enflasyonemeklilikötvdövizakpartichpmhp
DOLAR
34,5608
EURO
36,3267
ALTIN
2.912,80
BIST
9.659,96
Adana Adıyaman Afyon Ağrı Aksaray Amasya Ankara Antalya Ardahan Artvin Aydın Balıkesir Bartın Batman Bayburt Bilecik Bingöl Bitlis Bolu Burdur Bursa Çanakkale Çankırı Çorum Denizli Diyarbakır Düzce Edirne Elazığ Erzincan Erzurum Eskişehir Gaziantep Giresun Gümüşhane Hakkari Hatay Iğdır Isparta İstanbul İzmir K.Maraş Karabük Karaman Kars Kastamonu Kayseri Kırıkkale Kırklareli Kırşehir Kilis Kocaeli Konya Kütahya Malatya Manisa Mardin Mersin Muğla Muş Nevşehir Niğde Ordu Osmaniye Rize Sakarya Samsun Siirt Sinop Sivas Şanlıurfa Şırnak Tekirdağ Tokat Trabzon Tunceli Uşak Van Yalova Yozgat Zonguldak
İstanbul
Az Bulutlu
11°C
İstanbul
11°C
Az Bulutlu
Salı Çok Bulutlu
11°C
Çarşamba Çok Bulutlu
12°C
Perşembe Parçalı Bulutlu
14°C
Cuma Az Bulutlu
15°C

Nazım Hikmet Ran kimdir? 15 Ocak Nazım Hikmet Ran’ın doğum günü mü?

Nazım Hikmet Ran, Türk edebiyatı ve uluslararası bir üne kavuşan önemli bir şairdir. Bununla birlikte, Türkiye’de serbest nazımın ilk …

Nazım Hikmet Ran kimdir? 15 Ocak Nazım Hikmet Ran’ın doğum günü mü?
15.01.2022
168
A+
A-

Nazım Hikmet Ran, Türk edebiyatı ve uluslararası bir üne kavuşan önemli bir şairdir. Bununla birlikte, Türkiye’de serbest nazımın ilk uygulayıcısı ve çağdaş Türk şiirinin en önemli isimlerinden olmuştur. Uluslararası bir üne ulaşmıştır ve dünyada 20. yüzyılın en gözde şairleri arasında gösterilmektedir. 15 Ocak Nazım Hikmetin doğum günüdür. Eserleri gibi fikirleriyle de döneme damgasını vuran bir şair olmuştur. Nazım Hikmet’in bazı eserleri, unutulmayacak dizeleri birçok kez beste yapılmıştır. Nazım Hikmet Ran kimdir? Nazım Hikmet Ran ne zaman ölmüştür? Nazım Hikmet Ran doğum tarihi ne zaman? Nazım Hikmet eserleri nelerdir? Nazım Hikmet sözleri nedir? Detaylar haberimizdedir…

NAZIM HİKMET KİMDİR?

Nâzım Hikmet Ran ya da Türkiye’den ayrıldıktan sonraki soyadı ile Nâzım Hikmet Borzecki 15 Ocak 1902 Selanik’te doğmuştur. 3 Haziran 1963 Moskova’da hayatını kaybetmiştir. Türk şair ve yazardır. Şiirleri elliden fazla dile çevrilmiş ve eserleri birçok ödül almıştır. Türkiye’de serbest nazımın ilk uygulayıcısı ve çağdaş Türk şiirinin en önemli isimlerindendir. Uluslararası bir üne ulaşmıştır ve dünyada 20. yüzyılın en gözde şairleri arasında gösterilmektedir.

Komünist siyasi düşünceleri yüzünden defalarca tutuklanmış ve yaşamının büyük bölümünü hapiste ya da sürgünde geçirmiş; Türkiye’de 11 ayrı davadan yargılanarak İstanbul, Ankara, Çankırı ve Bursa cezaevlerinde 12 yılı aşkın süre hapis yatmıştır. Yasaklı olduğu yıllarda Orhan Selim, Ahmet Oğuz, Mümtaz Osman ve Ercüment Er adlarını da kullanmıştır. 1951 yılında Türkiye’den ayrılması sonrasında Türkiye Cumhuriyeti vatandaşlığından çıkarılmış; bu karar ölümünden 46 yıl sonra, 5 Ocak 2009 tarihinde iptal edilmiştir. 1963 yılında Moskova’da kalp krizi sonucu öldü. Mezarı halen Moskova’dadır.

NAZIM HİKMET HAYATI

Annesi Ayşe Celile Hanım, dilci ve eğitimci de olan Hasan Enver Paşa ile Leyla Hanım’ın kızıdır; piyano çalan, resim yapan, Fransızca bilen bir kadındır. Hasan Enver Paşa Polonya’dan 1848 Ayaklanmaları sırasında Osmanlı İmparatorluğu’na göç eden ve Osmanlı vatandaşı olunca Mustafa Celalettin Paşa adını alan Konstantin Borzecki’nin oğludur. Mustafa Celaleddin Paşa, Osmanlı Ordusu’nda subay olarak görev yapmış ve Türk tarihi üzerine önemli bir eser olan Les Turcs anciens et modernes (Eski ve Yeni Türkler) kitabını yazmıştır. Celile Hanım’ın annesi Leyla Hanım ise Alman kökenli Osmanlı generali Mehmet Ali Paşa’nın, yani Ludwig Karl Friedrich Detroit’in kızıdır. Celile Hanım’ın kız kardeşi Münevver Hanım, şair Oktay Rifat’ın annesidir. Oğlu Nâzım tarafından “Alman, Polonyalı, Gürcü, Çerkez ve Fransız kökenli” olarak tarif edilen. Nazım Hikmet’in babası Hikmet Nâzım Bey ile annesi Ayşe Celile Hanım 1901 Şubat ayında evlendiler.

Millî Mücadele dönemi :

Millî Mücadelenin ilk yılını hasta olarak geçiren Nâzım Hikmet, 19 yaşındayken, 1921 Ocak ayında arkadaşı Vâlâ Nureddin ile Kurtuluş Savaşına katılmak üzere ailesinden habersiz Anadolu’ya geçti. İnebolu’ya vardığında Anadolu halkının, özellikle köylünün çileli yaşayışını yakından gördü. Bu sırada Spartakistlerden Sadık Ahi (Mehmet Eti) adlı bir sosyalistle tanıştı ve ondan yeni fikirler öğrendi. Yedi günlük yaya yolculuk sonrasında Ankara’ya ulaştı. Cepheye gönderilmedi, Tedrisat-ı Taliye Müdürü Kâzım Nâmi’nin (Duru) yardımıyla 14 Haziran 1921’de Bolu Sultanisi kısm-ı iptidai muallimlerine atandı. Burada bir süre öğretmenlik yaptı, çevrenin tutucu olması nedeniyle zorlandı, hatta Milli Mücadeleye karşı padişahı destekleyen kişilerin düşmanlığını kazandı.

Ağustos 1921’de Bolu’dan ayrıldı. Düzce, Akçakoca, Zonguldak ve Trabzon’dan geçerek 30 Eylül’de Batum’a ulaştı. Burada bir süre yaşadı, yolculuğunda kendisine eşlik eden Vâlâ Nureddin’in yanı sıra Batum’da tanıştığı Ahmet Cevat (Emre) ve Şevket Süreyya (Aydemir) ile Temmuz 1922’de Tiflis’ten Moskova’ya gitti.

Moskova dönemi (1922-1928) :

Nâzım Hikmet Temmuz 1922’de Moskova’ya vardığında Ekim Devrimi sonrasında başlamış olan Rus İç Savaşının son ayları yaşanıyordu. Nâzım Türkiye Komünist Partisi üyesi olarak burada Doğu Emekçileri Komünist Üniversitesinde felsefe, siyasal bilimler ve iktisat dallarından oluşan Marksizm-Leninizm eğitimi aldı. Moskova’da SSCB’nin ilk yıllarına tanık oldu. Rus avangart şiirini inceledi; Bagritski, Mayakovski, Selvinski, İnber, Panov gibi edebiyatçıların eserlerini tanıdı. Rus fütüristleri ve konstrüktivistlerinden esinlendiği bu dönemde klasik biçimden sıyrılarak yeni bir biçim geliştirmeye başladı. 1923 Ocak ayında Mayerhold Tiyatrosunda düzenlenen Uluslararası Sanat Gösterisinde Yeni Sanat başlıklı şiirini okudu. 1924’te yayınlanan ve Türkiye Komünist Partisinin (TKP) kurucularından Mustafa Suphi ve 14 arkadaşının 28-29 Ocak 1921’de Trabzon açıklarından boğularak katledilmelerini anlatan ilk şiir kitabı 28 Kanunisani Moskova’da sahnelendi. Ekim Devriminin lideri Lenin’in 24 Ocak 1924 günü ölmesi üzerine Nâzım, Lenin’in mezarında beş dakika nöbet tuttu. Nâzım Hikmet Doğu Emekçileri Komünist Üniversitesinden mezun olup 1924 Aralık ayında Türkiye Komünist Partisinin ülke içindeki faaliyetlerine katılmak üzere yurda döndü fakat sadece yedi ay kalabildi. Bir yandan babasının çıkardığı Sinema Postası dergisinin teknik işlerine yardım etti, bir yandan da Türkiye Komünist Partisinin legal yayın çalışmalarında görev aldı. Bunlardan Aydınlık dergisine yazılar ve şiirler yazdı, 21 Ocak 1925 tarihinde yayınlanmaya başlayan Orak-Çekiç gazetesine de yazdı, bu gazeteyi sokaklarda sattı. Polis takibine takılması üzerine gizlice İzmir’e gitti.

NAZIM HİKMET ESERLERİ

ŞİİR :

  • 835 Satır (1929)
  • Jokond ile Sİ-YA-U (1929)
  • Varan 3 (1930)
  • 1+1=1 (1930)
  • Sesini Kaybeden Şehir (1931)
  • Benerci Kendini Niçin Öldürdü (1932)
  • Gece Gelen Telgraf (1932)
  • Portreler (1935)
  • Taranta-Babu’ya Mektuplar (1935)
  • Simavne Kadısı Oğlu şeyh Bedreddin Destanı (1936)

Tiyatro:

  • Kafatası (1932)
  • Bir Ölü Evi (1932)
  • Unutulan Adam (1935)

Diğer :

  • Şeyh Bedreddin Destanına Zeyl, Millî Gurur (1936)
  • İt Ürür Kervan Yürür (Orhan Selim adıyla fıkralar, 1936)
  • Alman Faşizmi ve Irkçılığı (inceleme, 1936)
  • Sovyet Demokrasisi (inceleme, 1936)
hepcanli.com – Gündem
Yorumlar

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.