Azerbaycan dönüşü gazetecilerin sorularını yanıtlayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, gündeme dair önemli değerlendirmelerde bulundu. TTB’NİN ‘KİMYASAL …
Azerbaycan dönüşü gazetecilerin sorularını yanıtlayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, gündeme dair önemli değerlendirmelerde bulundu.
TTB’NİN ‘KİMYASAL SİLAH’ İDDİASINA ÇOK SERT CEVAP
Cumhurbaşkanı Erdoğan: “TSK’nın bugüne kadar kimyasal silah kullanmak gibi taksiratı yoktur. Bütün adımlarını uluslararası hukuk çerçevesinde atmıştır, atmaya da devam edecektir. Bunun peşini kesinlikle bırakmayacağız. Hem tazminat hem ağır ceza davaları açarak üzerine üzerine gideceğiz.” dedi.
Soru-Cevap
“BU BENİM GİZLİ POLİTİKAM DEĞİL”
SORU: Birisi İzmir Milletvekilli Mehmet Ali Çelebi’nin AK Parti’ye katılım töreninde çok çocuk tavsiyesinde bulundunuz. Buradaki bir ifadeniz üzerinden HDP, CHP, Gelecek, Deva gibi partiler bunu istismar ettiler, “Kürtlere yönelik söyledi” dediler. Kürtleri mi orada kastettiniz?
Ben her zaman açık açık en az 3 çocuk diyorum zaten. Bu benim gizli bir politikam değil ki. Böyle bir şeyi hiçbir zaman gizlemedim zaten. Orada da söylediğim çok açık ama onların istismarı bitmez. Onların istismarına cevap yetiştirmeye de gerek yok.
TTB’NN TÜRK ASKERİNE YÖNELİK KİMYASAL SİLAH SUÇLAMASI
SORU: Bir de PKK’nın siyasi uzantıları, Türk Silahlı Kuvvetlerinin yürüttüğü operasyonlarla ilgili olarak “kimyasal silah kullanılıyor” diye bir kampanya başlattı. Milli Savunma Bakanlığı da bu konuda bir açıklama yaptı. Bu konuda ne söylersiniz?
Bu konuyla ilgili arkadaşlarıma da söyledim ve Hulusi Paşa ile de bunu tekrar tekrar konuştuk. Arkadaşlar hemen süratle davaları açtılar ve bunun peşini kesinlikle bırakmayacağız. Hem tazminat hem ağır ceza davaları açarak üzerine üzerine gideceğiz. Silahlı Kuvvetlerimizin bugüne kadar kimyasal silah kullanmak gibi bir taksiratı yoktur. Attığı bütün adımları uluslararası hukuk neyi gerektiriyorsa bu çerçevede atmıştır ve bu çerçevede atmaya da devam edecektir. Bu, bunların namussuzluklarındandır, ahlaksızlıklarındandır. Bunlar ilk defa da bu iftiraları atıyor değiller. Bunlar densizdir, bunlar ahlaksızdır. Ordumuza hep attıkları çamur budur. Çamur at, tutmazsa iz bırakır diye düşünüyorlar. Bu komünizmin, komünistlerin de en önemli şiarıdır. Bunlar da onların artıkları olduğu için bu tür iftiraları her zaman atacaklardır. Biz de hukuk içerisinde ne gerekiyorsa bunlara bunun hesabını orada soracağız.
‘FUTBOLU ONDAN ÇOK ÇOK İYİ BİLİRİM’
SORU: Meclis’te gerçekleştirdiğiniz konuşmanızda Kılıçdaroğlu’na “Çık karşımıza. Hodri meydan. Aday ol.” dediniz. Fakat Kılıçdaroğlu, bir futbol tabiriyle topu karşı alana yıkmaya çalışıyor. Değişik bir stratejisi var. Sizi televizyonda tartışmaya davet ediyor. Kaçak mı güreşiyor acaba kendisi?
Böyle sağa sola topu atmakla işi kurtaramaz. Zira futbolu ondan çok çok iyi bilirim. O, bu işin çok acemisi. Kim kalede, kim orta sahada, kim geri dörtlüde veya kim forvette oynaması gerekir bunu bilmez. Lefter’i kaleci olarak tanıtan bir adamdan bir şey olmaz.
‘KENDİNDEN DUYUNCA BEN DE ŞOK OLDUM’
SORU: Seçime giden süreçte muhalefet sırayla Amerika Birleşik Devletleri’ni ziyaret ediyor. Önce CHP, şimdi İYİ Parti… Kılıçdaroğlu, Amerika’da 8 saat boyunca neredeydi tartışması var. Hamburger yemeye gittiğini söyledi. Dün İYİ Parti’den bir açıklama geldi. Amerika’daki heyetten Genel Başkan Yardımcısı “biz hamburger yemeye gelmedik” dedi. Hem ziyaretleri hem de bu karşılıklı yorumları nasıl okuyorsunuz?
Türkiye’de hamburgerci dükkanları filan bitmiş değil. Fakat yani bunu Kılıçdaroğlu’nun bizzat kendinden duymamış olsak ben bile “gerçekten böyle bir şey oldu mu” derdim. Ama maalesef kendinden dinledik; yani bir benzin istasyonuna uğramışlar, orada bir hamburgerci dükkanı görünce orada yemişler. Bunu bizzat kendisi söyleyince gerçekten ben de şok oldum. Yani böyle bir şey yapmış olsan bile söylemeye gerek yok. Bu da siyasetin ne kadar acemisi olduğunu ortaya koyuyor. Tabii bir de onunla kalmadı. Yapılmakta olan Türken Foundation binasının karşısına geçip orada çekim yaptı. Buradan da aile kavramına yönelik bizim şu anda ileri sürdüğümüz teze, güya tersinden bir yaklaşımla sataştı; “Önce sen kendi ailenin, kızlarının, oğlunun buraya yapmış olduğu destekleri açıkla” gibi bir yaklaşımın içerisine giriyor. Bu da hukuk bilmezliğin, aile kavramını tanımazlığın bu adamda ne kadar ileri olduğunu gösteriyor. Biz aile kavramını inşallah bu başörtüsü meselesiyle ilgili çalışmanın içerisine alacağız. Arkadaşlarımızla gerek ilgili kamu görevlileri gerek akademisyenlerle geniş bir çalışma yaptık. Bu çalışmayı da arkadaşlarımız nihayete erdirdiler. En son dün akşam da bana sundular, gördük, baktık. Kısa zamanda bunu da kamuoyuna inşallah sunacağız. Tabii bu kadar açtığımız davalardan bundan tazminatları koparıyoruz. Şimdi bundan da yine tazminatı koparacağımıza inanıyorum. Türken Foundation, yine bundan şöyle bir miktar para alacak.