Milli Savunma Bakanı Hulusi Akar, ‘Suriye’nin kuzeyindeki terör hedeflerine yönelik olası harekata’ ilişkin, “Terör örgütü PKK/YPG, Türkiye’nin huzur ve güvenliğini hedef almaktadır. Ülkemizin korunması için BM Şartı’nın 51. maddesinden kaynaklanan meşru müdafaa hakkımızı kullanmaktayız. Kimseden izin almamız söz konusu değildir.” dedi.
Bakan Akar, İtalya’nın Il Messaggero gazetesine verdiği röportajda soruları yanıtladı, gündeme ilişkin açıklamalarda bulundu.
İstiklal Caddesi’nde 13 Kasım’da meydana gelen 6 kişinin öldüğü, 81 kişinin yaralandığı bombalı saldırıyı kimin planlandığına yönelik soru üzerine Akar, saldırının faili ve suç ortaklarının yakalandığını hatırlattı.
Polisin dikkatli soruşturması ve şüphelilerin itiraflarının, saldırının PKK/YPG terör örgütü tarafından Suriye’den planlandığını açıkça ortaya koyduğunu belirten Akar, şu açıklamalarda bulundu:
Hedeflerinin sadece teröristler olduğunu vurgulayan Akar, “Bizim ne Kürtlerle ne de başka bir etnik grupla sorunumuz var. Operasyonlarımız sadece teröristlere karşıdır. Bu konudaki yoğun dezenformasyon ve propagandaya rağmen, şu noktayı ısrarla vurguluyoruz: Nasıl DEAŞ İslam’ın ve Müslümanların temsilcisi değilse aynı şekilde ayrılıkçı terör örgütü PKK/YPG de Kürtlerin temsilcisi değildir.” ifadelerini kullandı.
Türkiye’nin “Suriye ve Irak’taki hedeflerine” ilişkin soru üzerine Akar, Türkiye’nin, Suriye halkı için diğer tüm ülkelerden daha fazlasını yaptığına dikkati çekti.
Bunu Avrupalı müttefikler başta olmak üzere tüm dünyanın bildiğini belirten Akar, savaştan kaçan Suriyelileri Türkiye’nin misafir ettiğini hatırlattı.
Türkiye’nin daima uluslararası hukuka, tüm komşularının toprak bütünlüğüne ve egemenliğine saygı duyduğunu vurgulayan Bakan Akar, şunları kaydetti:
‘İnsani ateşkes ve diplomatik bir çözüme odaklandık’
Ukrayna-Rusya geriliminin sona ermesine yönelik başta Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın olmak üzere Türkiye’nin çabaları işaret edilerek, “Savaşın kısa sürede sona ermesini mümkün görüyor musunuz?” sorusu üzerine Akar, Türkiye’nin bölgesel, küresel barış ve istikrar için sorunların uluslararası hukuk, iyi komşuluk, karşılıklı iyi niyet ve saygı çerçevesinde, diyalog ve müzakere yoluyla, barışçıl yöntemlerle çözülebileceği inancıyla hareket ettiğini belirtti.
Akar, şunları söyledi:
ABD başta olmak üzere bazı ülkelerden gelen “Ukrayna’nın topraklarının tamamını telafi edemeyeceği” yönündeki görüşler hatırlatılarak, Ukrayna’nın müzakere masasına oturma vaktinin gelip gelmediğine yönelik sorusuna Akar, “Her zaman vurguladığımız üzere Ukrayna’nın egemenliğini, toprak bütünlüğünü ve siyasi birliğini tam olarak destekliyoruz.” yanıtını verdi.
Bu bağlamda Ukrayna halkının ve Ukrayna Devlet Başkanı Volodimir Zelenskiy’in kararlarına saygı duyduklarını ifade eden Akar, “Sayın Cumhurbaşkanı’mızın da dediği gibi ‘Savaşın kazananı, adil bir barışın da kaybedeni olmaz.’ Çatışma ne kadar uzun sürerse her iki tarafın da yaralarını sarmak o kadar zorlaşacaktır. Aynı zamanda çatışmaların uzaması yayılma riskini de artıracaktır.” diye konuştu.
‘Haksız kısıtlamalarla karşı karşıyayız’
Türkiye’nin son dönemde yerli ve milli savunma sanayisindeki gelişmelere dikkat çekilerek, “Bu, NATO açısından iyi mi yoksa kötü bir haber mi” denilmesi üzerine Akar, “70 yıldır güçlü ve güvenilir bir müttefik olarak Türkiye, transatlantik güvenliğe her zaman hayati katkılarda bulunmuştur. Türkiye, tarihin en başarılı ittifakı olan NATO’nun merkezinde yer almakta, tüm değerlerini ve sorumluluklarını paylaşmakta ve yerine getirmektedir.” dedi.
Sürekli gelişen ve öngörülemeyen güvenlik ortamının güçlü bir yerli savunma sanayisi gerektirdiğine vurgu yapan Akar, şöyle devam etti:
Cumhurbaşkanı Erdoğan ile İtalya Başbakanı Giorgia Meloni arasındaki görüşmede SAMP-T savunma sistemlerinin de ele alındığı belirtilerek, “Bu alanda ve daha genel anlamda tüm Akdeniz alanının güvenliği alanında İtalya-Türkiye işbirliği ne durumda?” sorusu üzerine Akar, Türkiye ve İtalya’nın, NATO’nun güney kanadındaki iki önemli müttefik olarak uzun zamandır ortak geleneklere, değerlere ve ortak bir Akdeniz kültürüne sahip olduğunu söyledi.
İki ülkenin 2007’den bu yana stratejik ortak olduğunu anımsatan Akar, “İşbirliğimiz ve ikili ilişkilerimiz savunma, ticaret, eğitim ve sağlık gibi hemen her alanda gün geçtikçe daha da gelişmektedir. SAMP-T Hava Savunma Sistemi projesini kesinlikle hızlandırmak istiyoruz. Ayrıca, sahada test edilmiş Türk savunma sanayisi ürünleri, ikili işbirliği için yeni fırsatlar sunuyor. İtalya’nın önceki Savunma Bakanı Lorenzo Guerini ile yakın çalıştım ve halihazırdaki Savunma Bakanı Guido Crosetto ile bu ilişkiyi daha da geliştirmeyi dört gözle bekliyorum.” değerlendirmesini yaptı.