İlk Yerli Cep Telefonumuz ASELSAN 1919 Hakkında 8 Bilgi

Bugün içinde yaşadığımız dönem teknoloji çağı olarak adlandırılıyor. Askeri ya da ekonomik güçler bile ne kadar paranız ve askeriniz olduğuyla değil, bu alanlarda hangi teknolojileri kullandığınıza göre şekilleniyor. Bu çağın yeni başladığı 1990’lı yılların sonlarında, henüz cep telefonları yeni yeni yaygınlaşıyorken ülkemizin en önemli kurumlarından biri olan ASELSAN, ASELSAN 1919 adıyla bir cep telefonu modeli üretti.

ASELSAN 1919 yalnızca üretilmekle kalmadı, aynı zamanda dönemin cumhurbaşkanı ve MİT mensupları tarafından kullanıldığı gibi pek çok farklı ülkeye de ihraç edildi. Türkiye’nin adını dünyada cep telefonu üreten ülkeler arasına yazdıran bu cep telefonunun yeni modelleriyle maalesef destek görmediği için tanışamadık. Gelin yüzde yüz yerli cep telefonumuz ASELSAN 1919 modelinin hikayesine yakından bakalım.

ASELSAN 1919 hakkında ilginç bilgiler:

ASELSAN mühendisleri tarafından üretilen yüzde yüz yerli ilk cep telefonu:

Ülkemizdeki ilk GSM operatörü 1993 yılında faaliyete geçti. Cep telefonlarının giderek yaygınlaşacağını öngören ASELSAN, 1994 yılında 80 kişilik bir mühendis ekibi oluşturarak yerli cep telefonu çalışmalarına başladı. Yaklaşık 5 milyon dolar harcanan 3 yıllık bir çalışma sonunda mühendis ekibi, ülkemizin ilk yerli üretim cep telefonu olan ASELSAN 1919 modelini Türk halkının beğenisine sundu.

ASELSAN 1919 modeli, adını Atatürk’ün Samsun’a çıktığı tarihten alıyordu:

ASELSAN 1919 cep telefonu yalnızca basit bir teknoloji üretimi değildi. Nokia, Ericsson ve Motorola gibi yalnızca birkaç markadan bahsedilen günlerde Türklerin böyle bir atılım yapması, ülkemizin adını dünyada cep telefonu üreten 9 ülkeden biri olarak yazdırmak demekti. Yani Türkiye Cumhuriyeti, dünyaya karşı bir teknoloji mücadelesi veriyordu. Tıpkı Mustafa Kemal Atatürk’ün 19 Mayıs 1919 tarihinde Samsun’a çıkarak Kurtuluş Savaşı’nın ilk kıvılcımını atması gibi ASELSAN mühendisleri de ülkemizdeki teknoloji atılımın ilk kıvılcımını atmışlardı.

Tüm zil sesleri yerli melodilerden oluşuyordu:

Yüzde yüz Türk üretimi olan ASELSAN 1919 cep telefonu modeline atılacak en büyük imza elbette zil sesleri olacaktı. ASELSAN 1919 modelini alıp da varsayılan zil seslerine baktığınız zaman Dağ Başını Duman Almış marşı ile, Ceylan türküsü ile, Üsküdar’a Giderken şarkısı ile, Harbiye Marşı ile ve İzmir Marşı ile karşılaşıyordunuz. Bunun yanı sıra dünyaya sunulacak bir model olduğu için zil sesleri arasında Beethoven’un 9. Senfonisi ve Mozart’ın Türk Marşı vardı.

İlk ihracat dost ülkelere yapıldı:

ASELSAN 1919 ilk olarak 500 adet üretildi. Dönemin cumhurbaşkanı Süleyman Demirel ve MİT mensupları başta olmak üzere pek çok devlet görevlisi yerli cep telefonumuzu kullanıyordu. Elbette ASELSAN 1919 yalnızca ülkemizde kullanılmak üzere üretilmemişti. İlk üretilen modellerden bazıları Azerbaycan’a ve Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’ne ihraç edildi. Danimarka’da test edilen ve İngiltere’de onaylanan ASELSAN 1919, aynı yıl 10 farklı ülkeye beş binden fazla ihraç edildi.

Döneminin en hafif telefonlarındandı:

Yıl 1997, cep telefonları oldukça ağır ve büyük. Ancak ASELSAN 1919 öyle değildi. ASELSAN 1919 modelinin boyu 12,9 cm, eni 4,7 cm ve kalınlığı 2,5 cm’di. En önemlisi, ağırlığı yalnızca 185 gramdı. Bu ağırlık, ASELSAN 1919’u o dönemin en hafif telefonlarından biri yapıyordu. Biri yedek iki pil ile gelen ASELSAN 1919’un batarya kapasitesi 500 mAh’di. 2,5 saat bekleme, 40 saat konuşma süresine sahipti.

ASELSAN 1919, 8.5 Milyon Türk Lirası satış fiyatına sahipti. 2 yıl garantili olan model; İstanbul, İzmir ve Ankara’da arızalandığı zaman 15 dakika, diğer illerde arızalandığı zaman bir günde tamir garantisi veriyordu. ASELSAN 1919 modelinin belki de en önemli özelliklerinden bir tanesi, yalnızca 1 saat içinde yüzde yüz şarj edilebiliyor olmasıydı.

ASELSAN 1919, dönemi için benzersiz özelliklere sahipti:

• ASELSAN 1919, SIM karta bağlı kullanarak 315 isim ve numara kaydedebileceğiniz geniş bir rehbere sahipti.
• Dünyanın pek çok farklı ülkesinde hizmet veren GSM operatörlerine uyumlu olduğu için dünyanın neredeyse her yerinde kullanılabilirdi.
• Çağrı yönlendirme özelliği sayesinde kapalı ya da meşgul olduğu zaman aramaları kayıtlı numaraya yönlendiriyordu.
• SMS gönderiyor ve alabiliyordu.
• Arayan kişinin numarasını gösteriyordu.
• Gönderilen mesajın ya da yapılan çağrının ücreti ekranda görülüyordu.
• Aranabilecek numaraların listesini yaparak bunlar dışında arama yapılmasını bir şifre ile engelleyebiliyordunuz.
• Kullanım kolaylığı sağlayan geniş bir aksesuar paketi ile birlikte geliyordu.
• Telefon dinlemelerini engelleyen özel bir teknolojiye sahipti.
• Mesaj aldığı ve çaldığı zaman titriyordu.

ASELSAN 1920 ve 1923 modellerinin de çalışmaları yapıldı:

ASELSAN 1919 modeli hem ülkemizde hem de dünyada büyük beğeni toplamıştı. ASELSAN mühendisleri hemen serinin yeni modelleri olan 1920 ve 1923 üzerinde çalışmaya başladılar. Yeni modeller üzerinde çalışan mühendis ekibine aynı yıl Nokia mühendislerinden biri katıldı. Nedendir bilinmez, bu katılım sonrası henüz çıkamamış modeller hakkında ASELSAN’a art arda uluslararası şirketler tarafından patent davaları açıldı. Bu davalar uluslararası şirketler tarafından kazanıldı.

ASELSAN 1919 ve diğer modeller henüz yeşeremeden kurudu:

Aslında ASELSAN 1920 ve 1923 modelleri de üretildi. Ancak o dönem telefon satış ve dağıtım piyasasında önemli bir güç olan Çukurova Holding kuruluşu KVK, ülkenin dört bir yanına ASELSAN modellerini değil Nokia modellerini dağıtmayı uygun buldu. Özel bir şirket değil, bir devlet kuruluşu olan ASELSAN maalesef o dönem hiçbir ek destek görmedi. Sonunda hem üretim hem de geliştirme süreci durdu.

Ülkemizde üretilen ilk yüzde yüz yerli cep telefonu modeli olan ASELSAN 1919 hakkındaki ilginç bilgilerden ve hikayesinden bahsettik. İnsan düşünmeden edemiyor; eğer yerli cep telefonu üretimimiz hız kesmeden devam etseydi bugün uygun fiyata ASELSAN Pro Max adlı bir telefonu unutulan yerli işletim sistemimiz Pardus ile kullanabilir miydik? Düşüncelerinizi yorumlarda paylaşabilirsiniz.