Koalisyon güçleri Suriye’nin Dera, Suveyda ve Kuneytra şehirlerine yoğun silah, cephane ve savaşçı sevk ediyor. Ürdün sınırında bulunan Al Tanf’ı …
Koalisyon güçleri Suriye’nin Dera, Suveyda ve Kuneytra şehirlerine yoğun silah, cephane ve savaşçı sevk ediyor. Ürdün sınırında bulunan Al Tanf’ı ana üs olarak kullanan Koalisyon güçleri, güneyde açılacak cephe için 30 bin kişilik yeni bir ordu kuruyor. Bölgedeki isimler, Dürzilerin ilk kez fiilî olarak dâhil olacağı savaşla ilgili Rukban kampında, Al Tanf’tan Megavir es-Savra, Suveyda’dan El-Balus ve Dera’dan Şehit Haldun ez-Zoubi grubu başta olmak üzere birçok muhalif yapının katıldığı toplantıda müşterek operasyon odası kuruldu.
YENİ TUGAYLAR KURULDU
Bölgede geniş çaplı bir savaş hazırlığının yapıldığını belirten muhalifler, yeni tugayların kurulduğunu aktardı. Dera- Kuneytra-Suveyda-Tanf hattından Esad ve İran güçlerini hedef alacak saldırılara Suveyda’da bulunan Dürziler de destek verecek. Koalisyon güçleri bunun yanında Suriye’nin farklı bölgelerindeki silahlı gruplara da ‘bölgede birlikte savaşalım’ teklifi götürdü. ABD öncülüğündeki koalisyon temsilcileri Suriyeli muhalif savaşçılara 1.100 dolar maaş vaadinde bulundu. En düşük rütbeli komutana teklif edilen ücret ise aylık 2 bin dolar. Suriye içerisinden ve Suriye dışında yaşayıp koalisyonun teklifini kabul eden muhalif asker ve subaylar Ürdün üzerinden bölgeye taşınıyor. ABD ve müttefikleri Rukban’da yapılan toplantıda bölgenin 8 ila 14 aylık süreçte rejim ve İran güçlerinden temizlenebileceğini belirtti. Pentagon ve CIA temsilcilerinin katıldığı toplantıda ilk defa özerklik ifadesi telaffuz edildi ve Suveyda, Kuneytra, Dera aksının özerk yapı olarak tanınacağı belirtildi. Muhalifler, Koalisyon kanadının kendilerine ihtiyaç duyacakları tüm silah, cephane ve zırhlı araç ve diğer gereksinimlerin listelenmesini istedikleri bilgisini paylaştı. Özerklik vaadi ile birlikte bir diğer çarpıcı taahhüt ise muhaliflere uçaksavar verileceğinin iletilmesi oldu.
İSRAİL VE ÇİN BÖLGEYE GİREBİLİR
Dera-Tenef-Suveyda aksında Koalisyon merkezli gelişmelere paralel bir diğer çarpıcı olay ise Rusya’nın Şam ve çevresinde konuşlu S-300 füzelerini sökmesi oldu. İsrailli Image International isimli şirket, sökülen füzelere ait görüntüleri yayınladı. Füzelerin Tartus Limanı’nda bir Rus gemisine yüklendiği ve Novorosky’e gitmek üzere yola çıktığı öğrenildi. Rusya, S-300 füzelerini 2018 yılında bölgeye taşımış ve rejim güçlerinin hizmetine ücretsiz olarak vermişti. Rus kaynaklar taşıma işleminin Ukrayna savaşındaki hava savunma ağını güçlendirme amaçlı olduğunu savunurken, Arap uzmanlar bu kararın alınmasında İsrail ve ABD baskının etkin olduğu iddiasını dillendiriyor. Rus hava savunma sistemlerinin sökülmesi diğer yandan Dera, Suveyda ve Kuneytra’da yapılacak savaşa İsrail’in de hava desteği vereceği şeklinde yorumlanıyor. ABD ve müttefiklerinin güneydeki savaş hazırlığı sürerken Şam rejimi Çin’den 50 insansız hava aracı aldı. Ulaşılan bilgilere göre, Tartus Limanı’na Çin’den gelen toplam insansız hava aracı sayısı 150. Bu araçlardan 50’si Yemen’deki Husilere, 50’si Hizbullah’a ve geri kalan 50 SİHA-İHA ise Esad rejimine verilecek.
OLASI ANKARA-ŞAM YAKINLAŞMASI KORKUTTU
Bölgede yaşanan gelişmeleri değerlendiren emekli Tuğgeneral Fahri Erenel, Batılı güçleri harekete geçiren esas unsurun Ankara-Şam yakınlaşma ihtimali olduğunu öne sürdü. Erenel “Türkiye’nin PKK-PYD terör koridoruna müdahalesini engellemeye çalışanlar bir yandan Yunanistan’ı kışkırtarak tüm enerjimizi Ege’ye kanalize etmeye çalışıyor. Diğer yandan ise Suriye’yi bölecek ve İsrail’e yeni alanlar açacak projeleri hayata geçirmeye çalışıyor” dedi. Erenel’e göre bu hamle savaşı ve kaosu daha uzun süreye yayma stratejisinin bir parçası. İsrail’in Golan sonrası Suriye’den koparmak istediği ikinci yerleşke Suveyda. Hâlen İsrail bürokrasisi ve orduda üst düzey birçok Dürzi görev yapıyor. Tel Aviv’in hesabı Suveyda’nın rejimden koparılması sonrası yapılacak bir referandum ile İsrail’e bağlamak. MOSSAD ve İsrailli STK’ların bu konuda yapılmış birçok raporu bulunuyor. Erenel’e göre bu hamle, savaşı ve kaosu daha uzun süreye yayma, Suriye’yi bölme stratejisinin bir parçası.
TERÖRİSTLERİN KAHPE PLANI
PKK terörü kanlı yüzünü bu sefer Irak’ın Süleymaniye şehrinde gösterdi. Kandil de Irak ve Suriye’de MİT ile TSK’nın operasyonları ile etkisiz hâle getirilen elebaşlarının intikamını Iraklı Türkmenlerden alma planını uygulamaya koydu. Teröristler Irak Türkmen Cephesi (ITC) görevlisi Necmettin Veli Abdullah’ın aracına yerleştirdiği uzaktan kumandalı bombayı patlattı. Abdullah ağır yaralı olarak hastaneye kaldırılırken ITC Sözcüsü Mehmet Seman Ağaoğlu, “PKK, örgüt destekçisi Suheyl Aziz Hurşit’in öldürülmesi sonrası Türkmen sivillere saldırı kararı aldı” dedi. Gazetemize konuşan saha kaynakları olayda, Lahor Talabani’nin de desteğinin olduğunu ileri sürdü.
LAVRION KAMPINDA TERÖR PROPAGANDASI YAPILIYOR
İçişleri Bakan Yardımcısı ve Bakanlık Sözcüsü İsmail Çataklı, Yunanistan’daki Lavrion kampında açık şekilde örgüt propagandası yapıldığını söyledi. Yunanistan’ın terör örgütü PKK’ya desteğinin yıllardır bilindiğine dikkati çeken Çataklı, “Terör örgütünün Avrupa yapılanması tarafından Lavrion Kamp sorumlusu olarak faaliyet yürüten ‘Hafız Mahir’ kod adlı Mahmut Yıldız’ın ülkemizden terör örgütüne katılım için Yunanistan’a geçiş yapacak şahısların illegal geçişleriyle ilgilenmek üzere görevlendirildi. Kamp sorumlusu olarak ‘Çektar’ kod adlı Özcan Ergün’ün görevlendirildiğini bizim de bildiğimizi bilsinler. Kamp içerisinde her terör örgütü adına bir sorumlunun bulunduğu, sorumluların Kandil’den atama yoluyla belirlendiğini bilsinler, bizim bildiğimizi de bilsinler. Genel sorumlunun ‘Nurhak’ kod adlı Urfalı, örgütlenme sorumlusunun ‘Baran’ kod adlı Mardinli, dış ilişkiler sorumlusunun ‘Hafız’ kod adlı Diyarbakırlı, kadın sorumlusu ‘Mizgin’ kodlu Diyarbakırlı olduğunu da yine ifade edelim. Komşu ülkeler olarak aramızda sıkıntılar olabilir ama Yunanistan’ı bu konuda bir devlet gibi davranmaya davet ediyoruz. PKK ile mücadele edecek ve onu yenecek gücümüz var, bunu da yapıyoruz. Son teröristlerin peşindeyiz ancak Lavrion Kampı, gelecekte Yunanistan’ın Kandil’i olursa o zaman ortaya çıkacak durumla kendileri baş edebilirler mi bunu iyi düşünsünler. Onun için uyarıyoruz, terörü desteklemeyin” dedi.