçesiyle gözaltına alınan 8’i gazeteci, 4’ü avukat, büyük çoğunluğu öğrenci 99 kişi hakkında açılan davanın görülmesine İstanbul 62. Asliye Ceza Mahkemesi’nde, yine büyük çoğunluğu öğrenci 90 kişi hakkında açılan davanın görülmesine ise İstanbul 65. Asliye Ceza Mahkemesi’nde başlandı.
Duruşmalar öncesinde Emek-Barış Güçleri, üniversite öğrencileri ve tutuklu öğrencilerinin ailelerinin kurduğu Anne Baba Dayanışma Ağı’nun çağrısıyla adliye önünde bir basın açıklaması düzenlendi. TTB Merkez Konseyi II. Başkanı Dr. Pınar Saip ile İstanbul Tabip Odası’nın yönetici ve üyeleri de açıklamaya katıldı.
Anne-Baba Dayanışma Ağı tarafından yapılan açıklamada anayasal haklarını kullanarak toplantı ve gösteri yürüyüşü düzenleyenlere yönelik şiddet, gözaltı ve tutuklamaların hukuksuz olduğunun altı çizildi. Açıklamada “Anayasa’da tanımlanan kişilerin düşüncelerini ifade etme hakkına rağmen çocuklarımız tutuklandı, şiddete maruz kaldı. Haftalardır her günümüz adliyede geçiyor. Biz çocuklarımızla gurur duyuyoruz ve onlar için adalet istiyoruz” denildi. Üniversite öğrencileri ve Emek-Barış Güçleri tarafından yapılan açıklamada ise gençlik için çizilen umutsuz, duyarsız, bir an önce yurtdışına çıkmak isteyen, apolitik görüntüsünün gerçek olmadığının bizzat gençlik tarafından boşa çıkarıldığı ifade edildi. Açıklamada şu ifadelere yer verildi: “İşte buradayız. Siyaset yapıyoruz. Demokrasiyi savunuyoruz ve sonuna kadar savunmaya devam edeceğiz. Bize ‘Aman kızım, aman oğlum, siyasete karışmayın, ülkeyi sen mi kurtaracaksın’ diyorlardı. Evet, biz kurtaracağız. İstedikleri kadar yargılasınlar, bu yoldan asla dönmeyeceğiz!”
Yargılanan Öğrencilerin Aileleri Duruşmalara Alınmadı
Öte yandan davalar ve basın açıklaması gerekçe gösterilerek Çağlayan Adliyesi’nin çevresi polis bariyerleri ile kapatıldı. Yargılanan öğrencilerin aileleri de duruşmalara alınmadı. Duruşmaya girmek için ısrar eden bir üniversiteli de gözaltına alındı. İstanbul 62. Asliye Ceza Mahkemesi’nde görülen duruşmada 8 gazeteci ve 4 avukatın dosyaları ayrıldı. Duruşmaya katılan İstanbul Barosu Başkanı Av. İbrahim Kaboğlu ve sanık avukatları derhal beraat talep ederken, savcı ise tüm sanıkların ifadelerinin alınmasının ardından esas hakkındaki mütalaanın açıklanacağını bildirdi. İstanbul 62. Asliye Ceza Mahkemesi’nde görülen duruşmada ise salon yetersizliği gerekçe gösterilerek dosyanın 45’er kişi olarak ikiye ayrılmasına karar verildi. Davalar, ileri tarihlere ertelendi. (BSHA – Bilim ve Sağlık Haber Ajansı)
