İran resmi ajansı IRNA’nın haberine göre, Yargı Erki Sözcüsü Zebihullah Hodaiyan, başkent Tahran’da düzenlediği basın toplantısında, İran ile …
İran resmi ajansı IRNA’nın haberine göre, Yargı Erki Sözcüsü Zebihullah Hodaiyan, başkent Tahran’da düzenlediği basın toplantısında, İran ile İsveç arasında tutuklu vatandaşlar nedeniyle ortaya çıkan krizle ilgili soruları yanıtladı.
Hodaiyan, “savaş suçu” ve “kasten cinayet” suçlamasıyla İsveç’te müebbet hapis talebiyle yargılanan İranlı eski yargı yetkilisi Hamid Nuri hakkındaki suçlamaların asılsız olduğunu söyleyerek, şunları kaydetti:
“İsveç yargısına siyasi saiklerle hareket etmemelerini tavsiye ediyoruz. Yargı Erki İnsan Hakları Genel Müdürlüğü, Dışişleri Bakanlığının da yardımıyla gerekli adımları atmıştır. Sayın Nuri’nin masum olduğuna ve herhangi bir suç işlemediğine inanıyoruz. Yargılanması gayrimeşrudur.”
Nuri hakkındaki davanın adil olmadığını İran’da terör örgütü kabul edilen Halkın Mücahitleri Örgütü’nün yönlendirmesiyle yürütüldüğünü savunan Hodaiyan, “Bu davada, asgari uluslararası hatta yerel standartlar dahi İsveç yargı sistemi tarafından gözetilmedi” dedi.
“GİZLİ BİLGİLERİ İFŞA ETMEKTEN TUTUKLANDI”
Hodaiyan, İsrail adına casusluk suçlamasıyla idama mahkum edilen ve 21 Mayıs’a kadar idam edileceği açıklanan İran-İsveç çifte vatandaşı akademisyen Celali hakkındaki soru üzerine, “Ahmed Rıza Celali, Mossad ile bağlantılı olmak, ulusal güvenliğe karşı eylem ve nükleer bilim insanlarıyla ilgili çok gizli bilgileri ifşa etmekle suçlanarak tutuklanmıştır.” ifadelerini kullandı.
Celali’nin İranlı olduğunu ve tutuklandıktan sonra İsveç tarafından kendisine vatandaşlık verildiğini hatırlatan Hodaiyan, Celali ve Hamid Nuri’nin takas olasılığına ilişkin bir soruya yanıt olarak şunları söyledi:
“Bu iki konunun birbiriyle ilgisi yok. Ahmed Rıza Celali, Hamid Nuri’den iki yıl önce tutuklandı ve kendisi hakkında nihai bir hüküm verildi. Böyle bir sorun yok ve yargı verilen hükme göre hareket edecektir.”
CASUSLUKLA SUÇLANIYORLAR
İsveç’in başkenti Stockholm’deki Karolinska Enstitüsünde tıp doktoru ve öğretim görevlisi olan Celali, Nisan 2016’da İran’da tutuklanmıştı.
Celali, İranlı nükleer fizikçilerin öldürülmesinde İsrail dış istihbarat teşkilatı Mossad’a bilgi vermek ve casusluk faaliyetleri yapmaktan idama mahkum edilmiş ve karar, İran Yüksek Mahkemesi tarafından 2017’de onaylanmıştı.
İsveç Dışişleri Bakanlığı da 2018’de Tahran’da tutuklu bulunan Celali’ye vatandaşlık verdiğini açıklamıştı.
İran medyası, 4 Mayıs’ta Celali’nin 21 Mayıs’a kadar idam edileceğini duyurmuş, İran Ulusal Güvenlik Yüksek Konseyine bağlı “Nournews” de haberi doğrulamıştı.
Celali hakkında 2017’den bu yana ertelenen idam kararının “savaş suçu” ve “kasten cinayet” iddialarıyla İsveç’te yargılanan İranlı eski yargı yetkilisi Hamid Nuri hakkında müebbet hapis talep edilmesinin ardından gelmesi dikkati çekmişti.
İran’da 1988’deki toplu idam kararlarında rolü olduğu öne sürülen ve 2019’da İsveç’te tutuklanan eski savcı vekili Nuri hakkındaki iddiaların asılsız olduğunu savunan İran yönetimi, konuyla ilgili itirazlarını iletmek için İsveç’in Tahran Büyükelçisini Dışişleri Bakanlığına çağırmıştı.
