Prof. Dr. Hasan Sözbilir, “Bu bölgede Ege Denizi’nden karaya doğru hem Çeşme Yarımadası hem de Sakız Adası’na doğru uzanan faylar bulunmaktadır …
Prof. Dr. Hasan Sözbilir, “Bu bölgede Ege Denizi’nden karaya doğru hem Çeşme Yarımadası hem de Sakız Adası’na doğru uzanan faylar bulunmaktadır. Bu fayların uzunluklarına göre gelecekte üretebilecekleri en büyük depremler 6.5 ile 7.3 arasında değişmektedir” dedi.
Afet ve Acil Durum Yönetimi Başkanlığı Deprem Dairesi Başkanlığı (AFAD) verilerine göre, Ege Denizi’nde saat 01.08’de, 4.4 büyüklüğünde deprem meydana geldi. Merkez üssü İzmir’in Çeşme ilçesi olan depremin 7,27 kilometre derinliğinde olduğu açıklandı. DEÜ DAUM Müdürü Prof. Dr. Hasan Sözbilir, depremlerle ilgili DHA’ya açıklamada bulundu.
Sözbilir, “Bu bölgede tarihsel deprem kataloglarındaki bilgilere göre 4 Nisan 1881 tarihinde 7.3 büyüklüğüne varan bir deprem meydana gelmistir. Bu depremde Sakız Adası ile Çeşme ve Alaçatı yerleşimleri 9 şiddetinde sarsılmıştır. Çok sayıda can ve mal kaybı yaşanmıştır. Binaların önemli bir bölümü yıkılmış, geri kalanlar ise hasar görmüştür. Gerek Sakız Adasında gerekse Çeşme yarımadasında çok sayıda can ve mal kaybına neden olmuş ayrıca tsunami yaşanmıştır” dedi.
“BU FAYLARIN ÜRETEBİLECEĞİ EN BÜYÜK DEPREM 6.5 İLE 7.3 ARASINDA”
Çeşme açıklarında ve Sakız Adası’nın güney doğusunda meydana gelen bugünkü depremin odak mekanizma çözümlerine göre, deniz altı fayından kaynaklandığına dikkat çeken Prof. Dr. Sözbilir, “Bu bölgede Ege Denizi’nden karaya doğru hem Çeşme Yarımadası hem de Sakız Adası’na doğru uzanan faylar bulunmaktadır. Bu fayların uzunluklarına göre gelecekte üretebilecekleri en büyük depremler 6.5 ile 7.3 arasında değişmektedir” diye konuştu.
Prof. Dr. Sözbilir, Çeşme-Alaçatı başta olmak üzere Karaburun Yarımadası ve Urla ile Seferihisar çevresindeki yerleşimlerin yapı stoku açısından incelenmesi, yapıların olası yıkıcı depreme karşı dirençlerinin ölçülmesi ve Çeşme yarımadasında tsunami tehlikesi düzeyi konusunda çalışmaların yapılması gerektiğini kaydetti.