Sözcü’nün haberine göre, pazartesi günü Bloomberg TV’ye katılan Roubini Macro Associates’ın CEO’su, “Şiddetli bir durgunluk, ciddi bir borç ve …
Sözcü’nün haberine göre, pazartesi günü Bloomberg TV’ye katılan Roubini Macro Associates’ın CEO’su, “Şiddetli bir durgunluk, ciddi bir borç ve mali kriz yaşayacak olmamızın birçok nedeni var” dedi. Roubini krizin kısa ve yüzeysel olacağı fikrinin bütünüyle hayal ürünü olduğunu dile getirdi.
‘1970’lerden farklı bir noktadayız’
Ünlü ekonomistin belirttiği nedenler arasında pandemi sonrasında oluşan tarihi düzeydeki borç oranları da yer alıyor. Roubini gelişmiş ekonomiler üzerindeki yükün artmaya devam ettiğini vurguluyor.
Amerikalı ekonomist mevcut durumun 1970’lerden farklı olduğunu belirtti ve borç oranının halihazırda o döneme kıyasla çok daha yüksek olduğunu söyledi. Roubini’ye göre 1970’lerde gündeme gelen, durgun büyüme ve yüksek enflasyonun aynı anda yaşanmasıyla ortaya çıkan stagflasyon riski şu anda mevcut olsa da ekonomide 50 yıl öncesine kıyasla çok daha farklı unsurlar ön plana çıkıyor.
‘2008’den beri borç yükü şişti’
Roubini, 2008 mali krizinden bu yana ülkede borçların şiştiğini, bunu kredi sıkışıklığı ve talep şoku nedeniyle düşük enflasyonun izlediğini söyledi.
Amerikalı ekonomist, bu kez stagflasyonist negatif arz şoklarının mevzubahis olduğunu ve borç oranlarının tarihi yükseklikte seyrettiğini belirtti. Roubini, “Önceki resesyonlarda, son ikisinde olduğu gibi büyük parasal ve mali gevşeme yaşadık. Bu sefer para politikasını sıkılaştırarak resesyona giriyoruz. Mali alanımız yok” dedi.
ABD Merkez Bankası’nın (Fed) son 40 yılın en yüksek enflasyonunu düşürmek için agresif biçimde para politikasını sıkılaştırmasıyla birlikte yükselen faiz oranlarının ekonomiyi resesyona sürükleyeceği yönündeki endişeler giderek tırmanıyor.
Fed Başkanı Jerome Powell fiyat istikrarını sağlayamamanın ABD’yi resesyona itmekten daha büyük bir hata olacağını dile getiriyor. Powell resesyonun hâlâ savuşturulabileceği yönünde görüş bildiriyor. Fed yönetiminin haziranda, 1994’ten bu yana aldığı en yüksek faiz artırımı kararının ardından bu hafta 75 baz puanlık bir artışı daha onaylaması bekleniyor.
Politika yapıcıların ayrıca gelecek aylarda faiz artırımı niyetlerini sürdürdüklerine yönelik sinyal vermeleri de bekleniyor. Roubini, “Bu sefer stagflasyon ve ciddi bir borç krizinin birleştiği bir noktadayız. Yani 1970’lerden ve 2008 ekonomik krizinden daha kötü olabilir” dedi.