Hem devletlerin hem de özel şirketlerin uzay yarışı hız kazandıkça önümüzdeki yıllarda uzay enkazı Dünya’da bulunan insanlar için daha büyük …
Hem devletlerin hem de özel şirketlerin uzay yarışı hız kazandıkça önümüzdeki yıllarda uzay enkazı Dünya’da bulunan insanlar için daha büyük sorunlara yol açabilir. Geçtiğimiz hafta Nature Astronomy dergisinde yayınlanan bir çalışmada, düşen bir roketin önümüzdeki on yıl içinde birine çarpma ihtimalini yüzde 10 olduğu tespit edildi.
2021 yılında yalnızca bir yıl içinde 135 roket uzaya fırlatıldı. Bu şimdiye kadarki en yüksek sayı olarak kaydedildi. Ancak uzaya fazla roket fırlatmanın sorunları artık gözle fark edilebilecek hâle geldi. Her fırlatılan roket daha fazla roket gövdesinin kontrolsüz bir şekilde Dünya’ya düşmesine neden oluyor. Bu, dünyanın her köşesindeki insanlar için büyük risk oluşturuyor.
UZAY ENKAZLARININ GÜNEY YARIM KÜREYE DÜŞME OLASILIĞI DAHA YÜKSEK
Araştırmacılar, bin 500’den fazla uzay aracının yörüngesinden çıktığını ve yüzde 70’inden fazlasının tamamen öngörülemez bir şekilde Dünya’ya doğru savrulduğunu tespit etti. Analiz için son 30 yılın verileri bir araya getirildi.
Uzay enkazının düşeceği konumları tam olarak tespit etmek oldukça zordur. Ancak Güney Yarım Kürede yaşayan insanların daha büyük bir riskle karşı karşıya tespit edildi. Araştırmacılar, roketlerin Endonezya ve Batı Afrika enlemlerine düşme olasılığının Washington veya Londra gibi yerlere göre üç kat daha fazla olduğunu belirtti.
Şirketler veya ülkeler şimdiye kadar Dünya’da hiç kimsenin düşen bir roket enkazından ölmediğini gerekçe göstererek roket tasarımlarıyla ilgili iyileştirmelere maliyetler nedeniyle isteksiz olabiliyor. Ancak yine de atmosfere yeniden girebilen yeniden kullanılabilir roket kullanımı da hızla artıyor.
1967 Dış Uzay Antlaşması ve 1972 Uzay Sorumluluk Sözleşmesi göre, uzay aracı özel bir şirketten gelmiş olsa bile, devletler uzay aracının neden olduğu zarardan uluslararası olarak sorumludur. Bu bağlamda başka bir ülkeye ait uzay enkazının başka bir ülkeye düşerek zarar vermesi durumunda enkaz sahibi ülke cezalandırılabiliyor. Ancak, bu mevzuatlar eski ve yalnızca hükümetler arası iletişim ve tazminat kanallarına izin veriyor.