Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanı Fahrettin Altun, Katar Emiri Şeyh Temim bin Hamad Al Sani’nin Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan’ın …
Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanı Fahrettin Altun, Katar Emiri Şeyh Temim bin Hamad Al Sani’nin Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan’ın davetine icabetle Türkiye ziyareti öncesi, Katar Devleti Resmi Haber Ajansı QNA’ya iki ülke arasındaki ilişkiler ile bölgesel konularda değerlendirmelerde bulundu.
Katar Devleti ve Türkiye, güçlü kardeşlik ilişkilerine ve sağlam bir stratejik ortaklığa sahiptir. Ülke Emiri Şeyh Temim bin Hamad Al Sani’nin Türkiye ziyaretini bölgedeki ve dünyadaki koşullar ışığında nasıl değerlendiriyorsunuz?
Türkiye ile Katar arasında uzun ve verimli bir iş birliği süreci mevcut. Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan da Katar ile ilişkilere ayrı bir ehemmiyet veriyor. Katar Emiri Şeyh Temim bin Hamad Al Sani’nin Türkiye ziyareti de iki ülkedeki siyasi liderliğin ikili ilişkileri güçlendirme arzusunun devamı niteliğindedir. Bu ziyaret ayrıca, iki ülkeyi ilgilendiren tüm bölgesel ve uluslararası konularda pozisyonları koordine etmeyi de hedefliyor.
Bu ziyaret, iki ülke arasındaki stratejik ilişkilerin güçlendirilmesi için etkili bir mekanizma olan Türkiye ile Katar Yüksek Stratejik Komitesi’nin 8. Toplantısı açısından da önem arz ediyor.
Bu ziyaret ayrıca, Türkiye ve Katar’ın ortak bakış açılarına sahip olduğu bölgesel ve uluslararası krizlerin yaşandığı bir döneme denk gelmesi hasebiyle özel bir önem arz ediyor. Nitekim iki ülke, bu ortak bakış açılarıyla diyalog, diplomasi ve barış çağrısında bulunuyor. Bu ziyaretle iki ülke, uluslararası ve bölgesel meselelerde ortak tavır sergileyerek, halkların çıkarlarını gözeten hak ve adaletten yana olduğunu ortaya koyuyor.
İki ülke arasındaki ilişkiler, son birkaç yılda, özellikle siyasi, askeri ve ekonomik olmak üzere çeşitli alanlarda, 2014 yılında Ortak Yüksek Stratejik Komite’nin kurulmasıyla sonuçlanan dikkate değer bir gelişmeye tanık oldu. İki ülke arasındaki ilişkilerin güçlenmesi ve pekişmesi konusunda Ortak Yüksek Stratejik Komite’nin çalışmalarını nasıl değerlendiriyorsunuz?
Türkiye-Katar ilişkileri uzun bir geçmişe dayansa da özellikle son 20 yılda büyük bir ilerleme kaydederek doruk noktasına ulaştı. İki kardeş halk arasında kardeşlik ve ortak çıkarlar münasebetiyle ilişkiler bu dönemde ciddi bir sıçrama yaşadı.
Yüksek Stratejik Komite, iki ülke arasındaki yüksek koordinasyonun ana faktörü olarak 2014 yılında kuruldu. Bu Komite ikili ilişkilerin stratejik bir şekilde geliştirilmesine ciddi katkılarda bulunuyor. Her yıl toplanan Komite, geçmişteki başarılarını güçlendirmeyi garanti eden kurumsal bir yol inşa etmede önemli bir rol oynuyor. Komite ayrıca bölgesel güvenlik ve savunma alanları başta olmak üzere tüm alanlarda örnek başarılar elde etmeyi amaçlıyor. İki ülke arasındaki iş birliği sağlık, ticaret, yatırım, enerji, sivil havacılık, turizm, kültür ve eğitim alanlarında da güçleniyor.
Gelecekte iki ülke arasındaki stratejik ilişkilerin daha da geliştirilmesi için planlar var mı?
Elbette Türkiye ve Katar, ilişkilerini her alanda geliştirmek için çalışıyor. Katar ve Türkiye tamamlayıcı ortaklık anlayışıyla ikili ilişkilerini güçlendirmeye ve iş birliğini derinleştirmeye odaklanmış durumda. Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan ile Katar Emiri Şeyh Temim bin Hamad Al Sani bu noktada güçlü bir irade ve kararlılığa sahip. Bu irade ve kararlılık bütün alanlarda kendini gösteriyor.
Burada medya ve gazetecilik alanında iş birliği ve dezenformasyonla mücadele için İletişim Başkanlığı ile Katar’daki ilgili makamlar arasındaki koordinasyona da değinmek istiyorum. Yüksek Komitenin 8’inci toplantısında İletişim Başkanlığı ile Katar’daki Hükümet İletişim Ofisi arasında bu önemli ve stratejik alanda iki ülke arasındaki iş birliğini geliştirmek için bir anlaşma yapılacak. Bu anlaşmayla medya ve iletişim temsilcilerinin karşılıklı ziyaretlerini yoğunlaştırmayı, karşılıklı medya eğitimi ve etkinlikleri noktasında iş birliği yapmayı hedefliyoruz.
Katar ve Türk diplomasisinin son yıllarda bölgesel ve uluslararası düzeylerde elde ettiği önemli başarılar, iki ülke arasındaki koordinasyon ve işbirliği ile birçok bölgesel konuda görüşlerin yakınlaşması dikkate alındığında, bu durum bölgedeki mevcut krizlerle mücadelede ve bölgesel çekişmelere çözüm için nasıl kullanılabilir?
Şüphesiz ki şu anda dünya birçok alanda kritik bir dönemden geçiyor. Bölgesel ve uluslararası çekişmeleri çözüme kavuşturmada dost ve kardeş Katar ile koordinasyonumuz kritik önemde. Bölgesel ve uluslararası sorunların çözümünde Türkiye ve Katar önemli roller oynuyor. Ülkelerimizin dış politikası, uyuşmazlıkların çözümünde arabuluculuk, diplomasi ve diyalog çabaları açısından aynı ilkeleri paylaşıyor. Katar’ın Afganistan’da barış anlaşmasını gerçekleştirme girişimlerini ve İran nükleer müzakerelerindeki diplomasi çabalarını takdir ediyoruz. Diğer taraftan Türkiye de Sayın Cumhurbaşkanımızın liderliğinde Rusya-Ukrayna savaşının ve bu savaş nedeniyle oluşan insani krizin sonlanması için en başından beri yoğun bir gayret gösteriyor. Bu samimi gayretler küresel bir soruna dönüşen tahıl tedariki için Türkiye’nin himayesinde bir koridor açılması ve Rusya-Ukrayna arasında esir takasının gerçekleşmesiyle netice verdi. Türkiye olarak aynı zamanda Azerbaycan ile Ermenistan arasında adil bir barışın sağlanması için de çalışıyoruz.
Bu sonuçlar elbette dış politikadaki vizyon ve eğilimlerin uluslararası olaylara uyumlu hale getirilmesiyle elde edildi. Bu noktada Türkiye ve Katar’ın dış politikasında bir uyuma tanık oluyoruz. Uluslararası güvenliğin tesisi, terörle mücadele ve çatışmaların barışçıl yollarla çözümü için bölgesel ve küresel çabaları sürdürmek ve güçlendirmek için ortak taahhüdümüzü yineliyoruz.
Aynı zamanda, Birleşmiş Milletler ve İslam İşbirliği Teşkilatı da dahil olmak üzere uluslararası ve bölgesel kuruluşlarda aramızdaki işbirliğini, dayanışmayı ve koordinasyonu güçlendirmek için birlikte çalışıyoruz.
İki ülke arasındaki ilişkilerin büyük ölçüde güçlenmesi ve çeşitli alanlarda birçok anlaşma, protokol ve mutabakat zaptı imzalanması bağlamında, iki ülke arasındaki ortaklığın daha fazla güçlendirilmesi için yeni anlaşma imzalama planları var mıdır?
Sayın Cumhurbaşkanımız ilgili kurumlarımızı Katar ile her düzeyde iş birliğini güçlendirme ve yoğunlaştırma yönünde teşvik ediyor. Bu doğrultuda sekizinci Komite toplantısında da çeşitli alanlarda çok sayıda anlaşma ve mutabakat zaptı olacaktır. Bunun, bu bütünleşmiş stratejik ortaklığa doğru ilerlemeye yönelik ortak arzumuzu yansıttığını belirtmek istiyorum.
İki ülke arasındaki artan ekonomik işbirliği ve karşılıklı yatırımların sıçraması ışığında, iki ülke arasındaki karşılıklı ticaret hacmi ne durumdadır?
Ülkelerimiz arasındaki yakın ilişki ve iş birliği, karşılıklı ticaret ve yatırım hacmine de yansıyor ve rakamlar da bunu kanıtlıyor. Katar’da çeşitli sektörlerde 767’den fazla Türk şirketi varlık gösteriyor. İki ülke arasındaki ticaret hacmi 2021’de yaklaşık 1,8 milyar doları buldu. Türkiye’de de büyük sektörlerde faaliyet gösteren 200’e yakın Katarlı şirket var. Türkiye, Katarlılar için önemli bir turizm ve yatırım destinasyonudur. Katar aynı zamanda Türkiye’nin en önemli yabancı yatırımcılarından biridir. Türkiye, başta turizm ve gayrimenkul olmak üzere birçok sektörde Katar sermayesini ülkesine çeken önemli ülkelerden biri haline geldi. Katar’ın Türkiye’deki doğrudan yatırımları da önemli ölçüde arttı. Türkiye’deki Katar yatırımlarının toplam değeri 33,2 milyar dolara ulaştı. Katar ve Türk özel sektörleri, her iki ülke yararına olacak şekilde yeni ortaklılar kurmaya, var olan iş birliklerini artırmaya bundan sonra da özen göstereceklerdir.
Türkiye’deki Katar yatırımları birçok sektörü içermektedir. Türkiye’deki Katarlı iş adamlarına daha esnek yatırım sağlamak için Türk hükümetinin sağlayabileceği ek teşvikler ve ayrıcalıklar var mıdır?
Türkiye, yabancı yatırımcılara birçok avantaj sağlıyor. Türkiye’deki yeni ekonomik model üretim, yatırım, istihdam ve ihracata odaklanıyor. Türkiye, yatırım ortamı açısından en ileri ülkelerden biri olarak kabul ediliyor. Bu çerçevede Katarlı iş insanlarına ve yatırımcılara da büyük önem veriyoruz. Katarlı iş insanlarını Türkiye’ye yatırım yapmaya ve özellikle sanayi ve teknoloji alanlarındaki büyük fırsatları görmeye davet ediyoruz.
Türkiye’deki birçok sektörde Katar yatırımlarını görebiliyoruz. Ülkemizdeki Katar yatırımları ticaret, turizm, tarım, konaklama, emlak, gıda ve diğer birçok sektöre yayılmış durumda. Katar’ın Türkiye’deki mevcut yatırımlarının da ülkemizdeki yatırım ortamına güvenin bir göstergesi olduğunu ifade edebiliriz.
Katar Devleti seçkin bir konuma, küresel altyapıya ve serbest bölgeler alanında seçkin bir deneyime sahiptir. Türk firmalarının üretim hatları kurma ve Katar’dan birçok uluslararası pazara ihracat yapma konusunda bundan faydalanması için planlarınız var mı?
Katar’daki serbest bölgeler, potansiyel yatırımcılar için yüksek bir rekabetçi ortam sağlıyor. İki ülkedeki ilgili makamlar arasında bu alanda da iş birliği yapmak için istişareler sürdürülüyor.
Katar’daki Türk yatırımlarının artması, yeni iş fırsatları yaratılmasına, Katar’da sanayi ve hizmetlerin geliştirilmesine, ekonomik çeşitliliğin, petrol ve gaz dışındaki gelirlerin artırılmasına katkıda bulunacaktır.
Katar Devleti, çeşitli alanlarda benzeri görülmemiş kapsamlı bir kalkınma gerçekleştirmiştir. 2022 Dünya Kupası’na önümüzdeki ay Katar’da ev sahipliği yapmanın ve milyonların Katar’a gelmesinin Katar’daki seçkin yatırım fırsatlarını milyonlara tanıtmak için bir fırsat olacağını düşünüyor musunuz?
Katar’ın Orta Doğu’da 2022 FIFA Dünya Kupası’na ev sahipliği yapacak ilk ülke olmasından dolayı biz de çok mutlu ve çok heyecanlıyız.
Dünya Kupası öncesinde toplanacak olan Komite ile Katar’a samimi ve somut desteğimizi ifade etme fırsatına sahip olacağız. 2 binden fazla Türk polisi, FIFA Dünya Kupası iş birliği protokolü kapsamında şampiyonanın güvenliğini sağlamak için Katar’da bulunuyor.
Dünya çapında milyonlarca kişinin istisnai bir şampiyonaya şahitlik edeceğinden eminiz. Bu şampiyona Katar’ı ve bölgeyi tanıtmak için de harika bir fırsat olacaktır.
