Van’ın Başkale ilçesinde Gelincik Sınır Kapısı’nın yeniden açılmasını isteyen iş insanı Tarık Ertuş, güçlü ve zayıf yönleriyle değerlendirdiği …
Van’ın Başkale ilçesinde Gelincik Sınır Kapısı’nın yeniden açılmasını isteyen iş insanı Tarık Ertuş, güçlü ve zayıf yönleriyle değerlendirdiği ilçede açılacak kapının Van ve Türkiye ekonomisi için önemli bir kazanç kapısı olacağını söyledi.
VAN (İGFA) – Van’da Nayifoğlu ve Mia İnşaat Şirketi Yönetim Kurulu Başkanı olan iş insanı Tarık Ertuş Van Başkale gelincik sınır kapısı hakkında önemli açıklamalarda bulundu.
Tubittum Dergisi’nden Hikmetullah Yetkin ile yaptığı röportajda iş insanı Ertuş, Başkale için 2010 yılının dönüm noktası olduğunu ifade etti. 2010’dan önce Başkale’nin Türkiye’nin en şanslı ilçelerinden biri olduğunu belirten Ertuş, “Kazan kazan mantığıyla herkesin istifadesi sağlanırdı. Bu sınır ticareti ilçemizi ihya etmişti. 2010 yılı öncesi Başkale Van’ın en zengin ilçelerinden biriydi” dedi.
Gelincik Sınır Kapısı’nın açılmasının Başkale için hayati önemde olduğunu kaydeden Ertuş, ” O dönemde kazanılan paralarla Başkale’li hemşerilerimizin birçoğu Van’da yatırım yaptı. Başkale şu an ise ekonomik anlamda en kötü ilçelerden biri konumunda. Güvenlik gerekçesiyle sınırın kapatılması ile birlikte, insanlar adeta sudan çıkmış balığa döndü. Yıllardır at sırtında getirdiği ürünlerle geçinen insanımız, ciddi bir mağduriyet yaşadı” dedi.
Başkale’nin güçlü ve zayıf yönlerine bakıldığında elbetteki güçlü yanları ve fırsatları olduğunu belirten Tarık Ertuş, “1992-93 yıllarında açık olan Gelincik Sınır Kapısı vesilesiyle, Tekirdağ’a kadar birçok insan istifade ediyordu. Bir buçuk yıl açık kaldıktan sonra kapatılan sınır kapısı, büyük mağduriyetlere neden oldu. İlçemiz için hatta Van ve ülkemiz için önemli bir kazanç kapısı olan Gelincik Sınır Kapısı mutlaka açılmalıdır” çağrısında bulundu.
“TÜRKİYE’NİN İKİNCİ PAMUKKALESİ OLARAK NİTELENDİRİLEN MUHTEŞEM TRAVERTENLERİMİZ VAR “
Başkale’nin değerlendirilmesi gereken doğal yeraltı ve yerüstü kaynakları olduğunu ifade eden Ertuş, Türkiye’nin ikinci Pamukkale’si olarak nitelendirilen muhteşem travertenlerinin de burada olduğunu belirterek, “Doğduğum yer olan Dereiçi köyündeki bu doğa harikasına ciddi anlamda turist çekilebilir. Yine Yavuzlar köyünde bulunan ve peri bacaları bilinen ve Kapadokya’dan yola çıkılarak Vanadokya olarak anılan turizm harikasını barındırıyoruz. Türkiye’de ender görülen doğal güzelliklerden birisi olan bu bölgeye yerli ve yabancı turist akışı sağlanabilir” dedi.
Türkiye’nin en fazla küçükbaş hayvan sayısı Van’da bulunduğunu ve ilçeler arasında Başkale’nin ön sıralarda yer aldığını kaydeden Ertuş, geniş arazilere sahip Başkale’de önemli oranda tarım ürünleri elde edilebileceğini söyledi. “Şu anda yün para etmediği için köylüler çöpe atıyor” diyen Ertuş, “Oysa bugün Avustralya’da Merinos Vadisi’nde yün işlemeciliği ile yüzden fazla inovatif ürün elde ediliyor. Başkale’de yün işlemeciliği ile ilgili işletme açılırsa, özellikle kadın istihdamına yönelik önemli bir adım atılmış olur. Bildiğiniz gibi genç nüfusun fazla olduğu ilçemizde önemli oranda bir işsizlik söz konusudur. Açılacak yeni işletmelerin ciddi bir istihdam kapısı olacağına inanıyorum. Başkale’de ciddi bir süt varlığı bulunuyor ancak süt ve süt ürünlerinin ekonomiye kazandırılması konusunda yeterince istifade edilemiyor. İlkel şartlarda süt sağımı yapılıyor. Başkale’de kurulacak bir süt toplama merkezi veya başta peynir olmak üzere süt ve süt ürünleri ile ilgili bir fabrikanın kurulması çok şeyi değiştirecektir. Eskiden ilçede mandıracılar vardı şu anda yok” diye konuştu.
“YÜN İŞLEMECİLİĞİ VE ONİKS TAŞI ÖZELLİKLE KADIN İSTİHDAMINA KATKI SUNULABİLİR”
Yüzüklerde ve tesbihlerde kullanılan ve ayrılık ve şans taşı olarak bilinen oniks taşının da Başkale’de çıktığını anlatan iş insanı Tarık Ertuş, “Yüzyıllar sonra fosilleşerek ortaya çıkan bu değerimizi işleyebiliriz. Açılacak atölyelerde el işlemeciliği ile kadın istihdamının önü açılabilir. Endemik bir bitki türü olan sirname de değerlendirilebilir. Yeraltı ve yerüstü kaynakları, turizm değerleri ile tarım ve hayvancılık faktörleri dikkate alınarak tüm bu değerlerimiz kalkınma ajansları ve kooperatifçilik aracılığıyla yerel ve kırsal kalkınma sağlanabilir. İlgili kurumlarla işbirliği önemlidir. Başkale projelerle el atılması gereken bir ilçemizdir” dedi.
